Çocuk Filmleri Şenliği başlıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 5. kez düzenlenecek Çocuk Filmleri Şenliği için geri sayım başladı. 19 Ocak-1 Şubat tarihlerinde 15 ilçede gösterilecek Tembeller Ailesi adlı animasyon film, çocuklara keyifli zamanlar yaşatacak.

5. Çocuk Filmleri Şenliği, 19 Ocak-1 Şubat tarihlerinde çocuklar için unutulmaz anlara sahne olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenecek şenlikte, Tembeller Ailesi adlı animasyon film 15 ilçede ücretsiz gösterilecek. Tania Vincent ve Ricard Cussó yönetmenliğindeki 2024 yapımı film, Türkçe dublajlı olarak ekrana yansıyacak.

15 ilçede seyir zevki

Tembeller Ailesi filmi 19 Ocak Pazar günü Foça Belediyesi Reha Midilli Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 20 Ocak Pazartesi günü Aliağa Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 21 Ocak Salı günü Ödemiş Belediyesi Kültür Merkezi Büyük Salon’da 14.00’te, 22 Ocak Çarşamba günü Bayraklı Osman Gazi Konferans Salonu’nda 16.00’da, 23 Ocak Perşembe günü Gaziemir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde 14.00’te ve Menderes Belediyesi Nikah Sarayı ve Kongre Sanat Merkezi’nde 16.00’da, 24 Ocak Cuma günü Kemalpaşa Belediyesi Dere Kültür Merkezi’nde 14.00’te ve Torbalı Belediyesi Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda 16.00’da, 26 Ocak Pazar günü Urla Atatürk Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 27 Ocak Pazartesi günü Tire Belediyesi Kültür Salonu’nda 14.00’te, 28 Ocak Salı günü Kiraz Belediyesi Düğün Salonu’nda 14.00’te, 29 Ocak Çarşamba günü Karabağlar Bozyaka Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 30 Ocak Perşembe günü Beydağ Belediyesi Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 31 Ocak Cuma günü Dikili Belediyesi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde 14.00’te, 1 Şubat Cumartesi günü ise Kınık Öğretmenevi Konferans Salonu’nda yine 14.00’te gösterilecek.

Tembeller Ailesi

Tembeller Ailesi filminin konusu ise şöyle: Şiddetli bir fırtına, enerjik tembel hayvan Laura ve sıra dışı ailesinin evini kasıp kavurur. Bunun üzerine aile, büyük şehre sığınır. Eski yemek kamyonlarında yaptıkları leziz aile yemekleriyle başarı yakalamayı umarlar. Fakat harika yemekleri, zor durumdaki fast food restoranını yeniden canlandırmak isteyen kurnaz çita Dotti Pace’in dikkatini çeker.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kültür ve Sanatla Gelişen Kahramankazan

Ankara Kent Konseyi Kültür Sanat Meclisi tarafından “Aksiyona Geç” sloganıyla düzenlenen Ankara Kültür Sanat (AKS) 101 Çalıştayı’na Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu katıldı. Moderatörlüğünü Alper Kaya’nın yaptığı “Yerel Yönetimlerde Kültür Sanat” oturumunda konuşan Başkan Çırpanoğlu, Kahramankazan’da gerçekleştirilen ve planlanan kültür sanat projelerine dair önemli açıklamalarda bulundu.

 

”Kahramankazan’ın Kimliğini Sanatla Güçlendireceğiz”

 

Başkan Çırpanoğlu, Kahramankazan’ın hızla büyüyen bir ilçe olduğunu ancak gelişimini henüz tamamlayamadığını ifade ederek şunları söyledi:

“Kahramankazan’ımızın eti meşhur, sanayisi meşhur. Artık kültür ve sanat alanında da çeşitli çalışmalara adım atacağız. Her kentin bir kimliği var. Kahramankazan, kuvvetli sanayisiyle artık Ankara’nın değil, İç Anadolu’nun sanayi başkenti olma noktasında hızla ilerliyor. Tabi sanayi şehirlerinde o enerjiyi artırmak için kültürel ve sanatsal faaliyetlerin artırılması gerekiyor. Bu noktada sanayisiyle, tarımıyla, lojistiğiyle, savunmasıyla ünlü olan Kahramankazan’a artık bir belediye başkanı dokunuşu yapmak gerekiyor.

Kahramankazan Belediye Başkanı olduktan sonra şunu gördük: Kahramankazan büyüyor ama gelişemiyor. Henüz gelişmesini tamamlamamış bir şehir. Büyüme ile gelişme maalesef doğru orantıda olmuyor. Biz Kahramankazan’ın gelişmesi için kültürel ve sanatsal etkinliklerimizle beraber tüm çalışmalarımızı başlattık.”

 

Büyükşehir Belediyesi’nin kültür sanat çalışmalarına verdiği desteğin önemine değinen Başkan Çırpanoğlu, farklı şehirlerden ilham aldıklarını belirtti:

“Böyle bir Büyükşehir Belediye Başkanımız olmasından dolayı hakikaten gurur duyuyoruz. Bize destek olduğu gibi bizlere kültür sanat anlamında da önümüzü açmış durumda. Ben tabi iyi bir öğrenciydim ama belediye başkanlığında kopya çekiyorum. Eskişehir’deki sanatsal faaliyetleri Kahramankazan’la bağdaştırmaya çalışıyorum.

 

Kahramankazan’ımızın nüfusu gitgide artıyor. Kahramankazan ve Ankara doğuluların batısında, batılıların doğusunda, Türkiye’nin ortasında bir yer. O yüzden bütün kültürlere açık olmak zorunda. Kahramankazan büyük bir göç çektiği için doğudan gelen arkadaşlarımın getirdiği bir kültür var, batıdan gelen arkadaşlarımın getirdiği bir kültür var ve Ankara’nın kendi kültürü var. Bizim bu armoniyi sağlamamız gerekiyor.”

 

“Hayal Kurarken Masraftan Kaçmamak Lazım”

Kültür ve sanat çalışmalarında hayallerin büyük önem taşıdığını belirten Başkan Çırpanoğlu, “Hayal kurarken masraftan kaçmamak lazım. ‘Senfoniyle İlahiler’ diye bir program vardı. Bu beni çok etkilemiş bir program. Bir gün Kahramankazan’da bu senfoniyle ilahiler programını yapmak benim için büyük bir hedef. Bu noktada Ankara Kent Konseyi ile de bir çalışma yapmak istiyorum. Sanat ruhun gıdasıdır ama küçük ilçelerde takviye gıdadır” dedi.

 

“Satı Kadın Enstitüsü’nü Kuruyoruz”

Sanatsal ve kültürel çalışmalarda önemli bir adım atarak Satı Kadın Enstitüsü’nü kuracaklarını açıklayan Başkan Çırpanoğlu, şu bilgileri paylaştı:

“Kahramankazan’da sanatsal, kültürel, tarihi ve sportif alanlarda Ankara’nın ve ilçelerimizin araştırmalarıyla alakalı Türkiye’nin dört bir yanından sempozyumlar düzenleyeceğiz. Ankara’mızın sanatının, tarihinin ortaya çıkarılmasıyla alakalı bir faaliyet olacak. Kazan’ın köklerine inmeye çalışıyoruz. Bununla ilgili Karalar bölgemizde çalışmalarımıza başladık. Tarih severleri ilçemize çekeceğiz.”

 

Uluslararası Kavurma Festivali Düzenlenecek

Kahramankazan’ın meşhur eti ve kavurmasını tanıtmak için bu yıl ilk kez Uluslararası Kavurma Festivali düzenleyeceklerini belirten Başkan Çırpanoğlu, şöyle konuştu:

“Kavurma Festivalimiz bu sene ilk defa gerçekleştirilecek. Kavurma Festivali uluslararası olacak. Kavurmanın 40 halini Kahramankazan’da sizlerin beğenisine sunacağız. Uluslararası yapmamızın sebebi de hem kavurmanın başka ülkelerdeki versiyonu var; İspanya’daki kavurmanın, Portekiz’deki kavurmanın, Türkiye’nin dört bir yanından kavurmanın yapılma şekilleri Kahramankazan’da sunulacak. Kahramankazan’ın kavurmasını tüm ziyaret edenlere ve Türkiye’ye sunacağız. Kazan’ın etini Türkiye’ye tanıtmak istiyoruz.”

 

“Çocuk Tiyatroları Çalışmalarına Başladık”

Başkan Çırpanoğlu, çocuk tiyatrolarına özel bir önem verdiklerini ve bu konuda çalışmalara başladıklarını vurguladı. Sanata verilen para bir şekilde fazlasıyla size dönecektir diyen Başkan Çırpanoğlu: İmam Gazali’nin bir cümlesi var ‘Eğitimi pahalı zannedenler siz bir de cehaletin bedelini düşünün’ diye. Her insanın bir kabiliyeti vardır. Bu kabiliyeti öne çıkarabilmek için bizim insanlardaki sanatsal ve kültürel faaliyetleri öne çıkarmamız gerekiyor. Sanatçı yetiştirmeyi önemsiyoruz. İnsanların kendindeki yeteneği fark edebilmesi için belediyelere büyük iş düşüyor” dedi.

 

Başkan Çırpanoğlu, Kahramankazan’ı kültür ve sanat alanında geliştirmek için projelerine kararlılıkla devam edeceklerini belirterek konuşmasını tamamladı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kadına şiddete “resim” ile hayır dediler

101’inci yılında 101 Kadın Şiddete Hayır Diyor Uluslararası Resim Sergisi, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan Basmane’deki Tarihi Bıçakçı Han’da açıldı. 101 ressamla birlikte kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla mücadeleyi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin azaltılmasına yönelik küresel farkındalık yaratmayı amaçlayan sergi, 31 Ocak’a kadar ziyaretçilere açık olacak.

”Medeniyetin evrensel dili sanat, iyileştirir, güzelleştirir, güçlendirir” sloganıyla yola çıkan Sevgi Çemberi Derneği, kuruluşunun 101. yıl dönümünde 101 ressamla 101. Yılında 101 Kadın Şiddete Hayır Diyor Uluslararası Resim Sergisi’ni açtı. Tarihi Bıçakçı Han’da 31 Ocak’a kadar ziyaretçilere açık olacak sergi, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla mücadeleyi ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin azaltılmasına yönelik küresel farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Sergiye, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın eşi Öznur Tugay, dünyanın en büyük kadın gönüllü hizmet kuruluşlarından biri olan Inner Wheel’in 244. Bölge Federasyonu Başkanı Zeynep Pamukçu, Inner Wheel Uluslararası Yönetim Kurulu Üyesi İclal Kardıçalı, Inner Wheel Ulusal Komite Başkanı Gülgün Dolunay ve Atakent Inner Wheel Kulübü geçmiş dönem Başkanı ve sergi koordinatörü Şükran Aydın da katıldı. Serginin ziyaret saatleri hafta içi 09.30-17.00 arası olarak belirlendi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nur Sürer, “Mukadderat” filminin hikayesini anlattı 

Antalya Film Festivali’nde en iyi film ödülünü kazanan “Mukadderat” filminin başrol oyuncusu Nur Sürer ile filmin yönetmeni ve yapımcısı, Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Bir Yönetmen, Bir Söyleşi” etkinliğinde Bursalı sanatseverlerle buluştu.

Önce Mukadderat filmini izleyen sanatseverler ardından düzenlenen söyleşide filmin hikayesini dinledi.

Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Bir Yönetmen, Bir Söyleşi” etkinliğine bu ay Mukadderat filmi ve ekibi konuk oldu.

Filmin yönetmeni Nadim Güç, başrol oyuncusu Nur Sürer ve yapımcı Rodi Kayım’ın katılımıyla “Mukadderat” filminin özel gösterimi gerçekleştirildi. Konak Kültürevi’nde düzenlenen etkinliğe, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir de katıldı. Eşini kaybettikten sonra yalnız kalma korkusuyla yeniden evlenmek isteyen, ailesinin ve çevrenin tüm tepkilerine rağmen ticarete atılan Sultan’ın hikayesini anlatan film, ilgiyle izlendi.

Film gösteriminin ardından düzenlenen söyleşide konuşan başrol oyuncusu Nur Sürer, Bursalı olduğunu hatırlatarak, Nilüfer’in sosyal ve sanatsal etkinlikleriyle tüm Bursa’ya örnek olduğunu belirtti. “Mukadderat” filmindeki karakteri ile bağ kurduğunu ifade eden Sürer, “Sultan karakterini çok sevdim. Bu filmin büyük bir parçası olmaktan dolayı çok mutluyum. Bağımsız bir filmin Türkiye’de başarı elde ettiğini görmek çok güzel” dedi.

İlk sinema filmi deneyimini “Mukadderat” ile yaşayan yönetmen Nadim Güç ise, filmin senaryosunun gerçek bir hikayeden esinlendiğini açıkladı. Güç, “Senaristimiz Erdi Işık’ın annesi, filmimizin geçtiği Kastamonu Cide’de ilk pansiyon işleten kadınlardan biri. Senaristimiz de Sultan rolünü Nur Sürer’i düşünerek yazdı. Onun gücü ve varlığı bu filme çok şey kattı” diye konuştu.

Yapımcı Rodi Kayım ise bağımsız sinemanın önemine değinerek, “Bağımsız filmlerin getirisi çok düşük. Ancak bağımsız sinemayı yaşatmalıyız. Filmlere ilgi olursa biz de daha çok seyirciye daha fazla film üretme hevesine sahip oluruz” ifadelerini kullandı.
Program sonunda Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, sanatçılara günün anısına hediye verdi. Başkan Şadi Özdemir, sanatçıların topluma hizmet ettiğini belirterek, katılımları için Nur Sürer, Nadim Güç ve Rodi Kayım’a teşekkür etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş’ın Katılımıyla Sanatçı Muhammet Mağ’ın Onion-Nun “N Böldü” Çağdaş Hat Sergisi Üsküdar’da Açıldı

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş:

“Bizim köklerimizde var olan sanatın çok güzel yorumlarıyla karşılaşacağız. Kendisini reddeden gelişemez, birlik ve bütünlük olamaz. O yüzden geçmişimize, bizim olana sahip çıkmaya devam edeceğiz”

 

Küratörlüğünü Belkıs Kamut Aktürk’ün yaptığı, sanatçı Muhammet Mağ’ın Onion-Nun “n böldü” adlı çağdaş hat sergisi Üsküdar’da açıldı.

 

Nevmekan Sahil’de düzenlenen serginin açılışına Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, Üsküdar Kaymakamı Adem Yazıcı, Üsküdar Müftüsü İbrahim Yavuz, Üsküdar belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri ve davetliler katıldı.

 

Geleneksel Türk sanatı olan hat sanatını modern plastik sanatlarla bir araya getirerek sıra dışı bir deneyim sunan sergide, minimalizmin “Az çoktur” felsefesinden yola çıkan eserler, beyaz rengin farklı tonları, dokunsal etkiler ve sade biçimlerle izleyiciyi derin bir görsel ve düşünsel yolculuğa çıkarıyor. 

 

Eserlerde kullanılan erken dönem “Kufi” yazısı, asimetrik hat formları ve katman katman işlenmiş detaylar, koleksiyonu benzersiz kılan unsurlar arasında yer alıyor.

 

“n böldü” koleksiyonu, Türk sanatının köklü geleneğini korurken, onu modern bir estetikle yeniden yorumluyor. 

 

Serginin açılışında konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, sanatçıların eserlerinde çok şey anlattıklarını, sanatın en güçlü tarafının sayfalarca yazıya dökülse bile anlatılamayacak, cümlelerle ifade edilemeyecek şeyin eserde anlatılabilmesi olduğunu aktardı.

 

Eserlerin incelendiğinde ‘Birlik’ düşüncesi belireceğini belirten Dedetaş, “Türk ve İslam sanatı, bizim köklerimizde var olan sanatın bugün çok güzel yorumlarıyla karşılaşacağız. Kendisini reddeden gelişemez, birlik ve bütünlük olamaz. O yüzden geçmişimize, bizim olana sahip çıkmaya devam edeceğiz. Burada birleşmeye devam edeceğiz.” dedi.

 

“Kendimizle, kimliğimizle, bu topraklarla, geçmişimizle övünmemiz gerektiğini düşünüyorum”

 

“Genelde birbirimizi eleştirmeyi çok seviyoruz.” diyen Dedetaş, “Bazı şeyleri bu toprak insanı olarak yaptığımızda hemen bir ötekini çok kolay eleştiriyoruz. İyi anlamda eleştireceğiz tabii; ama yermekten vazgeçmemiz gerektiğini düşünüyorum. Kendimizle, kimliğimizle, bu topraklarla, geçmişimizle övünmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çok kıymetli sanatlarımız, sanatçılarımız var.” ifadelerini kullandı. 

 

Dedetaş, şöyle devam etti:

 

““Az çoktur” diyor sanatçımız. Çok kıymetli bir söz. İki şeyden meydana geliyoruz; madde ve mana. Bir madde üzerinde, eser üzerinde manayı göreceğiz hep birlikte. Doldurmamız gereken tarafı göreceğiz. Madde vücudumuz gibi, sahip olduğumuz her şey gibi gelip geçici. Mana kalıcı. Benim için de hayatın iki özeti var; biri aşk, biri sanat. Aşkı iki türlü yorumlayabilirsiniz; sevdiğinize ve yüce olana. Öbür tarafta sanatın pek bir yorumu yok. Hayatı anlamlı kılan, manayı veren şey aslında sanatın ta kendisi. O yüzden sanatçımıza, Belkıs Hanım’a çok teşekkür ediyorum. Hüsn-ü Hat sadece güzel yazı değil manayı arayan da bir tarafı var. O yüzden bugün dolacağımız mana ile ben de çok mutluyum.” 

 

“Çok engin, çok derin bir kültüre, tarihi birikime sahibiz”

 

Üsküdar Kaymakamı Adem Yazıcı da Üsküdar’ı tanımlarken İstanbul’un kalbi, gözbebeği, merkezi, Boğazın incisi ve aynı zamanda ilçenin ilim irfan yurdu, tarih kenti, sanat şehri olarak nitelendirdiklerini belirtti. 

 

İlçeyi asla bir sanayi kenti olarak nitelendiremeyeceklerini söyleyen Yazıcı, “Herhangi bir sanayi ve fabrika yok. Çok engin, çok derin bir kültüre, tarihi birikime sahibiz. Üsküdar’ımızı fethi gören şehir olarak adlandırırız. Bin yıllık kadim geleneğimiz, kültürümüz ve tarihimiz var. Hat sanatı da bizim geleneksel Türk sanatlarımızdan, el sanatlarımızdan bir tanesi. Üsküdar’ımızda hat sanatçısı, yazar, şair yetiştirmiş olan bir ilçemiz. Bu tür sergileri önemsiyoruz. Ben sanatçılarımızı kutluyorum. Kıymetli belediye başkanımızı hem sanata hem de tarihe verdiği önemden dolayı kutluyorum.” diye konuştu.

 

Muhammet Mağ da sergide görülecek “Nun harfi”nin bir şifre değil, görünmeyeni ve kuşatıcı birliği ifade eden bir sembol olduğunu söyleyerek, “Nun geldiği kelimeyi tekilden alıp çoğul hale getirir, biz bilincine gönderme vardır. Bizler de bu sergide ‘n böldü’ derken bizlik bilincinin şu dönemlerde aşırı ihtiyacımız olan o duygusal alana sanatçı olarak gönderme yapıyoruz. Sanatçılar olarak konuşmayı beceremeyiz, eserlerimizle anlatırız. Bizlik bilincine hep beraber, Sayın Üsküdar belediye Başkanımız Sinem Dedetaş Hanımefendi’nin ev sahipliğinde bu felsefeyi, ihtiyaç duyduğumuz duyguyu önemli olanın değerli olanla yer değiştirdiği sosyolojik ortamda, değerli olana da bir gönderme yaparak hepinize hoş geldiniz diyorum.” şeklinde konuştu.

 

Belkıs Kamut Aktürk de Üsküdar için yapabileceği her şeyi yapmak istediğini ve en iyi sanat alanıyla yapabileceğini düşündüğünü kaydederek, hat sanatının Türk sanatı olduğunu dile getirdi.

 

Aktürk, “Hat demek nokta demek, noktaların birleşmesinden çizgiler, harfler, kelimeler, cümleler kuruluyor. Biz bugün o cümlelerin en güzellerini kurmak için buradayız.” dedi.

 

Konuşmaların ardından Başkan Dedetaş, Kaymakam Yazıcı ve diğer katılımcılar kurdele keserek serginin açılışını yaptı.

 

Eserleri tek tek inceleyen ve hakların bilgi alan Dedetaş ve Yazıcı, hatıra fotoğrafı da çektirdi.

 

Sergi 9 Şubat Pazar gününe kadar 11.00 ile 20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

DESA’dan Sermaye Artırımı Hamlesi

DESA Deri Sanayi ve Ticaret AŞ, Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 9 Ocak 2025 tarihli bülteninde duyurulduğu üzere, şirketin 245.000.000 TL olan mevcut ödenmiş sermayesinin %100 arttırılarak 490.000.000 TL’ye çıkarılması yönünde yapmış olduğu bedelsiz sermaye artırımı başvurusunun onaylandığını duyurdu.

Bu adım, DESA’nın sermaye yapısını güçlendirme, büyüme hedeflerini destekleyecek bir finansal yapı oluşturma ve hissenin likiditesini arttırma amacıyla gerçekleştirildi. Bedelsiz sermaye artırımı ile mevcut yatırımların daha da güçlendirilmesi ve hissedarlara uzun vadeli fayda sağlanması hedefleniyor.

DESA CEO’su Burak Çelet, konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “DESA olarak, sürdürülebilir büyümeye verdiğimiz önemin altını bir kez daha çiziyoruz. Sermaye artırımı hamlemiz, şirketimizin ödenmiş sermayesini enflasyonist etkilere karşı koruyup güçlendirirken, hissedarlarımız ve özellikle küçük yatırımcılarımız için daha güçlü bir geleceğe zemin hazırlıyor. Tamamı özkaynaklarımız tarafından karşılanan ve bedelsiz gerçekleştirilen bu sermaye arttırımının tüm yatırımcılarımız için hayırlı olmasını diliyoruz.” dedi.

DESA, Türkiye’nin öncü deri markası olarak yerel ve küresel pazarlarda liderlik hedeflerini destekleyen stratejik adımlar atmaya devam ediyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İznik Belediyesi’nden Çocuklar İçin Macera Dolu Animasyon: “Macera İznik”

İznik Belediyesi, çocuklara hem eğlenceli vakit geçirtecek hem de İznik’i tanıtacak özel bir projeye imza attı. “Macera İznik” isimli animasyon filmi, İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından hazırlandı ve belediyenin sosyal medya hesaplarından izleyiciyle buluştu.

 

Çınar, Toprak, Yağmur ve Zeytin isimli dört renkli karakterin maceralarını konu alan film, çocuklara İznik’in tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini eğlenceli bir şekilde anlatmayı hedefliyor. Yapay zeka teknolojisi kullanılarak hazırlanan bu yenilikçi proje, hem görsel kalitesi hem de hikayesiyle dikkat çekiyor.

 

Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Çocuklarımızın ilçemiz hakkında küçük yaşlardan itibaren bilgi sahibi olacağı, eğlenerek öğreneceği animasyon filmimiz yayınlandı. Bu animasyonda çocuklarımız ilçemizin tarihi ve kültürel değerleri hakkında bilgi edinirken aynı zamanda da eğlenceli zaman geçirecekler. Çınar, Toprak, Yağmur ve Zeytin ile birlikte İznik’in binlerce yıllık tarihine yolculuk yapacaklar. Önümüzdeki süreçte bu tarz çalışmalarımızın devamını çocuklarımız ile buluşturacağız. Çalışmada emeği geçen arkadaşlarımızı tebrik ediyorum, herkese iyi seyirler diliyorum” dedi.

 

İznik Belediyesi, bu filmle çocukların İznik’e olan ilgisini artırmayı ve onların kültürel mirasa sahip çıkmalarını sağlamayı amaçlıyor. İzleyiciler, “Macera İznik”i belediyenin sosyal medya hesaplarından ücretsiz olarak izleyebiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kuzey Denizi Rotası’nda 2024 yılında 37,9 milyon ton kargo taşındı

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom, 2024 yılında Kuzey Denizi Rotası’nda (NSR) toplam 37,9 milyon ton kargo sevkiyatı yapıldığını açıkladı. NSR’de, 2024 yılında ulaşılan bu rekor seviye; 2023 yılına kıyasla 1,6 milyon tondan fazla bir artışı temsil ediyor.   

Rosatom Genel Müdürü Aleksey  Likhachev, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Nükleer buzkıran filosunun 65. yıldönümü sadece kargo taşımacılığında yeni rekorların kırıldığı bir yıl değildi. Ocak ayında buzkıran Leningrad’ı ve kasım ayında Chukotka’yı denize indirdik. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in her iki törene de katılması, bu gelişmelerin ülke için ne kadar önemli olduğunu kanıtlıyor. Yeni yıldan birkaç gün önce buzkıran Yakutia’ya bayrak çekildi. 2024 yılındaki bir diğer önemli gelişme ise Putin’in, Büyük Kuzey Denizi Rotası konseptini desteklemesiydi. Bu konsept, önümüzdeki birkaç on yılda Arktik’de gelecekteki çabalarımızı yönlendirecek. Kaliningrad’dan Vladivostok’a kadar nehir limanları ve demiryollarıyla bağlanacak ilgili altyapıyla birlikte yeni bir nakliye rotası oluşturma göreviyle karşı karşıyayız” dedi.  

2024 yılında ayrıca rekor sayıda (92) transit sefer yapılmış ve 2013 yılında taşınan kargo hacminin yaklaşık 1,5 katı olmak üzere 3 milyon tonun üzerinde rekor bir transit kargo hacmi taşınmıştır. NSR ve bu rotanın güvenliğine olan talep 2024 yılında arttı. GlavSevmorput (Kuzey Deniz Rotası Başmüdürlüğü), yılın başından bu yana NSR sularında, izne dayalı seyrüsefer için tarihi bir seviye olan 1.312 başvuruyu inceledi (bir takvim yılında verilen önceki maksimum izin sayısı 1.228 idi). 

GlavSevmorput’un desteğiyle, 2024 yılında şimdiye kadarki en büyük konteyner gemisi NSR’yi geçti. Gemi, 11 Eylül’de Zhelaniya Burnu yakınlarında rotaya girdi ve 17 Eylül’de Dezhnev Burnu yakınlarından ayrılarak tüm yolculuğunu altı günden kısa bir sürede tamamladı.

Rosatom’a bağlı Atomflot’un nükleer buzkıran gemilerinin mürettebatı, GlavSevmorput uzmanlarının desteğiyle 976 buzkıran gemisine refakat etti ve 72 gemiye bilgi ve seyrüsefer desteği sağladı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Basın Emekçileri Beykoz Belediyesi ev sahipliğinde bir araya geldi

Beykoz Belediyesi, Türk Basınında mücadele ve dayanışmanın simgesi ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü Beykoz’da düzenlenen özel bir geceyle kutladı.

Gazetecilik mesleğinin toplum ve demokrasi için önemine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen gecede medyada farklı kademelerde görev yapan gazeteciler ve basın emekçileri ağırlandı.

Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in açılış konuşmasını yaptığı gece, Siyasetçi ve Gazeteci Barış Yarkadaş ve Belgesel Yönetmeni Nebil Özgentürk’ün gazeteciliğin değeri ve anlamı üzerine yaptıkları konuşmalarıyla devam etti.

 

Başkan Köseler; “Bugün, Ülkemizde Gazetecilerin Karşılaştıkları Baskı ve Zorlukları Hatırlamak ve Hatırlatmak İçin Önemli Bir Vesiledir”

Açılışta yaptığı konuşmada basının demokrasi ve toplumların özgürlük mücadelesinin olmazsa olmaz unsuru olduğunu vurgulayan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler; “Bugün burada, mesleklerine onurlu bir şekilde gönül vermiş gazetecilerimiz için bir araya geldik. ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ özellikle ülkemizde, gazetecilerin karşılaştıkları baskı ve zorlukları hatırlamak ve hatırlatmak için önemli bir vesile ve görevdir. Halkımızın en doğru bilgiye tarafsız bir şekilde ulaşmasını sağlamak için emek ve mücadele veren elçilerimizsiniz. Bu bilinçle, Beykoz Belediyesi olarak her zaman yanınızda olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu geceye değer katan, fikirleriyle topluma ışık tutan kıymetli konuklarımıza katılımları için gönülden teşekkür ediyor, gazetecilik mesleğine tarafsız ve ilkeli bir şekilde gönül veren tüm yerel ve ulusal basın mensubu arkadaşlarımın ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü’ kutluyorum” dedi.   

Gecede Nebil Özgentürk imzası taşıyan ve gazetecilik tarihini anlatan özel belgesel gösterimi de büyük beğeni topladı.

 

Hasan Fehmi Anıldı

Gecede Şair, Yazar ve Gazeteci Sunay Akın’ın 1909 yılında uğradığı suikast sonucu hayata veda eden Hasan Fehmi’nin anısına “Hasan Fehmi’den Bugüne Babıali Yokuşu” adlı tek kişilik bir gösteri alkış topladı.

Halk Müziği Sanatçısı Hasan Yükselir, usta şair Nazım Hikmet’in, kendisini vatan hainliğiyle suçlayanlara cevap niteliği taşıyan “Vatan Haini” şiirini okuduğu gece anma ve dayanışma mesajları ile son buldu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ustalara Saygı Sergisi Kent Müzesinde Açıldı

İnegöl Belediyesi Kent Müzesi’nin kuruluşunun 16’ncı yılı ve İnegöl Mobilyacılar Odasının kuruluşunun 60’ıncı yılına özel iki kurum iş birliğinde hazırlanan “Ustalara Saygı” isimli sergi, bugün düzenlenen törenle açıldı. İnegöl’ün eski mobilya ustalarının fotoğraflarının yer aldığı sergi adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor.

İnegöl Belediyesi’nin 10 Ocak 2009 tarihinde hizmete açtığı ve açıldığı dönemde Türkiye’nin ilk İlçe Kent Müzesi olma özelliğini taşıyan İnegöl Kent Müzesi, kuruluşunun 16’ncı yılını kutluyor. Her yıl kuruluş yıl dönümünde özel bir sergiyle ilçe halkını karşılayan İnegöl Kent Müzesi, bu yıl kuruluşunun 60’ıncı yılını kutlayan İnegöl Mobilyacılar Odası iş birliğinde “Ustalara Saygı” isimli özel bir sergiyi izlenime açtı. Sergide İnegöl mobilyasını bugünlere getiren ustalara ait bilgi ve belgeler ile 160’a yakın fotoğraf bulunurken, ayrıca mobilya ustalarının eski dönemlerde kullandıkları malzemeler, mobilya yapımında kullanılan teknikleri yansıtan ürünler de sergileniyor.

SERGİ BUGÜN İZLENİME AÇILDI

31 Ocak Cuma gününe kadar İnegöl Kent Müzesinde açık kalacak serginin açılış töreni bugün 14.00’da gerçekleştirildi. Açılışa; AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, BESOB Başkanı Fahrettin Bilgit, Mobilyacılar Odası Başkanı Özcan Ayhan, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, mobilya sektörü temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.

“ÖZELLİKLE GENÇ MOBİLYACILARIMIZIN GEZMESİNİ İSTİYORUZ”

Sergi açılışında konuşan Mobilyacılar Odası Başkanı Özcan Ayhan, “İnegöl mobilya ile bütünleşmiş bir şehir. Tarımı, turizmi, köftesi ile de bilinen şehrimizde mobilya özellikle son yıllarda ulusal ve uluslararası alanda adını duyurdu. Bugün 175 ülkeye ihracat yapılıyor. Fakat bu günlere gelişin bir altyapısı var. Ustalarımızın emekleri var. Bu zanaatın bugünlere gelmesinin arkasında gizli kahramanlarımız, büyüklerimiz var. Biz de odamızın kuruluşunun 60’ıncı yılında onları anmak istedik. 300 bin nüfuslu İnegöl’ün 200 bini mobilyadan geçimini sağlıyorsa, atalarımızın, eski ustalarımızın bunda emeği büyük. 1500’lü yıllarda ahşap ile uğraşmaya başlamış İnegöl. 1900’lü yıllarda mobilya başlamış ve 2000’li yıllarda da sanayileşme hız kazanmıştır. Bugünlere gelirken çok emekler verildi. Kolay olmadı. Sergimiz 1 ay burada açık olacak. Özellikle genç mobilyacılarımızın gelip sergimizi gezmesini istiyoruz” dedi.

MOBİLYA SERÜVENİ BÜYÜYEREK DEVAM EDİYOR

BESOB Başkanı Fahrettin Bilgit ise İnegöl’de mobilya deyince arkasında pek çok hatıranın yer aldığını ifade ederek sergide emeği geçen herkese teşekkür etti. Kısa bir selamlama konuşması yapan İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, “Bugün burada mobilyanın geçmişini oluşturan ve geleceğini oluşturacak isimlerle bir aradayız. İnegöl Mobilyası serüvenimiz büyüyerek devam ediyor. Bu işin temelini atan ağabeylerimiz burada. Ben tüm ustalarımıza İnegöl ve İnegöl Mobilyası adına teşekkür ediyorum” diye konuştu.

MOBİLYAMIZLA HER ZAMAN GURUR DUYDUK

İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da İnegöl Kent Müzesinin kuruluşunun 16’ncı yılı, Mobilyacılar Odasının da kuruluşunun 60’ıncı yılında özel bir sergi hazırlandığını ifade ederek “Sergimiz ay sonuna kadar da müzemizde açık kalacak. Aslında bugün burada vefanın ne kadar önemli olduğunu da sergiliyoruz. Ben de bu vesileyle İnegöl’de ağacın sanata dönüşmesinde emeği olan başından sonuna kadar tüm ustalarımıza, zanaatkarlarımıza teşekkür ediyorum. İnegöl’ün lokomotif sektörüdür mobilya. Bundan da her zaman gurur duyduk. Her şartta ve koşulda da kendisini yeniliklere taşıyan, geliştiren mobilyacılarımız var. Dışarıdan gelenler bizi ya mobilyacı ya köfteci olarak adlandırıyor. Bundan gurur duyuyoruz. Tarihe baktığımızda 1500’lü yıllardan itibaren Osmanlı kayıtlarında İnegöl ile ilgili ağaç işçiliği yapıldığını görüyoruz. Donanmaya kereste ve kürek gönderildiğini, sonrasında bunların farklı evrelerden geçerek günümüz mobilyalarına evrildiğini görüyoruz. Her dönem yenilikleri takip ederek bugünkü özgün tasarımlı mobilyalar ortaya çıktı. Bu bizim adımıza da çok kıymetli. Bundan sonraki aşamalarda da bunun devamını sağlamak hepimizin sorumluluğu” şeklinde konuştu.

İNEGÖL KENT MÜZESİ ŞEHİR İÇİN ÖNEMLİ BİR DEĞER

Başkan Taban, İnegöl Kent Müzesinin de şehir için önemli bir değer olduğunu kaydederek “Müzemiz de şehrimiz adına bir değer. Hemen yan tarafta da bir Mobilya Müzemiz var. Müzelerimizin şehrimize kazandırılmasında emeği geçen başta Alinur Aktaş Başkanımıza, Nedim Bayram ağabeyimize, rahmetli Serdar Rubacı ağabeyimiz ve diğer büyüklerimizin emek ve gayretleri var burada. Katkı sunan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

İNEGÖL’ÜN DEĞERLERİYLE GURUR DUYUYORUZ

Son olarak kürsüye gelen AK Parti Bursa Milletvekili Ayhan Salman, İnegöl’ün pek çok yönüyle özel bir şehir olduğuna dikkat çekti. Şehrin mobilyası, köftesi, sanayisi, tarımı, turizmi ve daha pek çok farklı yönüyle öne çıktığını kaydeden Salman, “Mobilyacılar Odamızın kuruluşunun 60’ıncı yılı bu yıl. İnegöl’ümüz her yönüyle çok güzel bir şehir. Ekonomisiyle, nüfusuyla, sanayisiyle, tarımıyla, kültürel etkinlikleriyle Cenabı Allah’ın birçok nimetine sahip. Bizler İnegöl’ün istihdamıyla, değerleriyle, ticaret hacmiyle övünüyoruz. Bu övüncümüzün pek çok alanı var. Tarımda, sanayide, turizmde… Özellikle mobilya sektöründe zamanında ustalarımızın başlattığı serüvende bugün gelinen nokta çok kıymetli. Her bir markamızı biz gittiğimiz şehir ve ülkelerde gördüğümüzde gurur duyuyoruz. 60 yıl önce İnegöl’de mobilya sektörü kurumsal bir adım attı. Bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

SERGİ ZİYARET EDENLERİ ZAMANDA YOLCULUĞA ÇIKARDI

Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle sergi açılışı gerçekleştirildi. Daha sonra sergiyi gezen misafirler, özellikle yer alan fotoğraflarla adeta zamanda yolculuğa çıktı. Eskilerin yad edildiği, hatıraların yeniden canlandığı sergi, misafirler tarafından büyük ilgi gördü.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı