Perakendenin çoğaltan etkisiyle istihdama, üretime ve ekonomiye katkı büyümeye devam ediyor

GPD’nin bir araya getirdiği gıda sektörü profesyonelleri, tarımdan lojistiğe, sürdürülebilirlikten insan kaynağına önemli başlıklarda sektör gündemine dair görüşlerini paylaştılar. 

Ortak Gelişim Kongresi’nde perakendenin kendi ekosistemi ile birlikte çoğalarak büyüyen etkisi ele alındı.

Modern gıda perakendesinin temsilcisi Gıda Perakendecileri Derneği (GPD), 19 Kasım 2024 Salı günü gerçekleştirdiği 10. Ortak Gelişim Kongresi’nde gıda perakendecilerini ve tedarikçilerini bir araya getirdi. 900’ün üstünde profesyonelin Wyndham Grand Levent Istanbul’da buluştuğu kongre, eş zamanlı olarak Digital Network Alkaş’ta yayımlandı.

GPD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Önder Özpamukçu’nun açılış konuşmasını yaptığı kongrede, değişen alışveriş dinamikleri, dijitalleşmenin getirdikleri, tüketici alışkanlıkları, üretimin desteklenmesi gibi birçok konu başlığı ele alınırken, sektörün ana mesajları önemli perakende liderleri tarafından vurgulandı. Kongrede hızlı tüketim ürünleri pazarının genel durumuna dair güncel veriler paylaşılırken, oturumlarda sektör gündemine dair çalışmalar, geleceğe hazırlanma yolları ve kapanışta da dünyadaki makro değişimler konuları incelendi.

 

Perakendenin çoğaltan etkisi ile, ülke ekonomisine katkı büyüyor

Kongrenin açılış konuşmasını yapan Özpamukçu, toplamda 2,85 trilyon liralık gıda perakendesinde organize kanalın 1 trilyon liraya ulaştığını bunun da halen yüzde 35 orana tekabül ettiğini belirtti. Enflasyonla ve kayıtdışı ile mücadelede önemli rol oynayan organize perakendenin gelişiminin ülkeye farklı alanlarda katkılarının olacağını vurgulayan Özpamukçu, bu katkının tüketici, üretici, istihdam, kayıtlı ekonomi, vergi gelirleri başlıklarında yansımalarını açıkladı.

Perakendenin ekosistemi ile beraber ekonomiye katkısının çarpan etkisi ile arttığını belirten Özpamukçu şöyle devam etti: “Perakende, sadece kendisini değil içinde bulunduğu ekosistemin tüm paydaşlarının ve dolayısıyla da ülke ekonomisinin gelişiminde lokomotif görevi görüyor. Ve bu etkiyi her kademede daha da artırarak çoğaltıyor. Yeni bir mağaza, bir kafe, bir restoran açıldığını düşünün, beraberinde harekete geçen sektörleri, ulaşılan yeni tüketicileri, istihdam eden çalışanları, bu satış noktasına ürün sağlayan üretici ve tedarikçileri, ürünleri getiren lojistik işletmesini, daha sayamadığımız birçok bileşeni düşünün. Sadece bir mağaza açılışında çoğalarak büyüyen katkı, binlerce mağazanın işleyişinde inanılmaz boyutlara ulaşıyor.”

Türkiye’nin artık yeni bir gelişim hikayesi yazması gerektiğini ifade eden Özpamukçu, tarım ve hayvancılıktan üretime, lojistikten insan kaynağına kadar pek çok konuda perakende sektörünün sürdürdüğü çalışmalara, ülke çapında bir yaklaşım gerektiğini, yapısal reformlarla kalkınma ekonomisi politikalarına ihtiyaç olduğunu belirtti.

 

Organize perakende üzerinde yaratılmaya çalışılan yanlış algı, tüketici tarafından satın alınmıyor

Enflasyonla mücadele ve fiyat istikrarı konusunda organize perakende için yanlış bir algı oluşturulduğunu ama bu algının tüketicide bir yansıması olmadığını da ifade eden Özpamukçu, ürünlerin fiyat oluşumundaki maliyetlerin detaylı araştırılmadığı ve sorunların kök nedenlerine ulaşılmadığı durumda, bulunan çözümlerin geçici olacağını vurguladı. Özellikle meyve sebze fiyatlarındaki tartışmalara da değinen Özpamukçu: “Ülkemizde gıda firesinin 43 milyar dolar seviyesinde olması, bunun 15 milyar dolarlık kısmının meyve sebzeden oluşması, meyve sebze de tarladan rafa giderken fire, işçilik ve nakliyenin çok yüksek ağırlığı sebebiyle bu fiyatların her satış noktasında tarladan çok farklı şekilde oluştuğu görmezden geliniyor. Bu sadece bir faktör. Sebze meyve ürünlerinde modern kanaldaki satış noktalarının büyük çoğunluğu kar etmeden veya çok cüzi karlarla bu operasyonu yürütüyor. Bu ürünlerdeki toplam pazar payımız da yüzde 10’u geçmiyor. Açık pazarlar ve ev dışı tüketim bu ürünlerde pazarın en büyük kısmını oluşturuyor.  Bu algı yanıltmaları gerçek sorunumuz olan maliyet artışı sorununa odaklanmanın önüne geçerek bu alandaki vermemiz gereken mücadeleyi zayıflatıyor ve sorunun büyümesine neden oluyor. Bu konuda organize perakendenin çok güçlü olduğu ve benzer nüfusa sahip olduğumuz, Almanya ve İngiltere örneklerinde oradaki gıda kayıplarının 8-9 Milyon ton ve 20 Milyar dolar seviyesinde olup bizde 18 Milyon Ton ve 43 Milyar dolar seviyesinde olması bile, organize perakendenin ülkemizde daha da gelişmesi ve rekabet ve verimliliği artırmasına ne kadar ihtiyacımız olduğuna somut bir örnek.” dedi.

 

Sektör gündemine ışık tutan oturumlar ilgiliyle izlendi

Gıda sektörünün çeşitli paydaşlarından 900’ün üstünde profesyonelin katıldığı Ortak Gelişim Kongresi’nde, ilgiyle beklenen rapor sunumları yer aldı.

NIQ (NielsenIQ + GfK) Türkiye Genel Müdürü /EEMEA E-Ticaret Başkan Yardımcısı Didem Şekerel Erdoğan ve NIQ (NielsenIQ + GfK) Türkiye Perakende Hizmetleri Direktörü Serhat Sükan tarafından sunulan Çoklu Kanal ve Okazyon Denklemini Dogru Anlamak: Büyümeye Boyut Verecek Alışverişçi ve Perakende Trendleri sunumunda, Türkiye tütün ve alkol hariç FMCG pazarının 2024’ün ilk 9 ayında hacim olarak %10,7 ciro olarak da %75,4 oranında büyüme kaydettiğinin altını çizen Didem Şekerel Erdoğan, global FMCG pazarının son 3 çeyrektir pozitif hacim büyümesi kaydederek olumlu bir tablo çizdiğini; Türkiye’nin ise 2023 başından beri sürdürdüğü pozitif hacim performansını son 2 çeyrekte çift haneli büyümelere taşıyarak Global ortalamadan pozitif olarak ayrıştığını vurguladı. Büyümeyi hem hacim ve hem de ciro bakımından öne çeken kategori grupları arasında Dondurma, Ev Temizlik Ürünleri ve Alkolsüz İçeceklerin öne çıktığını belirten Şekerel Erdoğan, 2024’ün ilk 9 ayında yüksek büyüme performansıyla ciro payını en çok arttıran ilk 3 kategorinin Dondurma, Çikolata Kaplamalılar ve Ev Temizleyicileri olduğunu paylaştı.

Serhat Sükan ise, FMCG E-Ticaret pazarının gelişimine ilişkin verileri paylaştı. Türkiye’nin FMCG içindeki %7’lik online payıyla Orta Doğu ve Doğu Avrupa’da öne çıkan bir pazar olduğunu vurgulayan Serhat Sükan, online payının Türkiye Tüketici Teknolojisi ve Dayanıklı Tüketim Ürünleri pazarında %23’lük bir paya sahip olduğunu ve FMCG bakımından henüz kat edilecek yol olduğunu paylaştı. 2024 yılının ilk 10 ayında offline pazar ile paralel bir ciro büyüme kaydedildiğini paylaşan Sükan, FMCG E-Ticaret pazarında 2024’ün ilk 9 ayında en çok ciro büyümesi kaydeden ilk 5 kategorinin Saç Jölesi, Kek, Ketçap, Çerez ve Mayonez olduğunu paylaştı. 

Didem Şekerel Erdoğan Çoklu Kanal ve Okazyon, Yeni Tüketici Değerleri, Kalite Algısı, Z Kuşağı, İnovasyon, Akıllı Promosyon ve Çarpraz Medya başlıklarının yakın gelecekte FMCG büyümesinde çarpan etkisine sahip olacağını belirtirken, bu başlıklarda NIQ ölçüm ve araştırmalarına dayanan detaylı içgörüleri de katılımcılarla paylaştı.

“Değişen Dünyada Perakendenin Dinamikleri” oturumunda Caffè Nero Türkiye CEO’su Ahmet Yanıkoglu moderatörlüğünde, Çelebi Gıda A.S & Little Caesars Türkiye İş Geliştirme Direktörü Bora Tanrıverdi, Yemeksepeti Market & Mahalle Genel Müdürü Bülent Dölek ve McDonald’s Türkiye Tedarik Zinciri Direktörü Sertaç Hamza bir araya geldi. Oturumda, özellikle yeme içme sektörünün gelişimi ve gelecek beklentileri farklı açılardan ele alındı.

“Üreten Türkiye’de Gıda Sektörünün Güç Birliği” başlıklı oturumda, Ekonomi Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım moderatörlüğünde, Onur Market Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Özen, Hatay Valiliği İl Planlama ve Koordinasyon Müdürü Mustafa Örgüt, Ağırnas Mimarsinan Kadın Kooperatifi Başkanı Şerife Tural ve Tavuk Dünyası CEO’su Volkan Mumcu, tarım ve hayvancılığın desteklenmesinin önemi ile bu yolda yapılması gerekenleri başarı örnekleriyle birlikte ele aldılar.

Kongrenin en ilgi çekici oturumları, “Liderlerin Perspektifinden Sektörün Geleceği” başlığıyla gerçekleşen, moderatörlüğünü İletisim ve Finans Danısmanı Dr. Artunç Kocabalkan’ın yaptığı, Alshaya Group – Avrasya (Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan) Genel Müdürü Bahadır Özbek, BİM Birlesik Magazalar A.S. CEO’su Haluk Dortluoglu, CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoglu, TAB Gıda Co-CEO’su Özgür Çetinkaya, Migros Grubu İcra Baskanı Özgür Tort ve A101 COO’su Talat Olgay’ın yer aldığı paneller oldu. Sektörün liderlerinin gündeme dair konuları ele aldığı panellerde, tedarik zincirinde yaratılan katma değer, tüketici odaklı çözümler, üretici – perakendeci işbirlikleri ve birlikte gelişim yolları, teknoloji ve dijitalleşmenin sektöre etkileri, gelecekteki çalışma şekilleri beklentileri ve insan kaynağı problemleri gibi pek çok konuda görüş alışverişi sağlandı.

Ortak Gelişim Kongresi keynote oturumlarında “Türkiye’de Değişen Paradigmalar:

Geleceğe Nasıl Hazırlanmalıyız?” sunumuyla FutureBright Group Kurucu Ortağı Akan Abdula ve “21. Yüzyılın İlk Çeyreğinde Dünyaya Makro Perspektiften Bakmak” sunumuyla Oxford Üniversitesi CRIC Merkezi Kıdemli Üyesi /Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Deniz Ülke Kaynak ağırlandı.

Kongrede ayrı bir salonda düzenlenen Tanışma Stantları alanında 30 firmanın stantı yer aldı. Çoğunluğu yerel üreticilerden oluşan firmalar bu alanda ulusal perakende zincirleriyle tanışma ve ürünlerini tanıtma fırsatı buldular.

10. Ortak Gelişim Kongresi destekçileri arasında Platin Sponsorlar olarak Coca Cola İçecek, Fairy, PepsiCo, Perwol, Unilever ve Ülker yer aldı. Hayat Kimya, Nestle ve Palex Altın Sponsor olurken, IFCO, LilaKağıt, Netlog, NielsenIQ ve Yemek Sepeti Gümüş Sponsor desteği verdiler. Kongrenin Bronz Sponsorları HMK, Evyap, LaLorraine, Obase, PlusScope ve Revego oldu. Kongreye CNBC-e ise Medya Partneri olarak destek verdi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Shakespeare’in Othello eseri Osmangazi Düşünce Atölyesi’nde incelendi

Osmangazi Belediyesi’nin düzenlediği kitap okuma etkinliğinde, dünyaca ünlü İngiliz şair, oyun yazarı ve oyuncu William Shakespeare’in Othello, adlı kitabı okunarak sohbet tadında incelendi.

Osmangazi Düşünce Atölyesi, kitapseverleri bir araya getirmeye devam ediyor. Bu buluşmalar kapsamında Bursa Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Nurettin Örük, Osmangazi Gösteri Merkezi’nde William Shakespeare’in Othello kitabını okuyarak, sanatseverlerle inceledi. Okuma etkinliğine katılan kitap meraklıları, insanın hayatta karşılaştığı durumlara karşı neye inanıp neye inanmak istemediğine veya neye kanıp neye kanmamayı tercih ettiğine dair durumları Othello, bağlamında değerlendirdi. Othello oyununda Lago karakteri, söylediklerine inanmayı ve sevdiği insana bunları sorup araştırarak doğrusunu bulmaya çabalamadan körü körüne bir inancın peşinden giderek kendi trajik sonunu hazırlıyor. Düzenlenen etkinlikte, bu durum temele alınarak kişi ve insanlar üzerinde değerlendirilip keyifli bir sohbet gerçekleştirildi.

Sohbet tadında geçen söyleşiye katılan kitapseverler, keyifli ve bilgi dolu geçen etkinlikte uzun uzun not aldı. Söyleşiye katılan yurttaşlar, böyle güzel etkinlikler düzenlediği için Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkür etti.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TEB’den sürdürülebilirlik alanında yeni farkındalık kampanyası: “Seyirci Kalma”

Ekonomik büyümeyi desteklerken çevresel sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda sağlama misyonuyla hareket eden Türk Ekonomi Bankası (TEB), “Seyirci Kalma” adını verdiği yeni bir farkındalık kampanyası başlattı. Seyirci Kalma ile oyuncu Rahimcan Kapkap’ı, sürdürülebilir bir dünya yolunda ilham verici hikayeleriyle topluma ışık tutan Ebru Baybara, Ezra Çetin ve Tuba Çetin, Birnur Temel Birtane ve Prof. Dr. Itır Erhart ile bir araya getiren TEB, 4 farklı kısa filmden oluşan belgesel tadında bir seri hazırladı.

 

Türk Ekonomi Bankası (TEB), ürün ve hizmetleriyle ekonomik büyümeye katkı sağlarken, ülkemizin sürdürülebilirlik dönüşümünde de öncü bir rol üstleniyor. Kadınların ekonomiye daha fazla katılımından girişimcilik ekosisteminin gelişimine kadar geniş bir yelpazede projeler yürüten TEB, toplumu daha iyi bir geleceğe taşımak için pozitif etki oluşturmayı hedefliyor.

 

İklim değişikliği, ekonomik eşitsizlik ve toplumsal kalkınma gibi kritik konularda sorumluluk üstlenen TEB, geçtiğimiz dönemde hayata geçirdiği ve yoğun ilgi gören “Ya Sonra? Sürdürülebilir Bir Dünya” projesinden sonra şimdi de yeni farkındalık kampanyası “Seyirci Kalma”yı başlattı. 

 

“Seyretmek güzel. Peki ya seyirci kaldıklarımız?” mottosundan hareketle hayata geçirdiği “Seyirci Kalma” ile TEB, toplumsal farkındalığı artırmayı ve sürdürülebilir dönüşümde aktif bir rol üstlenmeyi hedefliyor.

 

Sürdürülebilir bir gelecek için Seyirci Kalma

Seyirci Kalma ile genç oyuncu Rahimcan Kapkap’ı, ilham verici hikayeleriyle hayata ve geleceğe pozitif etki katan isimlerle buluşturan TEB, bu yeni farkındalık serisinde dijital platformlarda yayınlanacak dört farklı kısa film hazırladı. 

 

Ebru Baybara, Ezra Çetin ve Tuba Çetin, Birnur Temel Birtane ve Prof. Dr. Itır Erhart’ın yer aldığı bölümlerde hikayeleriyle bu isimler, daha iyi bir gelecek için nasıl adım attıklarını anlatırken girişimcilik, gastronomi, tarım, gönüllülük, moda ve hayatın kendisinin sürdürülebilir kılınması için yapılması gerekenleri vurguluyorlar.

 

Seyirci Kalma’nın teaser videosu bugün itibariyle TEB’in sosyal medya hesaplarında ve dijital platformlarda yayınlanırken ilham verici hikayeleriyle sürdürülebilir bir geleceğe ışık tutan belgesel tadında bölümler ise ilerleyen günlerde yayına girecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Horoz Lojistik, Bursa’da KOBİ’lere E-İhracatı Anlattı

Türkiye’nin ihracat potansiyelini artırmak ve KOBİ’lerin uluslararası pazarlarda daha etkin rol oynamasını sağlamak amacıyla düzenlenen “Otomotiv ve Yedek Parça Sektöründe Yeni Fırsatlar” etkinliğinin ilk durağı Bursa oldu.

Horoz Lojistik’in, eBay ve e-Tradeport iş birliğiyle organize ettiği etkinlik, Hilton Bursa’da geniş bir katılımla gerçekleşti. Etkinlikte, otomotiv ve yedek parça sektörünün ihracat fırsatlarına odaklanılarak, e-ihracatın sunduğu olanaklar masaya yatırıldı.

Sektörün Önde Gelen İsimleri Katıldı

Etkinliğe, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü E-İhracat ve Yeni Nesil Teknolojiler Daire Başkanı Hasan Önal, Ticaret Bakanlığı Hizmet İhracat Genel Müdürlüğü temsilcileri, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) Başkanı Fahrettin Bilgit, Horoz Lojistik İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Gürkan Gürbüz, e-Tradeport Genel Müdürü Erkan Yozkat, Horoz Lojistik E-ihracat Direktörü Utku Uymaz ve pek çok sektör temsilcisi katıldı.

eBay: Küresel Bir Ticaret Kapısı
Etkinlikte, dünya genelinde 190 ülkede faaliyet gösteren ve 133 milyon aktif satıcısı bulunan eBay hakkında detaylı bilgiler paylaşıldı. Tradeport Genel Müdürü Erkan Yozkat, “Tradeport & eBay Entegrasyonu ile 194 Ülkeye Nasıl Satış Yapılır?” başlıklı sunumunda, eBay platformunu etkin bir şekilde kullanmanın yollarını ve küresel pazarlara ulaşma stratejilerini anlattı.

Gürbüz: Lojistik, İhracatın Belkemiği

Açılış konuşmasında söz alan Horoz Lojistik İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Gürkan Gürbüz, lojistik altyapının e-ihracattaki kritik rolüne dikkat çekti. Gürbüz, şu ifadeleri kullandı:
“Horoz Lojistik olarak sunduğumuz çözümlerle iş ortaklarımızla birlikte büyümeyi ve sürdürülebilir değer yaratmayı hedefliyoruz. Lojistik altyapısına uygun geniş hizmet alanları oluşturmadan ihracat süreçlerinin kolaylaşmadığını görüyoruz. Bu noktada, devletimizin sağladığı teşviklerle coğrafi avantajlarımızı ve hizmet çeşitliliğimizi en uygun maliyetlerle birleştirerek güçlü çözümler sunuyoruz. Özellikle mobilya sektörü ve online ticaret gibi alanlarda yoğun çalışıyoruz. Otomotiv sektörü ise stratejik önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu sektörlerdeki iş ortaklıklarımızla daha kat edilecek çok yol olduğuna inanıyoruz.”

KOBİ’ler İçin Fırsatlar Sunuluyor

Etkinlik, KOBİ’lerin ihracat süreçlerine dahil olması ve global pazarlara kolaylıkla açılabilmesi için önemli bir platform sundu. Etkinliğin ikinci oturumunda, Horoz Lojistik E-ihracat Direktörü Utku Uymaz, Yurt Dışı Lojistik Dağıtım Ağları Destek Programı (YLDA) ve Horoz Lojistik Avrupa Fulfillment depoları hakkında bilgi verdi.

Lojistikten online satış entegrasyonlarına kadar geniş bir perspektif sunulan programda, hem e-ihracat hem de geleneksel ticaret kanallarında fırsat yaratabilecek yaklaşımlar ele alındı. Bu etkinlik, Bursa’nın ardından farklı illerde de düzenlenerek KOBİ’leri uluslararası ticaretle buluşturmaya devam edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sağlığınız ve Güzelliğiniz İçin Güvenli Bir Yolculuk

Günümüz dünyasında, sağlık ve estetiğin birlikteliği artık yalnızca bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi. Güvenilirlik, kalite, inovasyon ve uzmanlık, doğru bir sağlık merkezi seçerken dikkate alınması gereken en önemli kriterler. İşte tam da bu noktada Doku Clinic, global çapta adını duyurmuş bir sağlık kuruluşu olarak öne çıkıyor.

Kalite: Her Detayda Fark Yaratmak
Doku Clinic’in hizmet anlayışının temelinde kalite yer alıyor. Klinik, yalnızca sonuç odaklı değil, süreç odaklı bir yaklaşımla hareket ediyor. Her hastaya, benzersiz bir deneyim yaşatmak adına tüm süreçler özenle planlanıyor. Doku Clinic, yalnızca fiziksel bir dönüşüm değil, aynı zamanda ruhsal bir tatmin sunmayı da hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda, estetik uygulamalarında kullanılan her malzeme, en güvenilir ve etkili ürünler arasından uzmanlık ve özenle seçiliyor.

Sağlık ve Estetikte Güven Her Şeyin Başlangıcı
Sağlık ve estetik alanında güven, sadece kullanılan teknolojilerden değil, aynı zamanda hasta-doktor ilişkisi için de çok önemli bir rol oynuyor.  Doku Clinic’in uzman doktor kadrosu, yalnızca deneyimleriyle değil, aynı zamanda empatik ve hasta odaklı yaklaşımlarıyla da fark yaratıyor.

Hastalarına tamamen şeffaf bir süreç sunan klinik, bireylerin ihtiyaçlarını dikkatle analiz ediyor ve kişiye özel çözümler geliştiriyor. Estetik operasyonlardan medikal cilt bakımına kadar her işlem, bilimsel ve etik değerler ışığında gerçekleştiriliyor. Bu yaklaşım, hastaların kendilerini güvende hissetmesini sağlarken, klinik ile aralarında güçlü bir bağ kurulmasına olanak tanıyor.

Teknoloji: Geleceğin Yöntemleri Bugün Doku Clinic’te
Doku Clinic’in fark yaratan özelliklerinden biri de yenilikçi teknolojileri uygulamalarına entegre etmesi. Özellikle Fotona SP Dynamis Nx Line lazer cihazı, cilt gençleştirme ve leke tedavisinde sağladığı yüksek başarı oranıyla dikkat çekiyor. Aynı şekilde, saç ekimi ve medikal estetik uygulamalarında kullanılan ileri düzey yöntemler, hastaların en kısa sürede en iyi sonuçları almasını mümkün kılıyor. Bunun yanı sıra, ödüllü teknoloji ve tasarımıyla dikkat çeken Doku Studio Arc, hem yenilikçi çözümleriyle hem de kullanıcı dostu detaylarıyla tedavi süreçlerine farklı bir boyut kazandırıyor. Teknolojiye yapılan bu yatırımlar, hastaların konforunu artırırken tedavi süreçlerini daha güvenli ve etkili hale getiriyor.

Global Çapta Güven Veren Bir Dokunuş
Klinik sadece Türkiye ile sınırlı kalmıyor ve Amerika’dan Avrupa’ya, Orta Doğu’dan Asya’ya kadar dünyanın dört bir yanından hastalara hizmet veriyor. Tedavi süreçleri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için en değerli kaynaklardan biri, klinikte tedavi gören hastaların değerlendirmeleri. Bu yorumlar, yeni hastalar için hem bir referans hem de bir güven kaynağı olarak öne çıkıyor. Başkalarının gerçek deneyimleri, bir kliniğin sunduğu hizmetin kalitesini anlamanın en etkili yollarından birini oluşturuyor.

Uzman Kadro: Sağlık ve Estetikte Güven ve Deneyim
Her biri kendi alanında uzman doktorlardan oluşan ekip, sağlık ve estetik alanında geniş bir hizmet yelpazesi sunuyor. Plastik cerrahiden dermatolojiye, diş hekimliğinden medikal estetiğe kadar farklı branşlarda deneyimli uzmanlar, hastaların ihtiyaçlarına özel yaklaşımlar geliştiriyor.

Bir tedavinin sadece sonucunun değil, sürecinin de hasta memnuniyeti açısından büyük önem taşıdığı unutulmuyor. Bu anlayış, hasta odaklı bir yaklaşımı temel alıyor ve her bireyin ihtiyaçlarına uygun, güvenilir ve özenli bir tedavi deneyimi sunmayı hedefliyor. Tedavi sürecinde, uzman bir ekiple çalışmanın verdiği güven, hastalar için süreçleri daha rahat ve keyifli hale getiriyor.

Sanat ve Sürdürülebilirlik: Estetik Anlayışın Ötesinde
Klinik sadece sağlık ve estetik alanında değil, sanat ve sürdürülebilirlik konularında da fark yaratıyor. Modern ve zarif tasarımıyla dikkat çeken mekânlarında, özenle seçilmiş sanat eserleri yer alıyor. Bu sanat eserleri, estetiği yalnızca bir tedavi değil, bir yaşam biçimi olarak gören bir anlayışı yansıtıyor. Aynı zamanda sürdürülebilirlik ilkesiyle hareket eden klinik, çevreye duyarlı çözümler ve bilinçli uygulamalarla geleceğe katkıda bulunmayı hedefliyor. Bu bütüncül yaklaşım, sağlık, estetik ve yaşamın diğer alanlarında denge ve uyumu bir araya getiriyor.

Güzellik Yolculuğunuzda Güvende Hissetmek Önemlidir

Güzellik ve sağlıkla ilgili bir yolculuğa çıkarken kendinizi güvende hissetmek, alacağınız sonuçlar kadar önemlidir. Bu nedenle, tedavi sürecine dair detayları öğrenmek, uzmanların deneyimlerini incelemek ve başkalarının değerlendirmelerini okumak bilinçli bir seçim yapmanızda büyük bir rol oynar. Unutmayın, güzellik yolculuğunuzda kendinizi sevme ve doğal güzelliğinizi koruma her zaman en önemli adımdır.

Kişiye özel etkili uygulamaları keşfetmek ve kliniği daha yakından tanımak için dokuclinic.com adresinden 360° sanal tur ile Doku Clinic’i kolaylıkla ziyaret edebilirsiniz, ya da 0555 140 04 04 iletişim numarasından hemen ücretsiz tespit hizmetinizi oluşturabilirsiniz.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Prime Video, Popüler Dizi Bahar’ı Yayından Bir Gün Sonra Türkiye’deki Prime Üyeleriyle Buluşturuyor

Prime Video, popüler Bahar dizisinin ertesi gün yayın haklarını satın aldı. Dizinin birinci ve ikinci sezonunda yayınlanan tüm bölümleri, 20 Kasım’dan itibaren Prime Video’da izlenebilecek. Yeni bölümler ise Show TV’deki yayının ertesi günü Prime Video’da izleyicilerle buluşacak.

Prime Video Türkiye Ülke Müdürü Alptuğ Çopuroğlu: “Bahar’ın Prime Video ailesine katılması, Türkiye’deki sevilen yerel yapımları tüm izleyicilere ulaştırma hedefimiz doğrultusunda önemli bir adımdır. Prime üyelerimize böyle etkileyici bir hikâyeyi sunmaktan mutluluk duyuyoruz ve dizinin hayranlarının Prime Video kullanıcı deneyimini çok seveceğine inanıyoruz,” dedi. “Çok izlenen Türk dizilerine, reklamsız bir modelde yer verip televizyon ve dizi endüstrisine yeni bir gelir kaynağı oluşturabildiğimiz için mutluyuz. Bu modeli büyütüp dizi üretiminin ekonomik sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak istiyoruz. Bu öncü projeye destekleri için iş ortaklarımız MF Yapım ve Show TV yöneticilerine teşekkür ediyoruz,” diye belirtti. 

Bahar (Demet Evgar), ölümle yüz yüze geldiğinde dışarıdan “kusursuz” görünen ailesinin, özellikle de eşi Timur’un (Mehmet Yılmaz Ak) bambaşka bir yüzünü keşfeder. Bahar’ın ani hastalığı, ailedeki tüm dinamikleri değiştirirken, Evren (Buğra Gülsoy) de her anlamda Timur’un rakibi haline gelir. Bahar’ın hayatını yeniden inşa etme yolculuğu, izleyiciye trajikomik hikayelerle umut aşılıyor. 

Prime Video, Amazon Prime üyeliğinin bir parçasıdır. Prime üyeleri, ayda sadece 39 TL’ye tek bir üyelikte tasarruf, kolaylık ve eğlencenin tadını çıkarıyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

KEMİAD 19. Genel Kurulu gerçekleştirildi

Kemer Turizmci ve İş İnsanları Derneği (KEMİAD) Genel Kurulu gerçekleştirildi. Kemer Fame Residence Otel’de düzenlenen genel kurula, Kemer Kaymakamı Ahmet Solmaz, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya Büyükşehir Belediyesi (ABB) Turizm Danışmanı Osman Ayık, Kemer Yöresi Tanıtım Vakfı (KETAV) Başkanı Volkan Yorulmaz, Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (KETOB) Başkanı Dinçer Sarıkaya, KEMİAD Başkanı Rıza Sönmez ve yönetim kurulu üyeleri, Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkan Yardımcısı Ahmet Duran Yenigün, belediye meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri ve iş insanları katıldı.

 

Saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan genel kurulda Kaymakam Ahmet Solmaz bir konuşma yaptı.

 

Kaymakam Solmaz, KEMİAD’ın genel kuruluna katılmaktan dolayı mutluluk duyduğunu belirterek, Kemer gibi eşsiz ve güzel bir yerde yaşadıklarını söyledi.

 

Kendilerine yüklenen sorumluluklar çerçevesinde birlikte çalışmanın gayreti içerisinde olduklarına değinen Solmaz, “Kemer’e gelirken “cennete” gidiyorsunuz demişlerdi. Hakikaten bu söylemler az bile. Hem insanı hem de doğasıyla paha biçilemez bir bölgede yaşıyoruz. Bu bölgenin avantajları kadar dezavantajları da var. Bu dezavantaj aslında içerisinde barındırdığı güçleri de bize göstermesi gerekiyor. Bunlar, herkesin bölgenin dezavantajlarını kullanma noktasında kendi gücünü oluşturmak için çok güzel birliktelikler kurmuş. Bu birlikteliklerin kendi yaptığı çok güzel çalışmalar var. Ben de kendilerini ziyaret ettiğimde bölgeye gerçekten büyük katkı sağladıklarının farkına vardım. Daha önceki bölgelerde yaptığım çalışmaların daha büyüğünü ve daha zorunu yapmak için tüm paydaşların katkılarıyla çalışmam gerektiğini anladım. Tüm sivil toplum kuruluşlarının ve belediye başkanlığının birlikteliği ile kaymakamlığın öncülüğünde Kemer Turizm Komitesi kurduk. Bu komitede en küçük olaydan en büyük olaya kadar Kemer için fikir alışverişinde bulunuyoruz. Beraberce istişare ederek karar veriyoruz. Çalışmalarımız bu zamana kadar güzel şekilde devam etti. Bundan sonra da devam edeceğine inancımız tam. Genel kurulun hayırlı olmasını temenni ediyorum.” diye konuştu.

 

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ise Kemer’deki sivil toplum kuruluşlarının son zamanlarsa hiç görülmediği kadar ortak hareket ettiğini ifade ederek, “Önemli olan Kemer. Gerçekten güçlerimizi birleştirirsek ayakta durabiliriz. Parça parça olursak bu iş olmaz. Göynük Belediye Başkanlığım döneminde Çamyuva Otelciler Birliği, Beldibi Otelciler Birliği, Tekirova Otelciler Birliği kuruldu. Bir tek Göynük’te kurulmadı. Gerek yok dedim. Neden böyle ayrı ayrı yerde duruyoruz dedim. Bir arada duralım dedik ama bir türlü başaramadık. Hala aynı şekilde devam ediyoruz. Parça parça olursak önüne gelen bizi sağa sola iter. Güçlerimizi birleştirirsek her şeyde başarılı oluruz. Bu dönemde Sayın Kaymakamımız Ahmet Solmaz bu konu üzerinde çok duruyor. Kemer’imize hak ettiği yere getireceğiz. Kemer’de turizmi biraz daha yaymak istiyoruz. Bu konuda ATSO, AKTOB, KETAV, KETOB ve diğer STK’lar bize destek oluyor. Turizm uzarsa esnafa da faydalı olur. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Genel kurulun hayırlı olmasını temenni ediyorum.” ifadelerini kullandı.

 

KEMİAD Başkanı Rıza Sönmez ise KEMİAD olarak yaptıkları faaliyetlerde Kemer Kaymakamlığı ve Kemer Belediyesi’nin destekleriyle önlerinin açıldığını ve faaliyetlerin ortaklaşa yapılarak başarıya ulaştığını söyledi.

 

Sönmez daha sonra desteklerinden dolayı Kaymakam Solmaz ile Başkan Topaloğlu’na plaket verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hadi Kullanıcılarına A101 Alışverişlerinde 500 TL Nakit İadesi

Türkiye’nin en büyük dijital bankası TOM Bank, dijital bankacılık uygulaması HADİ üzerinden sağladığı alışverişleri 2 ay sonra ödeme imkânı sunan veresiye ürünüyle, yılın kampanyasını başlattı. 31 Aralık’a kadar geçerli olan kampanya kapsamında A101 alışverişlerini Hadi Veresiye ile ödeyen banka müşterileri, toplam 3.000 TL ve üzeri alışverişlerinden 250 TL, toplam 5.000 TL ve üzeri alışverişlerinden ise 500 TL nakit iade kazanıyor. 

 

Türkiye’nin en büyük dijital bankası TOM Bank, dijital banka olmanın getirdiği maliyet avantajlarını, müşterilerine ekonomik fayda olarak sunmaya devam ediyor. Dijital bankacılık uygulaması HADİ ile pratik bir bankacılık deneyimi sunan TOM Bank, HADİ kullanıcılarına sunduğu 2 ay sonra ödemeli veresiye alışveriş avantajını yeni bir kampanyayla birleştirdi. 

 

31 Aralık tarihine kadar devam edecek kampanya kapsamında A101 mağazalarından yapılacak olan toplam 3.000 TL ve üzeri Hadi Veresiye harcamalarında 250 TL, toplam 5.000 TL ve üzeri Hadi Veresiye harcamalarında ise 500 TL nakit iade TOM Bank müşterinin cebine geri dönüyor. Tek seferde yapılan alışverişlerin ise 1.000 TL’ye kadarki tutarı yine kampanya kapsamına dahil ediliyor. Üstelik HADİ kullanıcıları veresiye alışverişlerini A101 kasalarında sadece QR kod ile saniyeler içerisinde yapabiliyor. 

 

HADİ VERESİYE NEDİR?

Veresiye alışverişi dijital bir yorumla kullanıcıya sunan HADİ, A101, English Home ve Eve mağazalarında kasada QR kod ile saniyeler içinde 2 ay sonra ödemeli veresiye alışveriş imkânı sunuyor. Herkes tarafından kolaylıkla kullanılabilecek bir arayüze sahip olan uygulamada kullanıcılar, veresiye limit bilgisini anında öğrenebiliyor ve saniyeler içinde kasada veresiye alışveriş yapabiliyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky ve AFRIPOL yeni bir işbirliği anlaşması imzalayarak siber suçlarla mücadelede ortaklıklarını güçlendiriyor

Kaspersky ve AFRIPOL, siber suçlarla mücadeleye yönelik küresel çabaları daha da geliştirmek için siber suçların önlenmesi ve bunlarla mücadele konusunda bir işbirliği anlaşması imzaladı. Beş yıllık bir süreyi kapsayan anlaşma, en son siber suç faaliyetlerine ilişkin tehdit istihbaratı verilerinin paylaşılmasında şirket ile emniyet teşkilatı arasındaki işbirliğini resmileştiriyor ve kolaylaştırıyor.

 

Afrika’daki siber tehdit ortamı sürekli olarak gelişiyor. Bölge özellikle endüstriyel tehditlere karşı hassas durumda ve diğer bölgelere kıyasla Kaspersky çözümleri tarafından kötü amaçlı nesnelerin engellendiği Endüstriyel Kontrol Sistemleri (ICS) bilgisayarlarının en yüksek olduğu kıta konumunda. Afrika’nın güçlü siber tehdit ortamı, potansiyel risklere karşı koruma sağlamak için ilgili tarafların daha fazla iş birliği yapmasını gerektiriyor.

 

İki kuruluş arasındaki mevcut ilişkiyi daha da güçlendiren anlaşma, siber tehditler ve siber suç eğilimleri hakkında gelişmiş veri alışverişi yapılmasını ve Kaspersky’nin bu verileri kuruluş tarafından daha fazla suç istihbaratı analizi için AFRIPOL’e teslim etmesini öngörüyor. İşbirliğinin bir diğer yönü de Kaspersky’nin son derece deneyimli uzman ekipleri tarafından bilgi güvenliği analizi konusunda yardım, bilgi birikimi ve teknik bilgi sağlanmasını içeriyor.

 

Anlaşmanın resmi imza töreni 18 Kasım’da AFRIPOL’ün Cezayir’deki merkezinde gerçekleşti. Anlaşma Kaspersky kurucusu ve CEO’su Eugene Kaspersky ile AFRIPOL İcra Direktörü Vekili Büyükelçi Jalel Chelba tarafından imzalandı.

 

Kaspersky Kurucusu ve CEO’su Eugene Kaspersky, şunları söyledi: “İşbirliği olmadan siber suçlara karşı etkili bir mücadele düşünülemez. Şirketimiz her zaman işbirliğini ön planda tutmuştur. Uzmanlığımızı güvenlik uzmanları topluluğu, kolluk kuvvetleri, ayrıca akut siber tehditler hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlamak için toplumun geneli dahil en geniş paydaş yelpazesiyle paylaşırız. AFRIPOL ile işbirliğimizi ilerleterek ve kurumu ortaya çıkan siber tehditlere yanıt vermek için gerekli bilgi ve teknolojiyle donatarak, daha fazla siber dayanıklılık ve herkes için daha güvenli bir siber alanın teşvik edilmesine katkımızı artırmayı umuyoruz.”

AFRIPOL İcra Direktörü Vekili Büyükelçi Jalel Chelba da şunları ekledi: “Kaspersky ile yapılan bu anlaşma, Afrika’nın dijital savunmasını güçlendirmek için atılmış önemli bir adımdır. Kaspersky’nin uzmanlığından ve kaynaklarından yararlanarak, yalnızca AFRIPOL’ün siber tehditlere karşı koyma yeteneğini geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda tüm Afrika vatandaşları için güvenli bir dijital alanın korunmasına katkıda bulunuyoruz. Bu işbirliği her iki kuruluşumuza da önemli bir katma değer sağlıyor: AFRIPOL’ün siber suçlarla mücadeledeki operasyonel çerçevesini güçlendirirken, Kaspersky’nin siber güvenlik açısından stratejik öneme sahip bir kıtanın dijital güvenliğinde kilit bir rol oynamasına olanak tanıyor. Birlikte, her iki tarafın en iyi yönlerini harekete geçirerek Afrika’da dayanıklılık ve dijital güven yolunda önemli bir adım atıyoruz.”

Kaspersky ve AFRIPOL, ortak işbirliği projeleri konusunda köklü bir geçmişe sahip. İki kuruluş, Afrika tehdit ortamının değerlendirilmesine aktif olarak katkıda bulunurken, aynı zamanda Afrika kıtasındaki siber suçları engellemek için INTERPOL liderliğindeki Afrika Siber Dalgalanma Operasyonu ve Afrika Siber Dalgalanma Operasyonu II gibi eylemlerin aktif katılımcıları oldu. AFRIPOL, Kaspersky’nin Ruanda’daki Afrika bölgesindeki ilk Şeffaflık Merkezi’ni onaylayarak iki kuruluşun daha fazla dijital güven için çalıştığını da göstermiş oldu. Web sitesinden daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaman Miniklerle Tiyatro İzledi

Kartepe Belediyesi, kültür ve sanat etkinlikleri kış sezonu takvimi kapsamında Kartepeli minikler için sahnelenen “Kurnaz Tilki” tiyatro gösterisi büyük bir ilgiyle izlendi.

Kartepe Belediyesi’nin kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında, Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde Kartepeli minikler için sahnelenen “Kurnaz Tilki” tiyatro gösterisi büyük bir ilgiyle izlendi. Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’ın ev sahipliğinde düzenlenen tiyatro gösterisinde minikler gönüllerince eğlendiler.

 

KURNAZ TİLKİ MACERALARI KARTEPE’DE

“Kurnaz Tilki” oyunu, Şenol Kara’nın yazarlığı ve yönetmenliği altında, İlknur Bayrak ve Serdar Türk’ün performanslarıyla Kartepeli miniklerin büyük beğenisini kazandı. Oyun, izleyicilere hem eğlenceli hem de öğretici bir deneyim sunarak, Kurnaz Tilki’nin maceralarını canlı ve etkileyici bir şekilde sahneye taşıdı.

 

 

Kurnaz Tilki tiyatro gösterisini Kartepli miniklerle birlikte izleyen Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, “”Kurnaz Tilki” oyununu evlatlarımızla birlikte izleyerek hem eğlendik hem öğrendik. Oyunu sergileyen başarılı ekibe ve salonu dolduran çocuklarımıza teşekkür ediyorum” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı