Kapalı devre sulama sistemiyle ekilebilir tarım alanları arttı

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin tarımsal sulama projeleriyle atıl vaziyette bulunan tarım arazileri suyla buluştu, ekilebilir alanlar arttı. Sulama suyu projeleriyle Kaş ilçesinin yüksek kesimlerinde seracılık faaliyetlerinin gelişmesi sağlandı. 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, ekilemeyen arazileri tarıma kazandırmak amacıyla modern sulama sistemi projeleri hayata geçiriyor. Çiftçilerin ve üreticilerin her zaman yanında olan Başkan Muhittin Böcek, Kaş ilçesinin Akörü Mahallesi’nde maliyeti yaklaşık 7.5 milyon TL’yi bulan kapalı devre sulama sistemi projesini hayata geçirdi. Sistem sayesinde bölgedeki tarımsal potansiyel harekete geçirilerek, ekilebilir alanlar artırıldı ve bölgede yaygın olmayan seracılığın gelişmesi sağlandı. Vatandaşların ekonomik olarak güçlenmesine katkı sunan bu proje, köyden kente göçü tersine çevirdi.
MODERN SULAMA SİSTEMLERİYLE ÜRETİMDE ARTIŞA GEÇİLDİ
Akörü Mahalle Muhtarı Yusuf Kolak, mahallerinde sulama sorunu yaşadıklarını belirterek, “Vatandaşlar daha önce suyu arıklarla, ilkel koşullarda taşıyordu ve bu suyun yaklaşık yüzde 80’i yolda ziyan oluyordu. Durumu Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek’e ilettik, sağ olsun bizleri kırmadı. Bu projeyle su kullanımını hem kolaylaştırdı hem de adaletli hâle getirdi. Sistem kurulduktan sonra mahallemizde seracılık ve meyvecilik üretimi giderek arttı. Başkanımız yalnızca merkezdeki vatandaşların değil, kırsaldaki hemşehrilerimizin de her zaman yanında” dedi.
SİSTEM SAYESİNDE İŞÇİ GÖÇÜ SONA ERDİ
Mahalle sakinlerinden Hüseyin Erdal ise “Toprak üzerinden taşınan su, köyün aşağısına inene kadar yüzde 50-60 oranında kayboluyordu. Bu nedenle normalde 10-15 günde sulanması gereken meyve ağaçları ancak 20-25 günde sulanabiliyordu ve bu durum verimi düşürüyor, ürünlerimizin kalitesi düşük oluyordu. Şimdi ise kaynaktan çıkan su ne kadarsa, aynı oranda ve kayıpsız şekilde bahçelerimize ulaşıyor. Önceden Demre ve Finike gibi ilçelere sera işçisi olarak gidiyorduk, bu sistem sayesinde artık seracılığı mahallemizde de başlattık. Aynı zamanda bu sistem, mahalleden göçü de önlüyor” diye konuştu. 
BAŞKAN BÖCEK’E TEŞEKKÜR
Mahalle sakinlerinden Turgut Çakır ise şöyle konuştu: “Önceden arıklarda kaybolan su, artık sistem sayesinde köyün alt kısmına kadar ulaşabiliyor. Buradan dökülen bir termos suyu, rahatlıkla aşağıdan alabiliyoruz. Biz çiftçilere verdiği desteklerden dolayı Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek’e teşekkür ediyorum. Allah razı olsun.” 

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Altıntaş-Kundu oteller bölgesine 1 Milyar 155 Milyon TL’lik altyapı yatırımı

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, yaklaşık 1 milyar 155 milyon TL maliyetle Altıntaş ve Kundu Oteller Bölgesi’ne yönelik kapsamlı bir içme suyu altyapı yatırımını hayata geçiriyor.

Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, Altıntaş ve Kundu Mahallesi’nde içme suyu altyapısını güçlendirmek amacıyla bölgede 40 adet sondaj kuyusu açacak. Yaklaşık 17 kilometre uzunluğunda ve 800 mm çapında düktil içme suyu basma hattı ile farklı çaplarda şebeke hatları yapılacak. Ayrıca, iki ayrı noktada 1000 mm ve 1400 mm çapında, her biri 100 metre uzunluğunda karayolu geçişleri yatay delgi yöntemiyle yolun 4 metre altından yapılacak.

İÇME SUYU HATTINDA 5 KİLOMETRE TAMAMLANDI

Şu ana kadar yaklaşık 5 kilometre uzunluğunda 800 mm çapında içme suyu hattının imalatı tamamlandı. Karayolu geçişlerinde uygulanan yatay delgi çalışmalarında da büyük oranda ilerleme kaydedildi. Turizm altyapısının güçlendirilmesi ve bölgedeki yaşam kalitesinin artırılması amaçlanan projenin, 2025 yılı sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. Projeyle, bölgenin artan su ihtiyacına kalıcı çözümler sunulması hedefleniyor.

 

 

 
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

QNB Türkiye’den KOBİ’lere Büyük Fırsat: Ömür Boyu Ücretsiz E-Fatura

Türkiye’nin dijitalleşme sürecinde KOBİ’ler için en kritik eşiklerden biri olan e-Fatura zorunluluğu bu dönem yeniden başlıyor. QNB Türkiye, Dijital Köprü platformu üzerinden sunduğu ömür boyu ücretsiz ve sınırsız e-Fatura hizmetiyle, işletmelerin bu süreci kolayca ve avantajlı şekilde tamamlamasına destek oluyor. 

1 Temmuz itibarıyla yıllık cirosu 3 milyon TL’yi aşan firmalar için e-Fatura kullanımı zorunlu hale geliyor. QNB Türkiye’nin KOBİ’lere özel sunduğu Dijital Köprü platformu ise bu geçiş döneminde işletmelere büyük kolaylık ve önemli bir avantaj sağlıyor.

QNB Türkiye ile çalışan KOBİ’ler Dijital Köprü sayesinde, e-Dönüşüm süreçlerine ömür boyu ücretsiz ve sınırsız e-Fatura hizmeti ile adım atıyor. Bu fırsat sayesinde işletmeler, yasal zorunluluklarını yerine getirirken dijitalleşmenin getirdiği hız ve kolaylıktan ek bir maliyet olmadan faydalanıyor.

2019’dan bu yana 300 binin üzerinde işletmeye dijitalleşme yolunda destek veren ve Türkiye’nin en büyük KOBİ platformu konumunda olan Dijital Köprü, bugün e-ticaret, finansal yönetim, insan kaynakları gibi birçok alanda 20’den fazla çözümü bir arada sunuyor ve KOBİ’lerin dijitalleşme sürecindeki tüm zorlukları ortadan kaldırarak işletmelerin hayatlarını kolaylaştırmayı hedefliyor.

QNB Dijital Köprü ve Servis Bankacılığı Yönetici Direktörü ve QNB eSolutions Genel Müdürü Okay Yıldırım, e-Fatura geçişi ile ilgili olarak şunları belirtti: 

“QNB Türkiye olarak, dijitalleşme yolculuklarında KOBİ’lerimizin en büyük destekçisi olmaya devam ediyoruz. e-Fatura kullanımının zorunlu olduğu bu dönemde, Dijital Köprü ile sunduğumuz ömür boyu ücretsiz e-Fatura hizmetimizle, işletmelerimizin hem iş süreçlerini kolaylaştırıyor hem de maliyet yükünü ortadan kaldırıyoruz. Dijital Köprü olarak Türkiye ekonomisine katkı sağlarken, işletmelerimizin dijitalleşme yolculuğunda öncü bir rol de üstleniyoruz.”

QNB Türkiye, Dijital Köprü platformuyla sunduğu ayrıcalıklı hizmetler sayesinde işletmelerin sadece mevzuata uyum sağlamasını değil, aynı zamanda operasyonel verimliliklerini artırmasını, maliyetlerini düşürmesini ve iş süreçlerini dijital ortama taşırken rekabet güçlerini yükseltmelerini de mümkün kılıyor.

Türkiye’nin dört bir yanındaki KOBİ’ler, Dijital Köprü sayesinde e-Dönüşüm süreçlerinde yalnız kalmıyor, QNB Türkiye’nin sunduğu teknoloji desteğiyle geleceğe güvenle ilerliyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Buca Belediyesi’nden çölyak hastalarına destek

Buca Belediyesi, ilçede yaşayan çölyak hastalarına glütensiz gıda desteğinde bulundu. İçerisinde glütensiz olarak üretilen ürünlerin yer aldığı gıda paketleri, daha önce sağlık raporlarıyla başvuran vatandaşlara teslim edildi.

Buca Belediyesi tarafından dağıtılan yardım paketlerinde tarhana, irmik, makarna, erişte, şehriye, tatlı-tuzlu kraker, un, gofret, ekmek ve bisküvi gibi ürünler yer aldı. Piyasada yüksek fiyatlarla satılan glütensiz ürünlerin temininde zorluk yaşayan çölyak hastaları, yardımın evlerine kadar ulaştırılmasından dolayı büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti.

“Yaşamın her alanında dayanışmaya devam”

Konuyla ilgili açıklama yapan Buca Belediye Başkanı Mimar Görkem Duman, çölyak hastalığının bilinen tek tedavisinin ömür boyu glütensiz beslenme olduğuna dikkat çekerek, “Bu diyetin sürdürülebilirliği ne yazık ki ciddi bir maliyet gerektiriyor. Hastalar için uzun soluklu ve yorucu olan bu süreçte yanlarında olmak istedik. Dayanışmayı yaşamın her alanına yayma hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tüm yurttaşlarımıza eşit ve sağlıklı bir yaşam sürebileceği bir kent oluşturmak için dayanışma ruhuyla çalışmaya devam ediyoruz” dedi.

“Glütensiz gıdaya ulaşmak masraflı”

Glütensiz gıdaya ulaşmanın oldukça masraflı olduğunu ifade eden çölyak hastası Mustafa İnal ise kendisinin yanı sıra kızının da bu hastalık ile mücadele ettiğini belirterek, bu tür desteklerin kendileri için çok anlamlı olduğunu vurguladı. İnal, “Glütensiz ürünlere ulaşmak herkesi olduğu gibi bizi de zorluyordu. Bizi düşünen ve bu yardımı ulaştıran Başkanımız Görkem Duman’a teşekkür ederiz” diye konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ukrayna, Türkiye ile İş Birliğinde İnşa Edilen İkinci Korvetini Denizle Buluşturdu

Ukrayna Deniz Kuvvetleri Günü vesilesiyle, ülkemizin egemenliğini ve deniz güvenliğini korumaya yönelik kararlılığını bir kez daha vurgularken, Türk dostlarımızla savunma sanayii alanında gerçekleştirdiğimiz stratejik iş birliğinden doğan önemli bir gelişmeyi kamuoyuyla paylaşmaktan onur duyuyoruz.

Ukrayna, modern savaş gemisi envanterine tarihî bir adımla ilk Ada sınıfı korvetini dahil etti. Türkiye ile savunma sanayi iş birliği kapsamında inşa edilen Hetman Ivan Mazepa, deniz testlerini başarıyla tamamlayarak resmen Ukrayna Deniz Kuvvetleri envanterine katıldı. Bu gelişme, Karadeniz’de Rusya’ya karşı verdiği mücadelede Ukrayna’nın deniz gücünü önemli ölçüde artıracak bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Türk tersanesi STM tarafından İstanbul’da inşa edilen ve ismini 17. yüzyılda Rus Çarı Petro’ya karşı savaşan Ukraynalı lider Hetman Ivan Mazepa’dan alan korvet, Ukrayna’nın ilk tam anlamıyla modern savaş gemisi olma özelliğini taşıyor.

Mazepa’nın ardından serinin ikinci gemisi olan Hetman Ivan Vyhovskyi de geçtiğimiz günlerde Türkiye’de düzenlenen bir törenle denize indirildi.

Her iki korvet, yüzey ve denizaltı savaşına uygun olarak tasarlandı. Gemilerde sekiz adet ABD yapımı Harpoon gemisavar füzesi ve MU90 torpidoları yer alıyor. Bu teknolojik donanım sayesinde Ukrayna, yalnızca Karadeniz ve Azak Denizi’nde değil, Akdeniz ve Atlantik’te de etkinlik göstermeyi hedefliyor.

Aralık 2020’de Türkiye ile imzalanan anlaşma çerçevesinde iki korvet Türkiye’de inşa edilirken, opsiyonel iki geminin ise Ukrayna’da, Mykolaiv’deki tersanede üretilmesi planlanıyor. Bu sayede Ukrayna’nın kendi gemi inşa kabiliyetini yeniden ayağa kaldırması ve savunma sanayisinde dışa bağımlılığını azaltması da amaçlanıyor.

Ukrayna’nın deniz gücünü yeniden inşa etme vizyonunun simgesi olan bu iki modern korvet, Türkiye ile sürdürülen savunma iş birliğinin başarıyla hayata geçmiş örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.

 

l

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

VakıfBank’tan 750 Milyon Dolarlık Yeni Sürdürülebilir Eurobond İhracı

Fonlama yapısında en fazla sürdürülebilir temalı kaynağa sahip banka olduklarını vurgulayan VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, işleme ilişkin yaptığı değerlendirmede: “Uluslararası sermaye piyasalarındaki en aktif Türk bankalarından biri olarak, 750 milyon ABD doları tutarında, 5 yıl vadeli yılın ilk sürdürülebilir eurobond ihracını başarıyla tamamlamış bulunuyoruz. Söz konusu işleme, Amerika ve İngiltere başta olmak üzere çok sayıda ülkeden 100’ü aşan yatırımcının yoğun ilgisiyle, ihraç tutarının yaklaşık 2,5 katına ulaşan güçlü bir talep geldi. Böylece, ilk fiyat beklentisine göre 50 baz puan iyileşen işlemin getirisi %7,375, kupon oranı ise %7,25 olarak gerçekleşmiştir. Başarıyla gerçekleştirdiğimiz son işlemimizle birlikte Bankamızın sürdürülebilir eurobond ihraç büyüklüğü toplam tutarının 3 milyar dolar seviyesini aşmasıyla bu alanda Türk bankaları arasındaki lider pozisyonumuzu güçlendirdik. İşleme gelen güçlü talep uluslararası yatırımcıların ülkemize ve VakıfBank’a duyduğu güvenin açık bir göstergesidir” ifadelerini kullandı.

VakıfBank’ın bu işlemle birlikte yılbaşından bu yana uluslararası piyasalardan sağladığı yeni kaynak tutarının 8,3 milyar dolara ulaştığını vurgulayan Üstünsalih sözlerini şöyle tamamladı: “2025 yılının Şubat ayında kurumsal nitelikli yatırımcılarla gerçekleştirdiğimiz, 700 milyon ABD doları tutarındaki en büyük tutarlı ve en uzun vadeli DPR seküritizasyon işlemi ve Mayıs ayında gerçekleştirdiğimiz 3 yıl vadeli, 4 milyar RMB tutarındaki Çin Kalkınma Bankası kredi anlaşmasının ardından, kaynak yapımızı çeşitlendirmek amacıyla 2020 yılından bu yana gerçekleştirdiğimiz sürdürülebilir eurobond ihraçlarına bir yenisini daha eklemiş bulunuyoruz. Çeşitlendirdiğimiz kaynak yapısı, uzun vadeli ve uygun maliyetli uluslararası fonlama imkânları ile yurt dışından ülkemize yeni kaynaklar temin etmeye devam edeceğiz.’’ 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bulvar 216’da Yaz Akşamları Müzik, Atölye ve Dansla Renkleniyor

Ataşehir’in kalbinde yer alan Bulvar 216, Temmuz ayında müzik, sanat ve dans dolu etkinlikleriyle şehrin ritmini açık havaya taşıyor. Özellikle iş çıkışı nefes almak ve keyifli anlar yaşamak isteyenler için Bulvar 216, yaz aylarının vazgeçilmez buluşma noktası olacak.

Her Çarşamba akşamı gerçekleşecek akustik sahne performanslarıyla ziyaretçiler, günün stresini müzikle geride bırakacak. 2 Temmuz’da Beyza Başak’ın sıcak sesiyle başlayacak akustik serisi, 9 Temmuz’da Hotshots Jazz Band ile devam edecek. 16 Temmuz’da Bestem Yuvarlak, 23 Temmuz’da Jazzmatiz ve 30 Temmuz’da Hande Çağlar, Nefes Terası’nda müzikseverlere unutulmaz bir akşam yaşatacak. Üstelik tüm konserler ücretsiz olacak.

Hafta sonuna yaratıcı bir dokunuş katmak isteyenler için ise, Cumartesi akşamları farklı atölye çalışmaları düzenleniyor. 5 Temmuz’da Mix Media Resim Atölyesi, 12 Temmuz’da Punch ile Bardak Altlığı yapımı, 19 Temmuz’da Rengarenk Çiçeklerle Frida Tacı Atölyesi ve 26 Temmuz’da düzenlenecek Kokteyl Atölyesi, katılımcılara eğlenceli deneyimler sunacak. Aynı akşam DJ performanslarıyla da müzik hiç susmayacak. Atölyelere katılmak isteyenlerin kayıtlarını Bulvar 216’nın web sitesi üzerinden yaptırmaları yeterli olacak.

Dans etmeyi sevenler için Pazar akşamları Latin Dans Geceleri ise Temmuz ayı boyunca devam edecek. Latin müziklerinin büyüleyici ritmiyle 20.00’de başlayacak bu etkinlikte, dans severler enerjilerini sahneye taşıyacak. Biletler etkinlik girişinden temin edilebilecek.

Bulvar 216, geniş oturma alanları, keyifli atmosferi ve yenilikçi mutfak anlayışıyla, hem yeme&içme hem de daha birçok keyifli etkinlik için, ideal bir adres olarak öne çıkıyor.

Detaylı bilgi için bulvar216.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

 

Bulvar 216 hakkında:

Özak Global Holding’in gelenekten geleceğe, yaşama değer katma anlayışı ile çöl buzulları ve travertenlerden ilham alınarak tasarlanan Bulvar216, Ataşehir’in kalbinde gastronominin en eğlenceli halini ziyaretçiler ile buluşturuyor.

Birçok müzik, yeme-içme ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan Bulvar 216, yeni nesil yaşam merkezi vizyonuyla hizmet veriyor.

Hem Nefes Terası’ndaki etkinlikleri hem de birbirinden özel restoranları ile öne çıkan Bulvar 216, konuklarına kendilerini evlerinde hissettirirken keyifli vakit geçirme olanağı da sunuyor.

European Property Awards’tan 5 farklı dalda ödüle sahip Bulvar 216, yepyeni deneyimler vadediyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Brown – Forman Türkiye’ye “Great Place to Work” Sertifikası

Brown – Forman Türkiye, Great Place to Work® sertifikasının sahibi oldu. Şirket kültürü ve çalışan memnuniyetine odaklanan kapsamlı bir değerlendirme süreci sonucunda verilen bu prestijli ünvan, insan kaynakları uygulamalarında yüksek standartların sürdürülebilirliğini belgeliyor.

Brown – Forman Türkiye çalışanları, Great Place to Work® tarafından yürütülen anonim anket aracılığıyla çalışma ortamı, güven düzeyi ve şirket kültürü hakkında görüşlerini paylaştı. Bu kapsamlı geri bildirimler, şirketin çalışan memnuniyetine ve pozitif bir çalışma ortamına olan bağlılığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Brown – Forman Türkiye Genel Müdürü Nuray Ersözlü Pakkan“Bu sertifika, çalışanlarımızın şirketimize duyduğu güvenin ve bağlılığın en somut göstergesidir. ‘Pazarda daha iyisi yok’ felsefemizi yaşatırken, harika bir çalışma ortamı sunmaktan ve sürdürülebilir bir başarı hikayesi yazmaktan büyük gurur duyuyoruz” dedi.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Çiftçimizin Emeği Kutsaldır”

Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ile Kahramankazan Belediyesi iş birliğinde faaliyet gösteren Arpa Buğday Alım Merkezi’ni ziyaret etti.

Başkan Çırpanoğlu, merkezde yapılan çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi alarak, çiftçilerle bir araya geldi. Ziyaret sırasında üreticilerin taleplerini dinleyen Başkan Çırpanoğlu, tarımsal üretimin ve çiftçinin desteklenmesinin önemine dikkat çekti. Alım merkezinin sorunsuz ve hızlı hizmet vermesi için belediye olarak her türlü desteği verdiklerini belirtti.

Başkan Çırpanoğlu yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Çiftçimizin emeği kutsaldır. Onların alın terinin karşılığını en hızlı ve adil şekilde alabilmesi için TMO ile iş birliği içerisinde bu merkezi her yıl olduğu gibi bu yıl da hizmete açtık. Kahramankazan Belediyesi olarak her zaman üreticimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Tarım bizim için sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda stratejik bir değerdir. Bu anlayışla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Shell Filo Çözümleri’nden Türkiye’de Bir İlk: Shell Filo Yıkama Kartı

Shell&Turcas araç yıkama süreçlerinde kurumsal müşterilerine temizlik, kolaylık ve hız sunan yeni ürünü Shell Filo Yıkama Kartı’nı tanıttı. Sektörde bir ilki temsil eden Shell Filo Yıkama Kartı, şirketlerin araç yıkama süreçlerini pratik ve etkin bir şekilde yönetmelerine olanak sağlıyor. Yıkama süreçlerindeki geleneksel ödeme ve fiş alma adımlarını ortadan kaldıran bu yenilik; kullanıcıların kartlarını yalnızca yıkama alanlarındaki cihazlara okutup yıkamayı anında başlatarak zaman kazandırırken, operasyonel süreçleri de sadeleştiriyor.

Shell Filo Yıkama Kartı’nın öne çıkan özellikleri arasında, toplu fatura ve sonradan ödeme kolaylığı ile aylık adet bazlı limitlendirme seçenekleri yer alıyor. Bu özellikler sayesinde filo şirketleri, belirlenen limitler doğrultusunda araç yıkama işlemlerinde operasyonel kolaylık sağlıyor ve bütçe yönetimini optimize edebiliyor.

Bugüne kadar yakıt ve filo yönetimi alanında sunduğu yenilikçi hizmetlerle müşterilerinin güvenini kazanan Shell&Turcas, Shell Filo Yıkama Kartı ile sektördeki öncülüğünü yeni bir alana taşıyor. Bu çözümle, filo yönetiminde filoların hızlı ve pratik yönetim hedeflerini desteklemeye devam ediyor.

Shell Filo Çözümleri, filoların çözüm ortağı olmaya devam ediyor!

Shell Filo Çözümleri; 1996 yılında Türkiye’nin ilk Taşıt Tanıma Sistemi’ni hayata geçirmesinin ardından, yakıt tedarikçisi olmanın ötesine geçerek firmaların filo yönetimini uçtan uca yönetecekleri çözümler sunmaya devam ediyor. 

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi’ne (UTTS) tam entegrasyonu Türkiye’deki tüm istasyonları ile sağlamasının yanısıra; şirket araçlarına özel, araç takip sistemi Shell FiloPlatform, Kurumsal HGS ve AdBlue, elektrikli araçlar için Shell Recharge, Avrupa’da yakıt ve yol hizmetlerinde geçerli kart Shell Card ürünleri ile filoların çözüm ortağı oluyor.  

Firmalar aynı zamanda Shell Select marketlerdeki deli2go ve diğer ürünlere Shell kalitesiyle ulaşıyor, temassız tuvaletlerde ihtiyaçlarını hijyen içinde karşılayabiliyor ve araç bakım hizmetlerinden hızlıca faydalanabiliyor.

Shell, Türkiye’nin İlk ve Öncü Taşıt Tanıma Sistemi ve entegre çözümleriyle filolar için de hep ileride!

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı