ING Türkiye, 2025 yılı ilk yarı finansal sonuçlarını açıkladı

Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefi doğrultusunda kararlılıkla ilerleyen ING Türkiye, 2025 yılının ilk yarısına ait konsolide finansal sonuçlarını açıkladı. Dijitalleşmeyi stratejisinin merkezine alan ING Türkiye’nin 2025 yılı ilk yarı konsolide aktif büyüklüğü 231,9 milyar TL, net kârı ise 1,3 milyar TL oldu. Toplam özkaynak tutarı 21,9 milyar TL olarak gerçekleşen ING Türkiye, 2025 yılının ilk yarısında Türkiye ekonomisine 133,2 milyar TL’si nakdi olmak üzere toplam 160,1 milyar TL’lik kredi desteği sağladı. ING Türkiye’nin mevduat büyüklüğü ise 148,7 milyar TL olarak gerçekleşti.

Alper Gökgöz: Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefimizde kararlılıkla ilerliyoruz. 

Finansal sonuçlar ile ilgili değerlendirmede bulunan ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, şunları söyledi: “Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma hedefimizde kararlılıkla ilerlemeyi, müşterilerimizi desteklemeyi ve ülke ekonomisine katkı sağlamayı sürdürüyoruz. Bu yılın ilk yarısında finansal tablolarımızda sağlam bir performans sergileyerek, yıl sonuna göre mevduatta yüzde 14, aktif büyüklüğümüzde ise yüzde 17 oranında artış kaydettik, ülke ekonomisine sağladığımız kredi desteğini yüzde 28 oranında artırdık.” 

Turuncu Hesap ile müşterilerimizin paralarının günlük faizle değerlenmesini sağlıyoruz.

Dijital ve yenilikçi hizmetlerle bankacılığı zahmetsiz hale getirdiklerini aktaran Gökgöz, “Müşterilerimize kazandıran dijital çözümlerimizle onların hayatlarındaki en büyük destekçilerinden biri olmayı hedefliyor, bu yaklaşımımızı yeni duyurduğumuz ‘Aslan gibi banka arkanda’ marka söylemimizle güçlendiriyoruz. Kazandıran dijital banka konumlamamızı destekleyen Turuncu Hesap ürünümüzle müşterilerimizin paralarının günlük faizle değerlenmesini sağlıyoruz. 2,1 milyonu aşkın müşteriye ulaşan Turuncu Hesap’ta sunduğumuz Bitmeyen Hoş Geldin Faizi yapısı ile müşterilerimizin farklı bankacılık ürünlerine olan ilgisi de artıyor. Bugün, Turuncu Hesap müşterilerimizin yarısından fazlası farklı bir ürünümüzü daha kullanıyor” dedi. Aynı zamanda yatırım fonu dünyalarını zenginleştirdiklerini aktaran Gökgöz, “Türkiye’de bir ilke imza atarak sadece Z kuşağına özel GNZ-Ak Portföy ING Z Kuşağı Fon Sepeti Özel Fonu’nu hayata geçirmekten mutluluk duyuyoruz. Bu yenilikçi fon ile genç yatırımcılara hem finansal bilinç kazandırmayı hem de dengeli bir portföy yapısıyla dalgalı piyasalarda güvenli bir yol sunmayı hedefliyoruz” diye belirtti.

ING Türkiye, sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisini 2 katından fazla talep toplayarak yeniledi. 

Üstün müşteri deneyiminin yanı sıra sürdürülebilirliği de stratejik öncelikleri arasında konumlayan ING Türkiye, sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisini 2 katından fazla talep toplayarak ve kısmen vade uzatarak toplam 336 milyon Amerikan Doları karşılığı tutarla yeniledi. Vadesi gelen mevcut işleme göre, yenileme oranı %168 olarak gerçekleşti. Sendikasyon işlemi ile ilgili konuşan Gökgöz, “Grubumuzun global deneyim ve uzmanlığını ülkemize aktarıyoruz. ING Grubu olarak sürdürülebilir finansman işlemlerinde, Türkiye’de kurumsal bankacılık alanındaki aksiyon liderlerinden biri olmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda, bankamızın beşinci sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisinin başarıyla yenilenmesinden mutluyuz. Bu işlemle sağlanan ve dış ticaretin finansmanında kullanılacak kaynağın hem müşterilerimiz hem de ülke ekonomisi açısından katkı sağlayacağına inanıyoruz” diye aktardı. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manisa Tarihinin En Büyük Altyapı Yatırımı Projesi İmzalandı

Manisa Büyükşehir Belediyesi MASKİ Genel Müdürlüğü bünyesinde Manisa tarihinde yapılacak en büyük altyapı yatırımının imza töreni gerçekleştirildi. Kısa süre içinde ilk kazmanın vurulacağını söyleyen Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, “Yıllardır alt ve üstyapı sorunlarıyla mücadele eden, hizmetten mahrum kalan Muradiye Mahallemizde büyük bir dönüşümü başlatıyoruz. Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ Genel Müdürlüğü’nün en büyük ihalesi olarak tarihe geçiyor. 2 milyar liralık bir yatırımdan bahsediyoruz. Bugün Manisa’nın en problemli mahallesi olarak bahsedilen Muradiye, iki sene sonra bugün Manisa’nın en güzel yeri olacak. Halkımıza hayırlı olsun” dedi.

Manisa Büyükşehir Belediyesi Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü bünyesinde yüklenici firmaların da katılımıyla sözleşme imzalandı. Dünya Bankası Kredisi ile yapılacak olan dev altyapı projesinin imza törenine Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Burak Deste, MASKİ Genel Müdür Vekili Bülent Çamur, Genel Müdür Yardımcıları Bircan Kaynak ile Doç. Dr. Özgür Avşar, Yatırım ve İnşaat Daire Başkanı Dr. Orhan Gökdemir, müteahhit firma ile müşavir firma temsilcileri yer aldı.

“Ferdi Başkanımızın En Büyük Hayallerinden Birini Gerçekleştiriyoruz”

2 milyar TL’lik yatırım için yüklenici firmalar ile sözleşme imzaladıklarını belirten Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, “Manisa’nın en büyük sorunları arasında yer alan Muradiye Mahallesi’nin içme suyu ve kanalizasyon hattı sorunlarının çözümü için ilk adımı atmış bulunuyoruz. Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ Genel Müdürlüğü olarak yıllardır büyük uğraşlar verilen, Cengiz Ergün başkanın döneminde kredisi için ilk adımı atılan, Ferdi Başkanımızın en büyük hayallerinden biri olan Muradiye’nin altyapı projesinin ihalesini müşavir firmamızın desteğiyle yapmıştık” dedi.

“Muradiye, Manisa’nın En Gözde, En Güzel Yeri Olacak”

Başkan Dutlulu şöyle devam etti; “Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ Genel Müdürlüğü’nün en büyük ihalesi olarak tarihe geçiyor. 2 milyar TL’lik bir yatırımdan bahsediyoruz. Hem müşavir firmamıza, hem de ihaleyi alan firmalarımıza çok teşekkür ediyorum. Muradiye’de çalışmalar kısa zamanda başlayacak. Biliyorsunuz geçtiğimiz ay atık su arıtma tesisi ile ilgili olarak da bir ihale gerçekleştirmiştik. Onun da kısa zamanda işlemleri bitecek. İnşallah su altyapısıyla, kanalizasyonuyla olsun Muradiye’de sorunlardan bahsetmeyeceğiz. Muradiye halkından da sabır bekliyoruz. İki yıl kadar sürecek bir çalışmadan bahsediyoruz. İki sene sonra bugün belki Manisa’nın en problemli mahallesi olarak bahsedilen Muradiye, Manisa’nın en gözde, en güzel yeri olacak. Hem tüm Manisa halkımıza hem de Muradiye halkımıza hayırlısı olsun. MASKİ Genel Müdürlüğü yetkililerine, Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına, müşavir firmaya ve ihaleyi alan firmaların hepsine çok teşekkür ediyorum. Manisa’mıza hayırlı olsun.”

“18 Ayda Bitireceğiz”

Yüklenici firmalar adına projenin teknik bilgilerini paylaşan Adnan Çeltiklioğlu, “Besim Başkanım güzel dileklerde bulundu. Biz de o dilekleri yerine getirmek için tüm gayreti sarf edeceğiz. Burada kendisine söz vermek istiyoruz. Proje kapsamında 65 kilometre içme suyu, 6,5 kilometre içme suyu isale hattı, 10 bin metreküplük içme suyu deposu yapacağız. 5 adet pompa istasyonu var. 2 bin 500 adet bina bağlantısı yapılacak. 9 kilometre yağmur suyu hattı ve 500 adet ızgara montajı gerçekleştireceğiz. Bütün bunları sözleşmenin süresi olan 18 ayda bitireceğiz” dedi.

“Proje Tamamlandığında Muradiye’nin Problemleri Çözülmüş Olacak”

Projenin Manisa’ya hayırlı olması temennisinde bulunan Alter Müşavirlik firma yöneticisi Dide Özdikmen, “Muradiye için yapılan en büyük altyapı yatırımının imza törenini, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu başkanımın himayelerinde yüklenici firmalarımız birlikte gerçekleştirdik. Ekim ayında bu projenin müşavirliğini üstlendiğimizde Ferdi başkanım, bu projenin kendisi için ne kadar önemli olduğunu aktarmıştı. Bizler hem Alter firması olarak hem de MASKİ ekipleriyle beraber işlerin hızlandırılması için elimizden geleni yapmıştık. 7 ay gibi kısa sürede bu işin projeleri tamamlandı. İhale dokümanları hazırlandı. İhaleye çıkıldı ve yüklenici firmamız seçildi. Bütün bu süreç boyunca İller Bankası ve Dünya Bankası’nın onayları alındı. Muradiye’nin bu önemli projesi bittiğinde içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu problemleri çözülmüş olacak. Belediyemizi ve başkanımızı bu süreçte çok tebrik ediyoruz” dedi.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Tugay, Alaybey Mahalle Şenliği’ne katıldı

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Alaybey Muammer Aksoy Parkı’nda düzenlenen Mahalle Şenliği, renkli görüntülere sahne oldu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da şenliğe katılarak Karşıyakalı hemşehrileriyle bir araya geldi. 

Mahalle kültürünü, dayanışmayı ve komşuluğu yaşatan Alaybey Mahalle Şenliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi organizasyonunda Karşıyaka Belediyesi iş birliği ile büyük bir coşkuya sahne oldu. Türk Sanat Müziği’nin usta ismi Şef Hüseyin Talu’nun konseriyle, Alaybey’in sokakları müziğin en zarif ezgileriyle yankılandı. Muammer Aksoy Parkı’nda düzenlenen şenliğe İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal da katılarak şenlik coşkusuna ortak oldu. 

“Karşıyakalı olmak çok özeldir”
Şenliğin açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “5 yıl burada belediye başkanlığı yaptım. Hala buranın belediye başkanıyım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak buraya hizmet etmeye çalışıyorum. Sıkıntıları aşmaya çalışıyoruz. Ülkemizde de şehrimizde de genel olarak problemler yaşıyoruz ama ne olursa olsun bizler birlikte bir aileyiz. Bazılarınızın kardeşi, bazılarınızın evladı, bazılarınızın abisi hatta küçüklerin amcası gibiyiz ama neticede sizlerin içinden çıkmış insanlar olarak İzmir ve Türkiye’ye sahip çıkmak üzere bu görevlerdeyiz. Çok önemli görevlerimizden biri de yaşadığımız şehrin değerli insanlarını, kurumlarını, geleneklerini korumak. Karşıyaka’da yetişmiş yıldız bir hoca var. Genç ve çok başarılı Hüseyin Hoca var. İzmir Büyükşehir Belediyesi çatısı altında her tarafta her yaştan insanı dahil ederek Türk Sanat Müziği’ni, Türk Halk Müziği’ni kendi yorumuyla icra ediyor. Bu kültürün devamı için çok önemli bir görevi yerine getiriyor. Böyle değerli insanlara sahip çıkacağız. Karşıyaka sanatı, doğayı seven, cumhuriyetin ve Ata’sının değerini bilen güzel insanların ilçesidir. Karşıyakalı olmak çok özeldir” dedi. 

“Dostluğumuz pekişiyor”
Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal da “Buraya biraz eğlenmek, biraz gündemden uzaklaşmak için geldik ama bu arada tabii ki komşuluk bağlarımız kuvvetleniyor, dostluğumuz pekişiyor. Ne mutlu hepimize. Toplumun birlikte olabilmesi için sevgi, saygı, dayanışma gerekiyor. Bu mahalle şenliği dayanışmanın en güzel örneklerinden biri. Hep güzel günlerde birlikte olalım” diye konuştu.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konya Büyükşehir’den “Coğrafi İşaretli Lezzetler Rotası” Projesi

Konya Büyükşehir Belediyesi;  Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve MEVKA ortaklığıyla, Sosyal Gelişmeyi Destekleme Projesi kapsamında Beyşehir, Kadınhanı, Derbent ve Cihanbeyli’de “Coğrafi İşaretli Lezzetler Rotası” projesini hayata geçirdi. Şehrin coğrafi işaretli lezzetlerinin standarda uygun olarak üretimini, tanıtımını yapmayı ve üreticiye destek vermeyi amaçlayan projede; coğrafi işaretli ürünlerin üretimini yapan kooperatiflere makine ve teçhizat alımı yapılarak hijyen eğitimlerine başlandı.


Konya Büyükşehir Belediyesi; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve MEVKA ortaklığıyla, Sosyal Gelişmeyi Destekleme Projesi (SOGEP) kapsamında “Coğrafi İşaretli Lezzetler Rotası” projesini hayata geçirdi.

Konya’nın ilçelerinde coğrafi işaretli ürünler üreten kooperatiflerin desteklenmesini amaçlayan  “Coğrafi İşaretli Lezzetler Rotası” projesinde Beyşehir, Kadınhanı, Derbent ve Cihanbeyli ilçelerindeki kooperatifler yer alıyor.

Konya Büyükşehir Belediyesi, proje bünyesinde coğrafi işaretli ürünlerin üretimini yapan kooperatiflere makine-teçhizat alımı yaparken, hijyen eğitimleri vererek üreticileri bilgilendiriyor. Projenin amacı, şehrin coğrafi işaretli lezzetlerinin standarda uygun olarak üretimini, tanıtımını yapmak ve üreticiye destek vermek.

ÜRETİCİLER VERİLEN EĞİTİMLERDEN MEMNUN

Kadınhanı’nın Atlantı Mahallesi’nde verilen eğitimin önemine değinen SS. Atlantı Kasabası Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ali Gedikkaya, “Coğrafi işaretli Atlantı Dededağ Tulum Peyniri’miz var. Yaptıkları desteklerden ve eğitimler dolayısıyla Konya Büyükşehir Belediye Başkanı’mız Uğur İbrahim Altay ve ekibine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Eğitimlerin önemine dikkati çeken üreticiler de edindikleri bilgiler ışığında üretimlerini daha titiz ve düzenli gerçekleştirdiklerini belirterek, verilen eğitimlerin çok faydalı olduğunu söyledi.

Proje, Şubat 2026 tarihinde son bulacak.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Osmangazi’de yaz akşamları sinema ile şenleniyor

Minik izleyiciler, Osmangazi Belediyesi’nin mahallelerde düzenlediği açık hava sinema gösterimlerinde unutulmaz anlar yaşıyor.

Osmangazi Belediyesi, yaz aylarını çocuklar için eğlenceli ve unutulmaz anlara dönüştürüyor. “Osmangazi’de Yaz Etkinliği” programı kapsamında düzenlenen açık hava sinema gösterimleri, mahallelerde çocuklarla buluşarak hem keyifli hem de sosyal bir atmosfer oluşturuyor.

“Haydi Çocuklar Eğlenceye” temasıyla gerçekleştirilen etkinliklerin son durağı Kükürtlü Mahallesi oldu. Kükürtlü Pazar Alanı’nda kurulan sinema alanında gösterilen “Coco” adlı animasyon filmi, minik izleyicilerden yoğun ilgi gördü. Etkinlik alanını dolduran çocuklar, arkadaşlarıyla birlikte patlamış mısırlarını alarak yaz akşamının tadını çıkardı. Sinema gösterimi yalnızca çocukları değil, aileleri de bir araya getirdi. Açık hava sineması sayesinde mahalle sakinleri hem nostaljik bir atmosfer yaşadı hem de çocuklarıyla birlikte keyifli zaman geçirdi.

Açık hava sinemasının bir diğer adresi ise Kavaklı Mahallesi oldu. Burada da minikler eğlenceli anlar yaşarken, belediyenin bu tür etkinliklerle sosyal yaşama katkısı takdir topladı. Osmangazi Belediyesi, yaz boyunca farklı mahallelerde açık hava sinema etkinliklerini sürdürecek.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dalında Kuruyan Bardacığı Belediye Aldı Halka Ücretsiz Dağıttı

Güzelbahçe’nin Payamlı Köyü’nde yetiştirilen Bardacık inciri sıcakların artmasıyla dalında kaldı, Güzelbahçe Belediyesi ürünleri aldı halka ücretsiz dağıttı. Başkan Günay, “Çiftçiyi, köylüyü mağdur etmeyeceğiz, çiftçiden alıp halkımıza dağıtacağız. Köylünün ürününü satın alıp, ekonomik koşulların zorlaştığı bu süreçte bardacık bile alamayacak duruma gelen halkımıza dağıtıyoruz” dedi. 
Güzelbahçe Belediyesi’nin meşhur Payamlı Bardacık Festivali bu yıl 9-10 Ağustos tarihlerinde Payamlı Köyü’nde gerçekleştirilecek. Festivale bu yıl kuraklık damgasını vururken, ürünler dalında kururken, belediye köylünün tüm ürünlerini alarak halka dağıttı.
 ‘Köylüler, köyünü terk etmemeli’
 Köylüler için üretmenin gün geçtikçe daha da zorlaştığını belirten Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay, “Güzelbahçe Belediyesi olarak her yıl düzenlediğimiz Payamlı Bardacık Festivali’nin 11’incisini bu yıl yeniden düzenleyeceğiz. Fakat havaların çok sıcak gitmesi bardacık incirinde büyük bir rekolte düşüklüğüne neden oldu. Ürün dalında yandı, çiftçinin zararı büyük. Bu zararı en aza indirebilmek için Güzelbahçe Belediyesi olarak köylümüzün tüm bardacığını satın aldık. Köylümüzü tefecinin tüccarın eline düşürmedik. Köylüden alıp halka ücretsiz olarak dağıtıyoruz. Köylüye destek olmazsak önümüzdeki yıl Festivalin 12’incisini göremeyeceğiz. Çünkü üretemeyen köylü bir süre sonra köyünü terk edecek, tarlasını tapanını satıp gidecek. Biz de bu durumun yaşanmaması, köylünün üretmesi için desteğimizi hiçbir zaman eksik etmeyeceğiz. Ne kadar ürün varsa alıp halkımıza ücretsiz olarak dağıtıyoruz. Hem köylümüz mutlu hem halkımız. Bu da bizim için daha büyük bir mutluluk. Bu doğrultuda, köylülerimize ve çiftçilerimize daha iyi imkânlar sunabilmek için çalışacağız. Köylülerimizin ihtiyaçlarını karşılamak, üretim süreçlerini kolaylaştırmak ve pazar imkânlarını genişletmek için gerekli adımları atmaktayız ve atmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

11. Payamlı Bardacık Festivali 9-10 Ağustos saat 14:00’de Payamlı Köy Meydanı’nda yapılacak. Servis kullanmak isteyen vatandaşlar için Atatürk Mahallesi otobüs son duraktan Saat 10:00’dan itibaren yarım saate bir araçlar kalkacak.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

KKTC Meclisi’nde Form Endüstri Tesisleri İmzası: Yangın Anında Duman Riski En Aza İndiriliyor

Form Endüstri Tesisleri’nin distribütörlüğünü üstlendiği Lamilux Duman Tahliye Kapakları, yangın sırasında oluşan dumanı hızlı ve etkin şekilde tahliye ederek, kullanıcıların can güvenliğini sağlamaya ve bina içindeki operasyonların güvenli bir şekilde sürdürülmesine katkıda bulunuyor. Elektrikli çalışma prensibine sahip bu sistemler, yangın anında otomatik olarak devreye giriyor ve bakım gerektirmeyen uzun ömürlü yapısıyla kamu yapılarında ideal bir çözüm sunuyor.

Form Endüstri Tesisleri imzalı 48V elektrikli, yangın sertifikalı sistem

Projede tercih edilen Lamilux Duman Tahliye Kapakları, uluslararası yangın güvenliği standartlarına uygun test ve sertifikalara sahip. 48V elektrikli mekanizması sayesinde hızlı açılım sağlayan sistem, yüksek güvenlik ihtiyacı duyulan yapılarda etkili bir çözüm oluşturuyor. KKTC Cumhuriyet Meclisi gibi kamuya açık ve kritik öneme sahip yapılarda tercih edilmesi, ürünün güvenilirliğini ve fonksiyonelliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

‘Afrika’nın Nehir Devleri’ 9 Ağustos Cumartesi 20.00’de National Geographic WILD Ekranlarında İzleyicilerle Buluşuyor!

Afrika’nın vahşi nehirlerine ev sahipliği yapan fil, su aygırı ve timsah gibi devlerin bu suları kirpiler, tepeli kartallar ve leoparlarla nasıl paylaştığı gözler önüne seriliyor.

Vahşi Sular Kuşağı’na özel “Afrika’nın Nehir Devleri”, 9 Ağustos Cumartesi akşamı saat 20.00’de National Geographic WILD’da!

Ödüllü yönetmenlerden nefes kesen belgeselleri, vahşi yaşamın gözler önüne serildiği kaliteli yapımları Türk izleyicisi ile buluşturan National Geographic WILD kanalını D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, S Sport Plus, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

EY Geleceğin Tüketicisi Endeksi’ne göre fiziksel mağazaların geleceği şekilleniyor

Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi EY’ın 27 ülkede 20.000’den fazla tüketiciyle gerçekleştirdiği Geleceğin Tüketicisi Endeksi araştırması, perakendenin geleceğinde fiziksel mağazaların rolünü ortaya koyuyor ve dijital satışların yükselişine karşın fiziksel mağazaların hâlâ kritik bir rol oynadığını gösteriyor.Dijital satışların büyümesinin fiziksel satışları geride bıraktığı ve bu eğilimin devam edeceği görülse de fiziksel mağazaların, birçok pazarda ve kategoride hâlâ baskın kanal olarak kaldığı; fiziksel alanların yeni gelir ve kârlılık fırsatları sunduğu sonucu da ortaya çıkıyor. Rapora göre, mağazalar yalnızca satış noktası olmaktan çıkıyor ve markaların tüketiciyle bağ kurduğu deneyim alanlarına dönüşüyor.

E-ticaret büyümeye devam ederken tüketiciler hâlâ alışverişe fiziki olarak da çıkmak istiyor. 2025’te %77 olan fiziksel alışveriş oranının 2028 yılında %73’e düşmesi beklense de bu oran fiziksel satışların payının markalar için önemini korumaya devam edeceğini ortaya koyuyor. Alışveriş tercihleri ülkelere, kategorilere, demografik gruplara ve kanallara göre değişkenlik gösteriyor. Örneğin, temel ihtiyaçlarda hâlâ geleneksel mağazalar ve marketler öne çıkmaya devam ediyor. E-ticaretin büyümesi dengelendiğinde, online ve fiziksel kanallar arasında bir denge oluşabilir. 

EY Geleceğin Tüketicisi Endeksi’ne göre, tüm kuşaklar hızlı tüketim ürünleri kategorisindeki ihtiyaçları için hâlâ geleneksel mağazaları tercih ediyor. Süpermarketler, güvenilirlikleri ve pratiklikleri nedeniyle öne çıkarken; ev ürünleri, kişisel bakım ve giyim gibi kategorilerde ise tüketiciler online alışverişe yöneliyor. Genç tüketiciler ise dijital kanalları da aktif biçimde kullanırken, mağazalarda kişiselleştirilmiş deneyimleri tercih ediyor.Dijital kanallar mağazaları destekleyebilir

Dijital teknolojiler mağaza içi deneyimi iyileştirmek için kullanıldığında hem daha etkili hem de daha verimli sonuçlar elde edilebilir. Mağazalar artık yalnızca satış yapılan yerler değil, aynı zamanda ürün tanıtımı yapılan, marka sadakati artırılan ve müşteriyle güçlü bağlar kurulan alanlar haline geliyor. Dijital teknolojilerin yükselişe geçtiği bu süreçte fiziksel mağazalar, online siparişler için teslim noktası, showroom ve deneyim merkezi gibi yeni roller üstlenebilir. Özellikle lüks ve özel kategorilerde, mağaza çalışanları müşterinin online alışveriş geçmişini ve satın alma davranışlarını analiz ederek kişiselleştirilmiş öneriler sunabilir. Buna ek olarak, teknolojinin fiziksel mağazalarda da aktif olarak kullanılmasıyla artırılmış gerçeklik, dijital ekranlar ve etkileşimli vitrinler gibi yeni yaklaşımlar mağaza deneyimini zenginleştirebilir.

Mağazalar yeni işlevler üstleniyor

Fiziksel mağazalar, geleneksel satışın ötesine geçerek işletmelere yeni gelir kaynakları sunuyor. EY araştırması, mağazaların nasıl çok yönlü hale geldiğini vurguluyor. Bazı mağazalar stok yönetimi ve sipariş hazırlama merkezlerine dönüştürülürken diğerleri markanın müşterilerle bağ kurduğu deneyim alanlarına evriliyor. Bazı mağazalar ise medya ve içerik oluşturma stüdyosu gibi yaratıcı amaçlarla kullanılıyor. Bu dönüşüm, perakendecilere hem operasyonel verimlilik hem de müşteri bağlılığı açısından yeni fırsatlar sunuyor.

EY Türkiye Şirket Ortağı, Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Kaan Birdal, raporla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 

“Teknolojinin ve dijitalleşmenin ilerlemesiyle birlikte e-ticaret de hızlı bir yükseliş gösterse de fiziksel mağazaların tüketiciler için hâlâ önemli bir rol oynadığı da aşikâr. EY Geleceğin Tüketicisi Endeksi verileri, dijitalin yükselişine rağmen fiziksel mağazaların tüketiciyle etkileşimde, bağ kurmada ve deneyim sunmada büyük önem taşıdığını gösteriyor. Bu nedenle perakendeciler, gelecek planlarında mağazaları teknoloji ile dönüştüren ve deneyim alanı olarak tasarlayan bir yaklaşım benimseyebilir. Mağazalar sadece gelir sağlama anlamında değil; aynı zamanda yeni büyüme fırsatları ve alternatif gelir kaynakları sunma açısından da büyük bir potansiyele sahip olabilir. Dijital kanallarla entegre bir yapı kurgulanarak, mağazalar yalnızca satış noktası değil; bir deneyim alanı, teslimat merkezi ve marka sadakati oluşturan bir yapı olarak yeniden tanımlanabilir. Bu doğrultuda, perakendecilerin içinde bulunduğumuz dönüşüm sürecinde sadece dijitalleşmeyi değil, fiziksel varlıklarını da yeniden yapılandırarak çok kanallı stratejilere odaklanmaları gerekiyor.”

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Su Ürünleri İhracatın Yeni Yıldızı Türk Somonu İçin 4 Dilde Tanıtım Filmi Hazırlandı – Bu Filmin Başrolünde Türk Somonu Oynadı

Türk su ürünleri sektöründe ihracatı son 5 yılda 17 kat artan Türk somonunu dünya genelinde markalaştırma çalışması kapsamında tanıtım filmi hazırlandı.

Türkiye İhracatçılar Meclisi Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Sektör Kurulu, Rusya, Belarus ve Japonya başta olmak üzere 45 ülkeye ihracatı yapılan Türk somonunun küresel pazarda payını büyütmek üzere proje yürütüyor.

Rakiplerine göre daha düşük yağ oranı ve daha yüksek Omega 3 içeriğiyle farklılaşan Türk somonunun üstün özelliklerinin anlatılmasını amaçlayan proje kapsamında tanıtım filmi ve uluslararası basına yönelik halkla ilişkiler çalışması başlatıldı.

Türk somununun başrolde olduğu tanıtım filminin çekimleri, Karadeniz’deki açık deniz ağ kafesleri, kuluçkahaneler ve somon işleme tesisleri ile Doğu Anadolu’da yer alan baraj gölleri üzerindeki kafes işletmelerinde yapıldı.

Türk somonunun akarsular üzerinde kurulu kuluçka tesislerinde başlayan, iç sulardaki kafes işletmelerinde devam eden ve açık deniz işletmelerinden sofraya uzanan yolculuğunun belgelendiği filmde Tarım ve Orman Bakanlığı Merkez Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü (SUMAE) laboratuvarlarında yapılan analizler de görüntülendi.

Türkçe, İngilizce, Rusça ve Japonca olarak hazırlanan tanıtım filminin yanı sıra Türk somonunu anlatan sosyal medya videosu da oluşturuldu.

Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, 2019 yılında 29 milyon dolar olan Türk somonu ihracatının 2024 yılı sonunda yaklaşık 17 kat artışla geçen yıl 498 milyon dolara yükseldiğine dikkat çekti.

2025 yılı hedefi 600 milyon dolar

Sinop, Samsun, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin’de sahil bandında kurulan çiftliklerde 2025 yılının ocak – temmuz döneminde 32 bin ton Türk somonu üretildiğini ve yüzde 23’lük artışla 268 milyon dolar ihracat yapıldığını aktaran Kızıltan, yıl sonu itibarıyla bu üründen elde edilen döviz gelirinin 600 milyon dolara ulaşmasını beklediklerini ifade etti.

Norveç somonuna rakip olan Türk somonunun pazar imkanlarının çok geniş olduğuna işaret eden Kızıltan, “Türk somonu, lezzeti, besin değerleri ve sürdürülebilir üretim şartlarıyla rekabet gücü oldukça yüksek bir ürün. Karadeniz’de yapılacak yatırımlarla en geç 2035 yılına kadar 1 milyar doların üzerinde bir Türk somonu ihracatı hedefliyoruz. Bu hedef kapsamında Türk somonunun hedef pazarlarda sektör temsilcileri ve tüketicilere tanıtılması için yoğun çalışıyoruz. Önde gelen sektörel fuarların yanı sıra ülke odaklı çalışmalarla bu lezzeti, hızla yaygınlaştırmayı planlıyoruz.” dedi.

Kızıltan, Türk somonunun iç pazarda da tüketiminin hızla arttığını, özellikle yüksek Omega 3 ve protein kaynağı olması nedeniyle tercih gördüğünü sözlerine ekledi.

Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu, önceki yıllarda su ürünleri, kanatlı eti ve yumurta ve çam balı ile igili tanıtım filmleri hazırlamıştı. Bu tanıtım filmleri dijital mecralarda, fuarlarda etkin bir şekilde kullanılıyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı