DİLEK TAŞCI MÜZİK DÜNYASI EKSİKLİĞİ KABUL ETMİYOR

Müzik piyasasına sunduğu 5 tekli şarkı ile adından bahis ettirmeyi başaran Dilek Taşcı, benim için en özeli “Sarı Gelin” isimli türküye batı saundlarıyla yaptığımız düzenleme oldu ifadesinde bulundu.

Dilek Taşçı ufak yaşlarındayken babasının sürekli “Sarı Gelin” isimli eseri çalıp söylediğini ve kulağında yer ettiğini belirtirken, bu eseri babam için okudum vurgusunu yaptı.

Yeni tekli çalışması için hummalı bir çalışma içerisine giren Dilek Taşcı “Müzik eğitimimi hiç kesmedim, dans dersleri alıyorum, müzikal anlamda her yönümle kendimi geliştiriyorum.

Yeni teklimde kendi müzik tarzımı belirleyeceğim, dünya pop saundunu, arabesk sözlerle harmanlayıp müzik severlere sunacağım. Artık müzik dinleyicisi seçici ve hata kabul etmiyor, alternatif çok var” dedi.

Eylül ayı ortaları gibi Avrupa sahnelerinde boy göstermek için 6 konserlik bir turneye çıkacağını da sözlerine ekleyen Dilek Taşcı “Müzik dünyasındaki hataları eksikleri gördüm, kusursuz dönüyorum” dedi.

 

Tarihi Hamamda Zamanı Aşan Bir Sanat Yolculuğu: Kain’at

Canlı heykel çalışması ve tarihî dokunun birleştiği sergi, 20 Kasım’dan itibaren Hüsrev Kethüda Hamamı’nda ziyaret edilebilecek.

Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı, çağdaş sanatın büyüleyici bir evrene dönüştüğü özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Kültür ve sanat dünyasının merakla beklediği “Kain’at” sergisi, Seyed Davoud’un yeni eserlerinden oluşan kapsamlı bir seçkiyle 20 Kasım 2025 Perşembe günü saat 19.00’da kapılarını açıyor.

Hector Art Gallery himayesinde düzenlenen sergi, Ortaköy’ün kalbinde yer alan Mimar Sinan eseri Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nın mistik atmosferinde sanatseverleri çok katmanlı bir deneyime davet ediyor.

Taş, Işık ve Sessizliğin İçinde Yeni Bir Evren

“Kain’at”, yalnızca bir resim sergisi olarak değil; görsel, işitsel ve duygusal öğelerin birlikte hareket ettiği, yaşayan bir evren olarak tasarlandı. Açılış gecesinde Mehmet Taylan’ın canlı müziği mekânın atmosferini zenginleştirirken, Seyed Davoud sergi boyunca her gün iki saat sürecek canlı heykel çalışmasıyla bir ağaç formunu adım adım şekillendirecek. Bu süreç, izleyicilere sanatın oluşumuna yakından tanıklık etme fırsatı sunacak.

Serginin Kavramsal Çekirdeği: “Özgür Atlar Zamanı”

Serginin küratöryel metni, insanlık tarihinin en kadim imgelerinden biri olan at üzerinden şekilleniyor. Atın, insanlığın ilerleyişindeki taşıyıcı rolünü bugünün çağdaş duygusal yükleriyle buluşturan Davoud, daha önce hiçbir platformda paylaşmadığı resimleri, dramatik ve çarpıcı renk paletiyle hafıza, duygu ve sembolizmi yoğun bir katman hâline getiriyor.

Küratör Mehmet Lütfi Şen, sergiyi şu sözlerle tanımlıyor: “Sanatçının çağdaş atlarının karşısında geçirilen zaman, insanın kendi özüne dönmesini imleyen büyülü bir atmosfer yaratıyor. Atların taşındığı yer ile izleyicinin içindeki yüklerin hafiflediği yer hizalanıyor.”

Umut Oğuz’un Estetik Dokunuşu

 “Kain’at” sergisinin yaratıcı ekibinde önemli bir rol üstlenen başarılı oyuncu Umut Oğuz, projenin sanat yönetmenliğiyle serginin atmosferini dönüştüren isim oldu. Oğuz, tarihsel belleği güçlü Hüsrev Kethüda Hamamı’nın ruhunu, Davoud’un çağdaş eserleriyle bütünleştirerek sergiye özgün bir sahne dili kazandırdı. Mekân tasarımından ışık düzenine kadar birçok unsuru titizlikle kurgulayan Oğuz, “Kain’at”ın izleyiciyle kuracağı duygusal bağı güçlendiren estetik bir bütünlük yarattı.

Tarihi Mekânın Ruhuyla Bütünleşen Çağdaş Bir Proje 

Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan Hüsrev Kethüda Hamamı, serginin kavramsal dokusunu güçlendiren bir atmosfer sunuyor. Taşın dokusu, hamamın sessizliği ve mekânın tarihsel belleği; Davoud’un resimleriyle birleşerek izleyiciyi zamanlar arası bir sanat yolculuğuna çıkarıyor.

Seyed Davoud Kimdir?

1991 doğumlu sanatçı Seyed Davoud, resim, heykel ve müzik alanlarında eğitim aldı. Kişisel ve karma sergilerinin ardından 2018’de Türkiye’ye yerleşti. Bugüne kadar birçok ülkede projelere katılan, pek çok serginin küratörlüğünü üstlenen sanatçı, aynı zamanda UNESCO’nun resmî ortağı IAA/AIAP’ın İran, Azerbaycan ve Suriye temsilciliğini sürdürüyor.

Eserleri Türkiye, İran, Azerbaycan ve Avrupa’nın birçok şehrindeki koleksiyonlarda yer almaktadır. İstanbul’da sanatçı, küratör ve araştırmacı olarak üretimlerine devam ediyor.

Sergi Bilgileri

Sergi Adı: Kain’at
Sanatçı: Seyed Davoud

Hector Art Gallery Sanat Yönetmeni: Mehmet Uçak
Sanat Yönetmeni: Umut Oğuz

Küratör: Mehmet Lütfi Şen
Açılış: 20 Kasım 2025, Perşembe – 19.00
Süre: 20 Kasım – 14 Aralık 2025
Mekân: Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı – Ortaköy
Ziyaret Saatleri: 10.00–18.00 (Her gün)

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin İlk Yapay Zeka Şarkıcısı AYmeRA’dan İlk Albüm: ‘AYmeRA’ Yayında

Türkiye’nin ilk yapay zekâ şarkıcısı olarak geliştirilen AYmeRA, kendi adını taşıyan ilk albümüyle tüm dijital müzik platformlarında yayımlandı. Yapay zekâ teknolojisi ile insan yaratıcılığını aynı üretim sürecinde buluşturan proje, yerli müzik endüstrisinde hem yöntem hem de müzikal yaklaşım açısından yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Yapay Zekâ ve İnsan Dokunuşu Aynı Albümde Buluştu

Albüm, elektronik altyapıların modern pop ve alternatif tınılarla harmanlandığı, yapay zekâ ile üretilen vokal dokularının insan prodüksiyonuyla bir araya getirildiği hibrit bir yapıya sahip. Şarkı sözlerinde insan deneyimi, duygusal gelgitler ve dijital çağın yalnızlığı gibi temalar işlenerek dinleyiciye hem tanıdık hem de yenilikçi bir atmosfer sunuluyor.

AYmeRA’nın vokal karakteri, gelişmiş yapay zekâ modelleriyle özel olarak tasarlandı. A.I. tarafından oluşturulan melodik ve sözsel taslaklar; aranjörler tarafından yeniden düzenlenerek profesyonel bir prodüksiyon sürecinden geçirildi.

“Duygusu Olmayan Bir Teknolojiye Duygu Yüklemeyi Denedik”

Proje ekibi, AYmeRA’nın ortaya çıkışını şu sözlerle anlattı:

“AYmeRA, bizim için yalnızca dijital bir ses değil; dinleyiciyle duygusal bir bağ kurmasını hedeflediğimiz yapay zekâ destekli bir sanatçı. Teknolojiyi soğuk bir araç olmaktan çıkarıp, duygu taşıyabilen bir köprü hâline getirmeyi amaçladık. Bu albüm, hem insan hem de yapay zekâ imzası taşıyan yeni bir Türkçe müzik dilinin ilk adımı.”

Albümün Detayları

  • Albüm Adı: AYmeRA

  • Sanatçı: AYmeRA (Türkiye’nin ilk yapay zekâ şarkıcısı)

  • Tür: Pop / Elektronik / Alternatif / Rap

  • Yayımlandığı Platformlar: Spotify, Apple Music, YouTube ve tüm dijital müzik servisleri

  • Konsept: Yapay zekâ ile üretilen vokal ve bestelerin, insan prodüksiyonu ve düzenlemeleriyle birleştirildiği yeni nesil bir müzik yaklaşımı

Albüm; duygusal baladlardan elektronik altyapılı hareketli parçalara uzanan geniş bir yelpazede, dinleyicilere hem deneysel hem de akılda kalıcı bir sound sunuyor.

AYmeRA Kimdir?

Türkiye’de geliştirilen ilk Türkçe şarkı söyleyebilen yapay zekâ şarkıcı olan AYmeRA, kendine özgü vokal rengi, duygusal içerikli söz dünyası ve dijital çağın ruhunu yansıtan görsel–işitsel kimliğiyle dikkat çekiyor. Proje, yapay zekâyı yalnızca teknik bir araç olarak değil, sanat üretiminde aktif bir yaratıcı ortak olarak konumlandırıyor.

Projenin Gelecek Planları

Yapay zekâ destekli müzik üretimi üzerine çalışan yaratıcı ekip tarafından geliştirilen AYmeRA projesi; önümüzdeki süreçte yeni single’lar, video klipler, sanal sahne performansları ve interaktif dijital çalışmalarla genişletilmeyi hedefliyor. Ekibin, AYmeRA’yı gelecekte canlı şovlar, sanal konserler ve çoklu platform içerikleriyle daha kapsamlı bir dijital sanatçı evrenine dönüştürme planı bulunuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Jasmine için geri sayım başladı

Yeni dönem yerli yapımlar arasında adından söz ettirecek “Jasmine”, Asena Keskinci ve Burak Can Aras’ın güçlü oyunculuklarını bir araya getirerek izleyiciyi karanlık bir aile hikâyesinin içine sürüklüyor.

TN Yapım ve Ayem Media ortaklığıyla, Tanay Abbasoğlu ve Atay Yıldız’ın yapımcılığını yaptığı dizi, 12 Aralık’ta seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. İlk afişinin yayımlanmasıyla sosyal medyada geniş yankı uyandıran “Jasmine”, İstanbul’un soğuk ve gri atmosferinde geçen hikâyesiyle yılın en çok konuşulacak yerli yapımlarından biri olmaya aday.

Amerika merkezli HBO’nun yeni dönem projeler arasında ön plana çıkan Jasmine en iddialı yerli yapımlardan biri olarak gösteriliyor.

Dizinin odak noktasında, ölümcül bir kalp rahatsızlığıyla yaşam mücadelesi veren Yasemin var. Nakil listesine girmek için savaşırken, sadece hastalığın değil; bağlanma, sevgi ve saplantı arasındaki tehlikeli çizginin içine çekiliyor. Yasemin’in yanında duran tek kişi, üvey kardeşi Tufan. Ancak Tufan’ın sarsıcı derecede yoğun bağlılığı, bu ilişkiyi her adımda daha karanlık ve daha kırılgan bir hale getiriyor. İkilinin psikolojik çatışmaları, dizinin tansiyonunu sürekli yükseltiyor.

Rol aldığı projelerde övgü toplayan Asena Keskinci, Yasemin karakteriyle duygusal ve fiziksel sınırlarını zorlayan bir performans sunuyor. Burak Can Aras ise Tufan’ın karanlık bilinçaltını, bastırılmış duygularını ve giderek kontrolden çıkan bağlılığını katmanlı bir oyunculukla izleyiciye aktarıyor.

“Jasmine”, psikolojik derinliği, gerilim dozu ve karakter merkezli hikâyesiyle sezonun en dikkat çekici yapımlarından biri olmaya hazırlanıyor.

Dizi, 12 Aralık’ta HBO Max’de yayınlanacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Aydoğan Tayfur’dan Yeni Albüm: Kınalı Kuzum

Müzik dünyasında kendi tarzını oluşturmayı başaran Aydoğan Tayfur, yeni albümü “Kınalı Kuzum” ile dikkatleri üzerine çekiyor. Albümün klip şarkısı olarak öne çıkan “Yandım Ben”, iki sevgilinin inişli çıkışlı hikâyesini günümüz ilişkilerinin dinamikleriyle harmanlıyor.

Söz ve müziği Aydoğan Tayfur’a ait olan şarkı, duygusallıktan çok enerjisi ve güncel diliyle ön plana çıkıyor. “Yandım Ben”, bir yandan aşkın ateşini mizahi bir dille anlatırken, diğer yandan günümüz ilişkilerinde herkesin kendinden bir parça bulabileceği satırlarla dinleyiciye göz kırpıyor.

Klibin yönetmen koltuğunda Tayfur Selman oturuyor. Renkli kurgusu ve modern çekim tekniğiyle dikkat çeken klip, şarkının enerjik havasını destekleyen sahnelerle dolu. Görsel anlatımda romantizmle eğlencenin dengeli bir biçimde harmanlandığı klip kısa sürede sosyal medyada da ilgi görmeye başladı.

Albümün yapımcılığını Tuno Music ve Hakan Ergün üstlendi. Prodüksiyon kalitesiyle öne çıkan “Kınalı Kuzum”, Aydoğan Tayfur’un hem besteci hem yorumcu kimliğini daha güçlü biçimde ortaya koyuyor.

“Yandım Ben” ve “Kınalı Kuzum” albümü tüm dijital platformlarda yayında.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ekin Koç ve Ayça Ayşin Turan’ın Başrollerinde Yer Aldığı ”Vicdansız”ın Afişi Yayınlandı

Çok yakında TOD ekranlarında izleyicisiyle buluşacak olan, Ekin Koç ve Ayça Ayşin Turan’ı başrollerinde buluşturan ‘Vicdansız’ dizisinin heyecanla beklenen afişi yayınlandı. İzleyicileri hafıza, aşk ve gerçeklik arasındaki ince çizgide sürükleyecek olan dizinin, afişi büyük merak uyandırdı.

Yapımını ARC Film’in, yapımcılığını ise Fatih Enes Ömeroğlu’nun üstlendiği TOD STUDIOS imzalı dizi özgün hikayesi ve etkileyici görsel dünyasıyla şimdiden sezonun en iddialı projeleri arasında gösteriliyor. Yönetmen koltuğunda Devrim Yalçın’ın oturduğu, senaryosunu usta kalem Levent Cantek’in kaleme aldığı Vicdansız güçlü oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyor. Dizide Ekin Koç ve Ayça Ayşin Turan’a Cansel Elçin, Feyza Sevil Güngör, Tansel Öngel, Emre Aslan, Cemal Toktaş, Mehmet Bozdoğan ve Bülent Düzgünoğlu eşlik ediyor.

Finans dünyasının ışıltılı yüzeyinin altında kayıp bir vicdan, parçalanmış bir gerçeklik ve izine rastlanmayan bir aşk masalı saklı: Vicdansız

“Gerçek aşk bazen sadece birinin hatırlamasıyla yaşar” mottosuyla yola çıkan dizinin konusu  şöyle: Deniz, finans sektöründe yükselen, hırslı ve soğukkanlı bir uzmandır. Patronunun kızı Nilüfer’le olan ilişkisi, kariyerini taçlandıran ortaklık teklifiyle birlikte göz kamaştırıcı bir yola girerken, kalbinin asıl sahibi Vicdan’la gizli bir hayat kurmaya çalışmaktadır. Ancak planladığı gelecek, bir trafik kazasıyla paramparça olur. Vicdan ortadan kaybolur… Ve kimse onun varlığını hatırlamaz.

Ne güvenlik kameraları, ne komşular, ne de en yakın dostları… Sanki Vicdan hiç yaşamamıştır. Sadece Deniz, onun dokunuşunu, gülüşünü, kelimelerini unutmamıştır. Ama ya gerçekten hiç olmamışsa? Ya da olmuşsa ama silinmişse?

Vicdansız, aşkın en kırılgan, en savunmasız hâlini anlatıyor. Hafıza, tutku ve şüphe üçgeninde sıkışan Deniz’in yolculuğu, sadece kaybolan bir kadının değil, onunla birlikte anlamını yitiren bir aşkın izini sürüyor. 

Gerçek aşk, ortadan kaybolsa bile izi kalan tek şey midir? 

Vicdansız, yakında TOD’da 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yeni hikaye İBİ: UZAY GÖREVİ’nin teaser’ı yayında

Sevilen animasyon kahramanları İBİ ve arkadaşlarının yeni macerası İBİ: UZAY GÖREVİ’nin merakla beklenen teaser’ı yayınlandı. Teaser kısa sürede 1 Milyon 700 bin izlenme aldı. Heyecan dolu yeni bir görev için yola çıkan İBİ ve arkadaşları 28 Kasım’da sinema izleyicisiyle buluşmak için gün sayıyor.

ÇOCUKLAR HEM GÜLECEK HEM EĞLENECEK

Barış, dostluk ve umut dolu bir hikayenin içerisinde yer alacak İBİ ve arkadaşlarının uzay macerası büyük-küçük demeden tüm sinemaseverleri beyazperdeye kilitleyecek. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle gerçekleştirilen, TRT ve Koza Yayın A.Ş. ortak yapımı ‘İBİ: UZAY GÖREVİ’ 75 dakikalık süresi boyunca izleyicileri sadece eğlendirmekle kalmayacak; aynı zamanda “İyiliğin ve dayanışmanın galaksiler ötesinde bile birleştirici güç” olduğunu hatırlatacak.

Karakterlere sesleriyle hayat veren oyuncular arasında: İbi (Elifcan Küçük), Tosi (Alp Pazarlı), Hoppa (Hakan Bozbey), Pumba (Akif Yardımcı), Hago (Ercan Demirel), Fuzo (Oytun Yücel) ve Doni (Tan Şahinkanat) yer alıyor.

Filmin kısaca konusu şöyle: Uzayda geçirdikleri bir kaza sonrasında yolları bilinmeyen bir galaksiye düşen İbi ve arkadaşları, iki robot ulus arasında başlamaya hazırlanan büyük bir savaşın ortasında kalırlar. Tüm çabalarına rağmen amansız savaşın önüne geçemeyen Baldiyar kahramanlarının önünde tek bir seçenek kalır: Yüzyıllardır kayıp olan “Çok Önemli Parça”yı bulmak!

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zootropolis 2’nin sürprizleri devam ediyor: Fırat Albayram ve Ceyda Kasabalı, seslendirme kadrosunda

Zootropolis 2’nin yıldız oyunculardan kurulu seslendirme kadrosuna Ceyda Kasabalı ve Fırat Albayram katıldı. İlk kez bir animasyon filminde seslendirme yapan ünlü çift, keyifli bir stüdyo süreciyle karakterlerine sesleriyle hayat verdiler.

Ceyda Kasabalı ve Fırat Albayram Zootropolis 2’de tanışacağımız Lynxley’ler ailesinin iki üyesini canlandırıyorlar. Fırat Albayram Cattrick Lynxley, Ceyda Kasabalı ise Kitty Lynxley için mikrofon başına geçti. Filmin orijinal seslendirmesinde bu iki karakteri Macaulay Culkin ve Brenda Song ikilisi canlandırıyor. Zootropolis şehrinin nüfuzlu ailelerinden biri olan Lynxley’ler bir vaşak ailesi ve tekinsiz bir tarafları var.

Ceyda Kasabalı, stüdyodaki deneyimini şöyle anlattı: “Çok sevdiğim bir animasyon olan Zootropolis evrenine bu şekilde dahil olmak cok keyifliydi.Zootropolis 2’de yeni bir karakterin sesini canlandırmak ve ona ilk kez hayat vermek benim icin özel bir deneyim oldu. Zaten dünya çapında çok sevilen bir yapım. Herkes gibi ben de heyecanla vizyon tarihini bekliyorum.”

Fırat Albayram da “Zootropolis dünyasında yer almak benim için büyük bir mutluluk. Animasyon filmlerini izlemekten her zaman büyük bir keyif almışımdır. Bu yüzden, böylesine sevilen bir evrende yeni karakterlere ses vermek benim için gerçekten çok değerliydi. Eşimle aynı projede yer almak her zaman bambaşka bir keyif. Umarım biz nasıl eğlendiysek, izleyiciler de en az bizim kadar eğlenir. Bu yeni film, ilk filmi sevenler için çok daha büyük sürprizler barındırıyor. Zootropolis evreninin yaratıcılığı ve enerjisi bu sefer daha da ileriye taşınmış. İzleyicinin beklentisini fazlasıyla karşılayacağına inanıyorum” sözleriyle duygularını paylaştı.

Zootropolis 2’de hayvanlar şehri Zootropolis’ten daha önce çetin bir davayı çözen çaylak polisler Judy Hopps ve Nick Wilde’ın ortaklığı, şehre yeni gelen bir yılanla bağlantılı gizemli olaylarla birlikte zorlu bir sınavdan geçiyor.

Güçlü seslendirme kadrosuyla ve sürprizleriyle Zootropolis 2, 28 Kasım’da yalnızca sinemalarda.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kün Restoran’da yıldızlar buluşması

Kün Restoran, Simge’nin ‘Anlatasım Var’ lansmanına ev sahipliği yaptı.

Türk pop müziğinin en güçlü seslerinden Simge, 7 Kasım’da tüm dijital platformlarda müzikseverlerle buluşan üçüncü stüdyo albümü “Anlatasım Var”ın lansmanını, Mövenpick Hotel İstanbul Marmara Sea’nin teras katında yer alan Kün Restoran’da gerçekleştirdi.
Sanat, cemiyet, iş ve medya dünyasından birçok ismin katıldığı gece, Kün Restoran’ın ödüllü şefleri tarafından hazırlanan muhteşem sunumları ile  müzik ve eğlencenin buluştuğu unutulmaz bir atmosfere sahne oldu.

Kün Restoran’da Müzik ve Manzaranın Büyülü Uyumu

Marmara Denizi’nin göz alıcı manzarasına karşı konumlanan Kün Restoran, bu özel gecede misafirlere eşsiz bir deneyim sundu. Modern tasarımı, sıcak ambiyansı ve seçkin misafirperverliğiyle Kün Restoran, lansman davetine ev sahipliği yaparak eğlence dolu bir geceye imza attı.
Gecede güzelliği, enerjisi ve samimiyetiyle dikkat çeken Simge, albümden parçaları ilk kez dostlarıyla paylaştı.

Ünlü İsimler Kün Restoran’da Bir Araya Geldi

Simge’nin bu özel gecesinde müzik ve sanat dünyasının önde gelen isimleri bir araya geldi. Davetliler, Kün Restoran’ın zarif atmosferinde, müzikle iç içe geçen keyifli bir akşam geçirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MESAM ödül töreni ünlüleri buluşturdu

Türkiye’nin ilk ve en büyük müzik meslek birliği olan MESAM (Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği), kuruluşunun 39. yılını İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen bir törenle kutladı. Geceye sanat ve müzik dünyasının önde gelen isimleri büyük ilgi gösterdi.

Yavuz Seçkin ve Esin Yum’un başarılı sunumuyla gerçekleşen törende, açılış öncesi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları anıldı, ardından MESAM’ın faaliyetlerini anlatan kısa film büyük beğeni topladı.

MESAM Yönetim Kurulu Başkanı Recep Ergül, konuşmasında, “Bizim ödül törenimizde torpil yok adam kayırma yok tamamen kriterler belli. İlk kayıt tescil tarihi belli, başarı ödüllerinde ise yıllık telif getirisi belli. Önümüzdeki yıldan itibaren MESAM Ödül Töreni değil, Türkiye Müzik Ödülleri şekline dönüştürerek daha da büyüteceğiz. Belki daha başka meslek birliklerinin katılımıyla bunu güçlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

ONURLANDIRAN ÖDÜLLER, UNUTULMAZ ANLAR

Gecede MESAM’da 35. yılını dolduran sanatçılar, yıllar süren emekleri ve üretimleriyle sahneye davet edilerek onurlandırıldı. Gülden Karaböcek, Ahmet Selçuk İlkan, Zekai Tunca, Sagopa Kajmer, Fazıl Say, Toygar Işıklı, Burak Bulut, Cihan Mürtezaoğlu gibi birbirinden değerli isimlerin ödül aldığı törende müzik, ustaların ellerinde yeniden hayat buldu. “Bozkırın tezenesi” Neşet Ertaş’ın ödülünü kızı Döne Ertaş, büyük ozan Aşık Veysel’in ödülünü ise torunu Çiğdem Özer aldı. Rock müzik dalında Duman Grubu, rap müzikte Sagopa Kajmer, pop müzikte ise Yıldız Tilbe, kendi kategorilerinde “Başarı Ödülü”nün sahibi oldu.

SAHNEDE MÜZİK VE DUYGU VARDI

Gece boyunca müzik ve duygu dolu anlar birbirine karıştı. Mikail Aslan, Grup Dost Yürek, Mahmut Turan, Faruk Sabancı ve Cihat Aşkın performanslarıyla AKM sahnesine damga vurdu.

Anadolu’nun kadim ezgileri, çağdaş yorumlarla harmanlanarak izleyicilere unutulmaz bir müzik şöleni yaşattı.

USTALARA VE DESTEKÇİLERE TEŞEKKÜR

Törende ayrıca Türk müziğine büyük katkılar sunan ustalara “Onur Ödülleri” takdim edildi. Aşkın Arsunan, Mahmut Turan, Gülden Karaböcek, Cihat Aşkın, Aşık Nurşani ve Nazan Öncel, müziğe kattıkları değerlerle gecenin en saygıdeğer anlarına imza attılar.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı