Vakıf Faktoring A.Ş.’nin Halka Arzı Başarıyla Tamamlandı

Kurulduğu günden bu yana faaliyetlerini ülke ekonomisinin büyümesi, gelişimi ve dünya ekonomisiyle bütünleşmesine katkıda bulunmak amacıyla sürdüren VakıfBank Finans Grubu şirketlerinden Vakıf Faktoring A.Ş.’nin halka arzı başarıyla tamamlandı.

Güçlü sermaye yapısı, uzman kadrosu ve müşteri odaklı çalışma prensibi ile istikrarlı büyümesini sürdüren faktoring sektörünün öncü şirketlerinden Vakıf Faktoring A.Ş.’nin halka arzında 12-13-14 Kasım 2025 tarihlerinde 1 TL nominal değerli pay için 14,20 TL’den talep toplanmıştı. Satışa sunulan 225.000.000 TL nominal değerli payların tamamının satışı sonucunda halka arz büyüklüğü 3.195.000.000 TL olurken halka açıklık oranı da yüzde 25 olarak gerçekleşti. Halka arza yatırımcılar tarafından gösterilen güçlü talep sonucunda, planlanan tahsisatın 5,17 katı kadar talep gelmiş olup, pay dağıtımı toplam 684.329 yatırımcıya gerçekleştirildi. Kurumsal yatırımcılardan 1,17 kat, bireysel yatırımcılardan ise 7,84 kat talep geldi. Dağıtım sonucunda payların yüzde 60’ı bireysel yatırımcılara, yüzde 40’ı kurumsal yatırımcılara tahsis edildi. Vakıf Faktoring A.Ş. payları Borsa İstanbul’da 14,20 TL fiyat ve “VAKFA” kodu ile işlem görmeye başlayacak.

“Sürdürülebilir değeri yatırımcılarımızla paylaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”

Halka arz süreci hakkında konuşan Vakıf Faktoring A.Ş. Genel Müdürü, Bülent Atılgan, “Faktoring sektörünün öncü şirketlerinden biri olarak, çeyrek asrı aşan deneyimimizle ürettiğimiz sürdürülebilir değeri halka arz yoluyla yeni yatırımcılarımızla paylaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Faktoring sektörünün öncü şirketlerinden biri olarak yenilikçi finansal çözümlerimizle   kurumsal ve ticari müşterilerden KOBİ’lere kadar uzanan geniş bir müşteri yelpazesine hizmet sunmaktayız” dedi.

Gelen taleplerin kendilerini motive ettiğini belirten Atılgan, sözlerini şöyle tamamladı: “Halka arzımızla elde ettiğimiz yeni kaynak sayesinde, sürdürülebilir kurumsal yapımızı güçlendirerek, rekabet gücümüzü, pazar payımızı ve karlılığımızı artırmayı hedefliyoruz. Bu süreçte, başta yatırımcılarımız olmak üzere tüm paydaşlarımız için kalıcı ve sürdürülebilir bir değer yaratma vizyonuyla geleceğe emin adımlarla ilerliyoruz. Halka arzımıza farklı kişi ve kurumlardan gelen 16,5 milyar TL’nin üzerindeki talep, bize daha iyisini yapma yolunda büyük bir motivasyon sağladı. Halka arzımıza güvenerek yoğun ilgi gösteren tüm yatırımcılarımıza içten teşekkür ediyoruz. Vakıf Faktoring A.Ş. olarak, yeni yatırımcılarımızdan aldığımız güç ve cesaretle, bugüne kadar oluşturduğumuz değeri daha da ileriye taşımak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.”

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Şehrin Tiyatrosu Düzenlediği Turnelerle Fark Yaratıyor

Düzenlediği şehir içi ve il dışı turnelerle dikkat çeken İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, “Gidiş Dönüş Moskova (Retro)” oyunuyla Ataşehir, “Oscar” oyunuyla Bahçelievler seyircisiyle buluşuyor.

Şehir Tiyatroları, sadece sahnelerinin olduğu ilçelerde değil İstanbul’un her ilçesinde sanat yaşamına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Tiyatroseverler bu hafta Ataşehir ve Bahçelievler’de sahnelenecek olan birbirinden değerli yapımlarla buluşma fırsatı yakalayacak.

Alexander Galin’in yazdığı, Hale Kuntay’ın çevirdiği, Engin Gürmen’in yönettiği “Gidiş Dönüş Moskova (Retro)” 18 Kasım 2025 Salı günü 15.00 ve 20.00’de Ataşehir İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi Şener Şen Sahnesi’nde,

Claude Magnier’in yazdığı, Asude Zeybekoğlu’nun çevirdiği, Ersin Umulu’nun yönettiği “Oscar”, 20 Kasım ve 22 Kasım 2025 tarihlerinde 20.00’de Yenibosna Dr. Enver Ören Kültür Merkezi’nde seyirci karşısına çıkıyor.

GİDİŞ DÖNÜŞ MOSKOVA (RETRO) (13+ Yaş)

Eşinin ölümünden sonra Moskova’da kızı ve damadının yanında yaşamaya başlayan Nikolai Mihayloviç Çmutin, sakin ve huzurlu bir yaşam sürmek umuduyla köyüne gitmek istemektedir. Babasının köyde tek başına yaşayamayacağını düşünen kızı Ludmilla ve bir türlü anlaşamadığı damadı Leonid ise onu evlendirme planları yapmaktadır. Leonid, Çmutin’in birini eş olarak seçmesini umut ederek üç yalnız kadını eve davet eder. Üç gelin adayının da aynı anda eve gelmesiyle planlar karışacaktır.

Oyunda Aybar Taştekin, Ayşe Nurseli Tırışkan Akpınar, Esra Ülger, Hikmet Körmükçü, Mahperi Mertoğlu, Zihni Göktay rol alıyor. 

OSCAR

Christian Jacqueline’e aşıktır, Colette ise Oscar’a. Christian uzun süredir sevdiği kızı Mösyö Bernard’dan isteme niyetindedir. Colette ise babası Mösyö Bernard’a söylediği yalanla sevgilisi ile evlenme planları yapmaktadır. Ancak ne Christian doğru kızı ister ne de Colette doğru adamla evlenmek üzeredir. Birkaç dakikada sarpa saran olaylar hiç de kolay çözülecek gibi gözükmemektedir.

Oyunda Abdullah Topal, Aslı Aybars, Aslı Şahin, Cem Karakaya, Ceylan Çete, Çağrı Büyüksayar, Hakan Gümüş, Hüseyin Emre Şen, İrem Erkaya, Neslihan Ayşe Öztürk, Oğuzhan Oğuz rol alıyor. 

İyi seyirler…

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İBB Şehir Tiyatroları’nda Bu Hafta (19-23 Kasım 2025)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, tiyatro sezonunun yeni haftasında 14 oyunla seyirci karşısına çıkıyor.

Şehir Tiyatroları’nda bu hafta sanatseverleri Tolstoy’dan John Steinbeck’e, Yaşar Kemal’den Nazım Hikmet’e klasik ve modern yazarların eserlerinin ön planda olduğu zengin bir repertuvar bekliyor.

Bu hafta Savaş ve Barış, Kısa Süren Saltanat (Konuk Oyun-Bursa Ş.T.), Yoldan Çıkan Oyun, Ağrı Dağı Efsanesi, İkinci Perdenin Başı, Uçurtmanın Kuyruğu, Gidion’un Düğümü, Yenilmez, Sesler Ülkesi, Benim Küçük Yıldızım, Sevdalı Bulut, Bir Gece Masalı, Bekçi ile Postacı, Çöpsüz Dünya adlı oyunlarımız seyirciyle buluşacak.

Oyun biletleri, gişelerden, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulamamızdan temin edilebilir.

Bu Haftanın Programı (19-23 Kasım 2025)

SAVAŞ VE BARIŞ (16+ Yaş)

1805 ve 1820 arasında geçen, tarihsel bir anlatı özelliği de taşıyan “Savaş ve Barış” Napolyon’un 1812’de Rusya’yı işgalinin hemen öncesinde hayatları tümüyle değişen Rus aristokrasisini konu edinir. Bir yanda aşk ilişkileri, aile ve salon hayatını anlatılırken, savaş ve savaşın geri dönülemez yıkımı da devam etmektedir. Savaş ve Barış, birçok yönüyle bir tarih anlatısının özelliklerini taşırken, aynı zamanda yaşama, inançlara, insanın yaşama amacına dair felsefi düşünceleri barındıran, politik ve sosyolojik çıkarımların yer aldığı destansı bir eserdir. Savaş ve muharebelerin, Napolyon ve Kutuzov gibi tarihi şahsiyetlerin arka fonu oluşturduğu oyunda, aşk hikâyeleri, kişisel zaaflar, aile içi çatışmalar ve kayıplar toplumun genelinden oyundaki her bir karaktere kadar uzanan bir panorama oluşturur. Lev Tolstoy’un yazdığı,  Eva Mahkovic’in uyarladığı, Aslı Önal’ın çevirdiği, Aleksandar Popovski’nin yönettiği oyunda Ahmet Kahvecioğlu, Ayşegül İşsever, Berfin Berber, Boran Bağcı, Can Başak, Defne Gürmen Yüksel, Deran Özgen, Dilara Demirdüzen, Doğan Altınel, Ersin Bağcıoğlu, İpek Uğuz, Melisa Demirhan, Mesut Çırak, Murat Bavli, Mutlu Güney, Ogeday Erkut, Osman Kaba, Salih Şimşek, Sefa Turan, Ümit Bülent Dinçer, Ümit Can Kaya, Yağmur Topçu rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.

KISA SÜREN SALTANAT (Konuk Oyun-Bursa Ş.T.)

Yazarın 1957’de yayımlanan tek politik taşlaması “Kısa Süren Saltanat”, demokratik çarelerin tükendiği bir yönetim krizini, yeniden monarşiyi ilan ederek çözmeye çalışan zamansız bir Fransa fonunda geçer. Karısı ve kızıyla mütevazı evinin terasında teleskobuyla yıldızları inceleyerek neredeyse münzevi bir yaşam süren, kral soyunun son temsilcisi Mösyö Pippin Heristal, ertesi gün kendini Versailles Sarayı’nda Fransa Kralı olarak buluverir!

Steinbeck’in hayali Paris’inde, uzlaşmamaya yeminli siyasi partiler, arsız aristokratlar, her yanı kaplamış tozlar, yumurtalar, havyarlar havalarda uçuşurken, Büyük Charlemagne’ın soyundan gelen IV. Pippin ve ailesini nasıl bir gelecek beklemektedir?

John Steinbeck’in yazdığı, Emrah Eren’in yönettiği oyunda Murat Liman, Nihal Türkseven Erten, Mehmet Eren Topçak, Tuba Bayram, Yüksel Hakverdi, Faruk Oğur, Aykan Yılmaz rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde.

YOLDAN ÇIKAN OYUN (13+ Yaş)

Bol ödüllü komedi oyunu Yoldan Çıkan Oyun, tiyatro sahnesinde yaşanabilecek en büyük aksilikleri, bol kahkaha ve sürprizlerle seyirciye sunuyor! Amatör bir tiyatro topluluğu, büyük bir hevesle klasik bir cinayet oyununu sahnelemeye hazırlanır. Ancak daha perde açıldığı anda yanlış giden olaylar zinciri durdurulamaz hale gelir. Dekor çöker, aksesuarlar kaybolur, oyuncular repliklerini unutunca doğaçlamaya başlar… Ama ne olursa olsun, oyun devam etmelidir!

Londra’dan Broadway’e uzanan bu muhteşem yapım, fiziksel komediyle absürd mizahı ustalıkla harmanlıyor. Tiyatro sanatıyla ilgili tüm klişeleri ters yüz eden Yoldan Çıkan Oyun, seyirciyi kahkahaya boğmaya hazırlanıyor. Yoldan Çıkan Oyun’da, her şeyin ters gitmesinden dolayı çok memnun olacaksınız.

Henry Lewis, Jonathan Sayer, Henry Shields’in yazdığı, Mehmet Ergen’in çevirdiği, Lerzan Pamir’in yönettiği oyunda Berfu Aydoğan, Hasip Tuz, Hüseyin Tuncel, Onur Demircan, Selen Nur Sarıyar, Serdar Orçin, Tarık Köksal, Volkan Öztürk rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

AĞRI DAĞI EFSANESİ (13+ Yaş)

Kapısına kadar gelen bir atı geri vermeyerek geleneğine sahip çıkma sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalan Ahmet’le, hem atın hem de bölgenin yönetiminde sözün sahibi olan Mahmut Han’ın kızı Gülbahar’ın hikâyesi, Yaşar Kemal’in usta kaleminde hem kültürün rengi, hem tarihin izi, hem halkın yükünü taşıyan Ağrı Dağı Efsanesi’ne dönüşmüştür.

Büyük ustanın anlatısına sahne üzerinde soluk vermek için çıktığımız yolculukta, seyircilerimizi Ağrı Dağı Efsanesi’ni birlikte hayal etmeye davet ediyoruz.

Yaşar Kemal’in yazdığı, Yiğit Sertdemir’in yönettiği oyunda Arda Alpkıray, Ayşe Günyüz Demirci, Besim Demirkıran, Can Tarakçı, Cihan Kurtaran, Emrah Can Yaylı, Emre Yılmaz, Ertan Kılıç, Hakan Örge, Murat Üzen, Özge Midilli, Serkan Bacak, Uğur Dilbaz, Yeliz Şatıroğlu, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Ümraniye Sahnesi’nde.

İKİNCİ PERDENİN BAŞI (13+ Yaş)

Genç ve umutsuz bir oyuncu olan Muhsin, ünlü tiyatro yönetmeni Afet’in açtığı oyuncu seçmesine girme fırsatı bulur. Böylesi bir dönüm noktasında, hayatta hiçbir şeyin yolunda gitmemiş olmasının gerginliğini yaşamaktadır. Seçmelere saatinde yetişemediğinden dolayı içeri girip girmeme konusunda kararsız kalır.

Herhangi bir mesleğe yeni başlayan pekçok genç için bu tür seçme veya sınavlar aslında kaybolan umutları bulma ve yeniden hayal kurabilmek için önemli bir eşiktir. Muhsin için ise bir adım ötesinde varoluş imtihanı başlayacaktır.

Alp Tuğhan Taş’ın yazıp yönettiği oyunda Ebru Üstüntaş, Alp Tuğhan Taş rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde.

UÇURTMANIN KUYRUĞU (13+ Yaş)

Çocukluğu babası tarafından otoriteyle bezenmiş, sıkı bir disiplinle yetiştirilmiş, bu disiplin ve otorite kendisi için saplantıya dönüşmüş bir adam, hayatına son vermeye karar verir. İntihar mektubunu yazıp bitirdiği an kapı çalar. Karşısında ilk defa gördüğü, tanımadığı bir misafir vardır. Gelen adam hayatına ve tüm çocukluğuna dair her şeye hakimdir. Zaman geçtikçe sohbet ilgi çekici bir hal alır. Etkileyici bir iç hesaplaşma başlar. Savaş Dinçel’in yazdığı, Barış Dinçel’in yönettiği oyunda Gün Koper, Ali Yoğurtçuoğlu rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.

GIDION’UN DÜĞÜMÜ (16+ Yaş)

Corryn Fell oğluna neden uzaklaştırma cezası verildiğini öğrenmek için okula gelir. Öğretmen veli görüşmesi, gerilim dolu bir görüşmeye dönüşür. Oyun eğitim sistemini eleştirirken, sosyal medyanın yarattığı toplumsal baskı ve şiddeti ele alır. Aile, ahlak, sanat, çocukluk ve hayal gücüne dair düşüncelerimizi sorgulamamıza neden olur.

Oyun; Amerikan Eleştirmenler Birliği Ödülü ile Çağdaş Amerikan Tiyatrosu Festivali’nde (CATF) Seyirci Ödülünü almıştır. “Çocukluk masum olmak demek değildir… Masumiyeti hızla kaybetme durumudur. Johnna Adams’ın yazdığı, Beliz Coşar’ın çevirdiği, Ersin Umulu’nun yönettiği oyunda Özge Özder, Özgür Kaymak rol alıyor. Oyun, 19-22 Kasım 2025 tarihleri arasında Müze Gazhane Meydan Sahne’de.

YENİLMEZ (16+ Yaş)

Ekonomik kriz sebebiyle Londra’da yaşamaları imkânsız hale gelen Oliver ve Emily çifti, Londra’dan İngiltere’nin kuzeyindeki küçük bir kasabaya taşınırlar ve burada “gerçek” insanlarla tanışmaya karar verirler. Taşralı komşuları Alan ve Dawn’ı evlerine davet ederler. Farklı sınıflara ait insanlar arasında büyük bir hayal kırıklığı ile başlayan ve giderek tuhaflaşan ilişkiler trajik sonuçların ortaya çıkmasına sebep olur.

Torben Betts’in yazdığı, Nazlı Gözde Yolcu’nun çevirdiği, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyunda Gizem Akkuş, Gökçer Genç, Nurdan Kalınağa, Tankut Yıldız rol alıyor. Oyun, 22 Kasım 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde.

SESLER ÜLKESİ (4+ Yaş)

Uzun zamandır çocuklar tarafından ihmal edilen Keman, Piyano, Flüt kendileri gibi çalınmayan arkadaşları Gitarı da yanlarına alarak Sesler Ülkesine dönmeleri gerektiğini anlatırlar. Gitar kendisini çalmayan Deniz’i uyandırır.  Gitar, Deniz’den ayrılmak istemediği için onu da Sesler Ülkesinde bir yolculuğa çıkarmaya karar verir. Böylece ilk kez Sesler Ülkesini bir çocuk ziyaret eder.

Sesler Ülkesinde enstrümanları ve müziği yakından tanıyan Deniz, Vivaldi, Mozart ve enstrümanlara hayran kalır ve enstrümanların hepsini öğrenmeye heveslenir. Enstrümanlar, Deniz’e kendini beğendirmek için bir yarışa girer ve akordları bozulur. Beethoven enstrümanların akordunu düzeltir ve onları orkestra şefi gibi yöneterek bir eser çaldırır. Aralarındaki uyumu hatırlayan enstrümanlar ve çalacağı enstrümana karar veren Deniz mutludur.

Gizem Padar’ın yazdığı, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyunda Aslı Şahin, Bahar Çebi, Cihat Faruk Sevindik, Çağlar Polat, Damla Cangül Yiğit, Lale Kabul rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.

BENİM KÜÇÜK YILDIZIM (3+ Yaş)

Bir gün bir yıldız kayar… Gökyüzünden… Küçük kız onun peşine düşer… Belki gözündeki yıldıza ulaşamaz; ama bir yıldız şarkıcı kargaya, tavuklar için bir Yıldız gibi pırıl pırıl parlayan bir mısır tanesine, her nefes aldıkça bir yıldız parıldayan ateş böceğine rastlar… Hepsiyle arkadaş olur… Sonunda gerçek yıldızın içinde olduğunu sevgi kardeşlik dostluk olduğunu anlar.

Cengiz Özek’in yazıp yönettiği oyunda Ayşe Günyüz Demirci, Buğra Can Ildırışık, Yunus Erman Çağlar, Kamer Karabektaş, Mana Alkoy, Özge Kırdı, Pınar Pamuk, Aslı Menaz rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde.

SEVDALI BULUT (5+ Yaş)

Dünyanın bir yerinde, Ayşe Kız’ın bahçesi dışında kalan her yere ve her şeye sahip olan Kara Seyfi, Ayşe Kız’ın büyük emek ve sevgiyle kurduğu bahçesini de ele geçirmeye çalışmaktadır. Oyun, Sevdalı Bulut, Ayşe Kız ve arkadaşlarının bahçelerini Kara Seyfi’ye karşı koruma çabalarını anlatmaktadır.

Nazım Hikmet’in yazdığı, Eftal Gülbudak’ın yönettiği oyunda Ada Alize Ertem, Canan Kübra Birinci, Emre Çağrı Akbaba, Enes Mazak, Erkan Akkoyunlu, Berk Samur, Şeyda Arslan, Tuğçe Açıkgöz, Yasemin Güvenç rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

BİR GECE MASALI (5+ Yaş)

Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası isimli oyunundan uyarlanan Bir Gece Masalı, arkadaşlık kavramı üzerine kuruludur. Oyun, ailesinin istediği gençle değil kendi istediği kişi ile arkadaşlık kurmak isteyen Şirin Kız’ın Yakışıklı Delikanlı, Güçlü Delikanlı ve Selvi Kız ile ormanda geçirdiği bir gecede yaşananları anlatır. William Shakespeare’in yazdığı Musa Arslanali’nin yönettiği oyunda Ayşe Nurseli Tırışkan Akpınar, Burhan Yeşilyurt, Çağlar Ozan Aksu, Ceysu Aygen, Hüseyin Emre Şen, Mehmet Emre Ertunç, Oğuzhan Oğuz, Ömer Naci Boz, Seda Yılmaz, Serap Doğan rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Ümraniye Sahnesi’nde.

BEKÇİ İLE POSTACI (3+ Yaş)

Postacı Piero ile Gece Bekçisi Marcello adlı çocuk kitabından uyarlanan eserde bir bekçi ile bir postacı ev arkadaşlarıdır. Biri gece diğeri gündüz çalıştığından hiç görüşemezler. Soğuk bir kış günü ikisi de hastalanınca, evi aynı anda paylaşmaları gerekir. Lodovica Cima, Gabriele Clima’nın yazdığı Ceylan Özçapkın’ın çevirdiği, Derya Yıldırım’ın oyunlaştırıp yönettiği oyunda Melisa Demirhan, Besim Demirkıran, Cafer Alpsolay, Fatma İnan, Reyhan Karasu, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.

ÇÖPSÜZ DÜNYA (4+ Yaş)

İklim değişikliği ve hava kirliliğinden dolayı bulutların renginin, rüzgârın yönünün değiştiği günlerden bir gün; umutlu, mutlu ve bilinçli bir uçurtma olan Uç Uç kuyruğu koptuğu için bir çöplüğe düşer. Çöplükte, bez bir bebek olan Püsküllü ve atılmış bir koli olan Koli Koli ile tanışır. Çöplüğün kontrolünü elinde tutan Çöpten Kral ve yardımcısı Sinek ile kurulu düzenlerini değiştirmeye çalışan Uç Uç arasında bir mücadele başlar.

Çöpsüz Dünya oyunu sevimli karakterler aracılığıyla tüketim kültürünün bilinçsizce yaygınlaştığı günümüzde “geri dönüşüm, tamir, sıfır atık ve renklerle ayrılmış atık kutuları’’ gibi konuları ele alarak atıklardan arındırılmış bir dünya nasıl mümkün olabilir sorusuna cevaplar arıyor. Arzu Yurtseven’in yazdığı, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyunda Eylül Soğukçay, Pınar Demiral, Engin Akpınar, Samet Silme, Mehmet Soner Dinç rol alıyor. Oyun, 23 Kasım 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde.

İyi seyirler…

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çocuklar Pancar Deposu’nda sanatla buluştu

Nilüfer Belediyesi ve Akbank Sanat’ın iş birliğiyle başlayan çocuk atölyeleri, sanatı Pancar Deposu’nda çocuklarla buluşturdu. “Akbank Sanat Her Yerde” mottosuyla Nilüfer’de ilk kez düzenlenen etkinlikler, Aralık ve Ocak aylarında da devam edecek.

Nilüfer Belediyesi, kültür sanat alanındaki çalışmalarına bir yenisini ekleyerek Akbank Sanat ile anlamlı bir iş birliğine imza attı. İki kurumun gerçekleştirdiği ortak proje kapsamında “Akbank Sanat Her Yerde” mottosuyla düzenlenen Akbank Sanat Atölyeleri, Pancar Deposu’nda çocuklarla buluştu.

Yürütücülüğünü Merve Salihoğlu’nun üstlendiği gün boyu süren etkinliklere çocuklar yoğun ilgi gösterdi.

Günün ilk atölyesi olan “Küçük Şeylerin Peşinde: Uzakta Ne Var?” atölyesine katılan çocuklar; “Uzak ne demek olabilir?” sorusundan yola çıkarak, hayallerinden, günlük yaşamlarından ve masallardan örneklerle kendi “uzak” kavramlarını oluşturdu. Doodle tekniğiyle özgün çizimler üreten çocuklar, hayal güçlerini özgürce ifade edebilme imkanı buldular.

İkinci atölyeye katılan çocuklar ise Bursalı ressam Hale Asaf’ın yaşamını ve eserlerini keşfetti. “Hale Asaf’tan İlhamla Bursa Manzaraları” başlıklı atölyede çocuklar, sanatçının renk, biçim ve kübik yaklaşımını inceledikten sonra günümüz Bursa’sından ilham alarak kendi baskı çalışmalarını ortaya koydu. Renkli kağıtlar ve çeşitli baskı teknikleriyle üretilen kübik kompozisyonlarda çocuklar özgün bakış açılarını yansıttılar. 

Nilüfer Belediyesi ve Akbank Sanat tarafından düzenlenen atölyeler Aralık ve Ocak aylarında da Pancar Deposu’nda ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Koçarlı’da Kışlık Fide Dağıtımına Vatandaşlardan Yoğun İlgi

Aydın Büyükşehir Belediyesi, Ata Tohumlarının korunması ve gelecek nesillere aktarılması için başlattığı çalışmalarını sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi’ne ait fidanlıklarda tamamen Ata Tohumlarından üretilen fideler, kentin dört bir yanında vatandaşlarla buluşturuluyor.

Çalışmalar kapsamında Koçarlı ilçesinde kışlık fide dağıtımı gerçekleştirildi. Dağıtıma vatandaşlar da yoğun ilgi gösterdi. Ata Tohumlarından üretilen fideleri alan Koçarlılılar, kendi bahçelerinde sağlıklı, doğal ve güvenilir ürün yetiştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na teşekkürlerini iletti.

Başkan Çerçioğlu, fide dağıtımlarının devam edeceğini belirtti ve “Ata Tohumları geleceğimizin güvencesidir. Her bir fideyi vatandaşlarımızla buluşturuyor, toprağımıza olan sevgimizi paylaşıyoruz. Bu mirası yaşatmak ve Aydın’ın bereketini halkımızla paylaşmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

One Portföy’de Üst Düzey Atama

Uzman kadrosu ve gelişmiş teknolojik alt yapısı ile yenilikçi yatırım çözümleri sunan One Portföy, üst düzey bir atamayla ekibini güçlendirmeye devam ediyor. Yapılan açıklamaya göre finans sektöründe 21 yıllık deneyime sahip olan Burcu Kıratlı SesliOne Portföy Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı. 

Kasım 2025 itibarıyla One Portföy’de göreve başlayan Burcu Kıratlı, profesyonel kariyerine 2004 yılında Acar Menkul’de başladı. 2010-2014 yıllarında İş Yatırım’da Yatırım Danışmanı görevini üstlenen Kıratlı, 2014 yılında İstanbul Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamladı.  2014-2015 yılları arasında ise Akbank Sermaye Piyasaları’nda Yatırım Danışmanı olarak çalıştı. Sonrasında Ak Yatırım’a geçen Kıratlı, 2015-2021 yıllarında Yurtiçi Sermaye Piyasaları Yöneticisi ve 2021-2023 yıllarında Philip Capital’de Global Satış Pazarlama Müdürü görevlerini üstlendi. 2023-2025 yılları arasında ise Bloomberg HT’de Analist olarak görev aldı. 

“One Portföy olarak kurumsal dönüşümümüzü tamamladığımız bu dönemde, güçlü bir satış ve pazarlama yapılanmasıyla büyümemizi hızlandırıyoruz.” diyen One Portföy Genel Müdürü Kubilay Özalp, atamaya ilişkin “Global vizyonumuza uyum sağlamak adına gerçekleştirdiğimiz kurumsal dönüşümün ardından, daha geniş bir ürün yelpazesi ve yenilenen fon portföyümüzle yatırımcılara daha fazla değer sunmayı hedefliyoruz. Bu dönemde Burcu Kıratlı Sesli’nin aramıza katılması ile satış ve pazarlama gücümüzü daha da artırarak, performansımızı yatırımcılarımıza çok daha güçlü biçimde yansıtacağımıza inanıyoruz. Yenilikçi bir dönemi birlikte inşa edeceğiz.” şeklinde açıklamada bulundu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Renault Group’un Stratejik Ürün ve Program Yönetimi Direktörü Josep Maria Recasens oldu

Renault Group, organizasyon yapısını sadeleştirme ve karar alma süreçlerini hızlandırma hedefi doğrultusunda önemli bir atamayı duyurdu. Bu kapsamda Josep Maria Recasens, Strateji, Ürün ve Program Yönetimi Direktörü (SPPM) olarak göreve getirildi.

Yeni görevinde Renault Group CEO’su François Provost’a bağlı çalışacak olan Recasens, Liderlik Ekibi’nin de bir üyesi olacak. Recasens’in temel sorumlulukları arasında Renault Group stratejik yol haritasını şekillendirmek, gelecek yılların ürün planlamasını yönlendirmek ve yeni ürün gamının başarısını güvence altına alacak uygulama süreçlerini koordine etmek yer alacak. Josep Maria Recasens, bu atamaya ek olarak mevcut rolünü sürdürerek İber Yarımadası ülkelerinin CEO’su olmaya devam edecek. Ayrıca dönüşüm süreci tamamlanana kadar Ampere’nin CEO’luk görevini de yürütmeyi sürdürecek.

Yeni atama ile ilgili açıklamalarda bulunan Renault Group CEO’su François Provost, “Göreve başladığımdan bu yana, mevcut zorluklara uyum sağlamak için daha basit, daha etkili ve daha hızlı bir organizasyonun uygulanmasına odaklandım. Rotayı belirleyen strateji ile ürün seçimlerini ve program yönelimlerini yönlendiren Ürün ve Planlama birimlerini bir araya getirmek, daha fazla tutarlılık ve çeviklik için önemli bir kaldıraçtır. Josep Maria bu alandan sorumlu olacak ve Guido Haak’ın yerini alacak. Guido Haak’a bağlılığı ve bizimle geçirdiği yıllar için içtenlikle teşekkür ederim. Ampere’nin hedefi, müşterilerimize herkesin erişebileceği yenilikçi elektrik ve yazılım teknolojileri sunma stratejimizin merkezinde yer almaya devam ediyor.”

Yeni görevi ile ilgili değerlendirmede bulunan Josep Maria Recasens ise şunları söyledi: “Bu yeni görevi üstlenmekten çok mutluyum ve Grubun bana gösterdiği güven için minnettarım. Öncelikli hedefim, Ampere’nin başarısını mümkün kılan birkaç ilkeyi tüm organizasyona yaymak olacak. Bu ilkeler; ürüne odaklanan bir yaklaşım, disiplinli bir program yönetimi anlayışı ve yatırımları bütünsel bir perspektifle ele alan bir bakıştan oluşuyor. Liderlik Ekibi’nin desteğiyle, bu temel ilkeleri uyarlayıp hızlandıracak ve uygulayarak yenilenen ürün momentumunu pekiştirecek ve güçlendireceğiz. Bu dinamizmi Renault Group’un stratejisinin merkezine sürdürülebilir bir şekilde yerleştireceğiz.”

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarihi Hamamda Zamanı Aşan Bir Sanat Yolculuğu: Kain’at

Canlı heykel çalışması ve tarihî dokunun birleştiği sergi, 20 Kasım’dan itibaren Hüsrev Kethüda Hamamı’nda ziyaret edilebilecek.

Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı, çağdaş sanatın büyüleyici bir evrene dönüştüğü özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Kültür ve sanat dünyasının merakla beklediği “Kain’at” sergisi, Seyed Davoud’un yeni eserlerinden oluşan kapsamlı bir seçkiyle 20 Kasım 2025 Perşembe günü saat 19.00’da kapılarını açıyor.

Hector Art Gallery himayesinde düzenlenen sergi, Ortaköy’ün kalbinde yer alan Mimar Sinan eseri Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nın mistik atmosferinde sanatseverleri çok katmanlı bir deneyime davet ediyor.

Taş, Işık ve Sessizliğin İçinde Yeni Bir Evren

“Kain’at”, yalnızca bir resim sergisi olarak değil; görsel, işitsel ve duygusal öğelerin birlikte hareket ettiği, yaşayan bir evren olarak tasarlandı. Açılış gecesinde Mehmet Taylan’ın canlı müziği mekânın atmosferini zenginleştirirken, Seyed Davoud sergi boyunca her gün iki saat sürecek canlı heykel çalışmasıyla bir ağaç formunu adım adım şekillendirecek. Bu süreç, izleyicilere sanatın oluşumuna yakından tanıklık etme fırsatı sunacak.

Serginin Kavramsal Çekirdeği: “Özgür Atlar Zamanı”

Serginin küratöryel metni, insanlık tarihinin en kadim imgelerinden biri olan at üzerinden şekilleniyor. Atın, insanlığın ilerleyişindeki taşıyıcı rolünü bugünün çağdaş duygusal yükleriyle buluşturan Davoud, daha önce hiçbir platformda paylaşmadığı resimleri, dramatik ve çarpıcı renk paletiyle hafıza, duygu ve sembolizmi yoğun bir katman hâline getiriyor.

Küratör Mehmet Lütfi Şen, sergiyi şu sözlerle tanımlıyor: “Sanatçının çağdaş atlarının karşısında geçirilen zaman, insanın kendi özüne dönmesini imleyen büyülü bir atmosfer yaratıyor. Atların taşındığı yer ile izleyicinin içindeki yüklerin hafiflediği yer hizalanıyor.”

Umut Oğuz’un Estetik Dokunuşu

 “Kain’at” sergisinin yaratıcı ekibinde önemli bir rol üstlenen başarılı oyuncu Umut Oğuz, projenin sanat yönetmenliğiyle serginin atmosferini dönüştüren isim oldu. Oğuz, tarihsel belleği güçlü Hüsrev Kethüda Hamamı’nın ruhunu, Davoud’un çağdaş eserleriyle bütünleştirerek sergiye özgün bir sahne dili kazandırdı. Mekân tasarımından ışık düzenine kadar birçok unsuru titizlikle kurgulayan Oğuz, “Kain’at”ın izleyiciyle kuracağı duygusal bağı güçlendiren estetik bir bütünlük yarattı.

Tarihi Mekânın Ruhuyla Bütünleşen Çağdaş Bir Proje 

Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan Hüsrev Kethüda Hamamı, serginin kavramsal dokusunu güçlendiren bir atmosfer sunuyor. Taşın dokusu, hamamın sessizliği ve mekânın tarihsel belleği; Davoud’un resimleriyle birleşerek izleyiciyi zamanlar arası bir sanat yolculuğuna çıkarıyor.

Seyed Davoud Kimdir?

1991 doğumlu sanatçı Seyed Davoud, resim, heykel ve müzik alanlarında eğitim aldı. Kişisel ve karma sergilerinin ardından 2018’de Türkiye’ye yerleşti. Bugüne kadar birçok ülkede projelere katılan, pek çok serginin küratörlüğünü üstlenen sanatçı, aynı zamanda UNESCO’nun resmî ortağı IAA/AIAP’ın İran, Azerbaycan ve Suriye temsilciliğini sürdürüyor.

Eserleri Türkiye, İran, Azerbaycan ve Avrupa’nın birçok şehrindeki koleksiyonlarda yer almaktadır. İstanbul’da sanatçı, küratör ve araştırmacı olarak üretimlerine devam ediyor.

Sergi Bilgileri

Sergi Adı: Kain’at
Sanatçı: Seyed Davoud

Hector Art Gallery Sanat Yönetmeni: Mehmet Uçak
Sanat Yönetmeni: Umut Oğuz

Küratör: Mehmet Lütfi Şen
Açılış: 20 Kasım 2025, Perşembe – 19.00
Süre: 20 Kasım – 14 Aralık 2025
Mekân: Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı – Ortaköy
Ziyaret Saatleri: 10.00–18.00 (Her gün)

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Menderes Mandalina Festivali ile Coştu

Menderes Belediyesi’nin düzenlediği Geleneksel Gümüldür Özdere Mandalina Festivali 3 gün boyunca tüm coşkusu ile yaşandı.

Menderes Belediyesi’nin düzenlediği Geleneksel Gümüldür Özdere Mandalina Festivali tüm coşkusu ile gerçekleşti. 3 gün boyunca vatandaşlar yarışmalardan sahne şovlarına, yerel ürün stantlarından sergilere, gastro şovlardan konserlere birçok etkinlikle doyasıya eğlendi.

Coşku Manuş Baba ile tavan yaptı

14 Kasım Cuma günü start alan festival alanına binlerce insan akın etti. Yarışmalar ile başlayan ilk gün coşkusu Kings of Claros ve ardından Melikjoy konserleri ile taçlandı.  İkinci gün eğlence Manuş Baba ile zirve yaptı. Festivalin açılış programı ikinci günde gerçekleşti. Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Çağatay Güç’ün katılımı ile kortej yapıldı. Gün içinde gerçekleşen etkinliklerin sonunda vatandaşlar Erdoğan Özsaygılı konseri ile ısınırken, Manuş Baba ile coşkuyu sonuna kadar yaşadı.

Turuncu Eller ile taçlandı, Gözde Buldaş İle final yaptı

3. günde de festival heyecanı devam etti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın katılımıyla zirveye ulaşan festivalde Başkan Tugay ve Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek, stantları gezerek vatandaşlarla tokalaştı. “81 Ressamın Gözüyle Menderes” resim sergisini gezen heyet ardından Menderes Belediyesi tarafından S.S. Turuncu Eller Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne tahsis edilen üretim yerinin açılışını gerçekleştirdi. Güm boyu renkli görüntülere sahne olan festival Kardeşler Muhabbeti ve Aforoz performanslarının ardından Gözde Buldaş ile final yaptı.

Festivale katkı sunan herkese teşekkür ederim

Festivalin önemine değinen Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek, “Geçtiğimiz yıllarda 2 gün olarak düzenlenen festivalimizi istek üzerine bu sene 3 gün olarak planladık. Çok coşkulu, vatandaşlarımızın keyif aldığı bir festival oldu. Her zaman daha iyisi için festivalimizi büyütmeye devam edeceğiz. Bu festivale katkı koyan herkese ve coşkuyu büyüten tüm vatandaşlarımıza teşekkür ederim” dedi.

Yerel üreticimizin yanındayız

Sözlerine devam eden Başkan Çiçek,” Festivalimizi yerel üreticilerin desteklenmesi bağlamında da önemsiyoruz. Birçok yerel üreticimiz stantlarımızda tanıtım ve satış faaliyetinde bulundu. Onların emeğini görünür kılmak da mutluluk verici bir şey. Bugün Turuncu Eller Kooperatifimizin geldiği nokta ortada. Yoğun emek ile gerçekleştirilen çalışmalar sonunda kooperatifimizin adı ülke sınırlarını da aştı. Geçtiğimiz günlerde Green Destinations kuruluşunun “En İyi 100 Hikaye” listesine girerek ödül aldık. Turuncu Eller Kooperatifimizin başarısına katkı vermiş olmak bizleri mutlu ediyor. Onların gösterdikleri çaba ve edindikleri başarı bizleri daha çok motive ediyor. Biz yerel üreticinin daima yanında olmaya devam edeceğiz. Bu anlamda bizlere her zaman destek olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay’a teşekkür ederiz. Festivalimize katılarak bizleri mutlu eden CHP İzmir İl Başkanımız Çağatay Güç’e de teşekkür ederiz. “ diye konuştu.

Çok çalışacağız

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da festivalin etkisinin önemli olduğunu kaydederek, ‘’ Yerel üreticilerin desteklenmesini ve kadın el emeğini görünür kılmayı çok önemseyen biri olarak bugün gördüklerim beni mutlu etti. Gerek Turuncu Eller Kooperatifi’nin başarıları ve çabası, gerek ressamlarımızın harika çalışmaları, farklı yerel üreticilerin stantlarda yer alması mutluluk verici. Bu özel çabaya her zaman destek oluyoruz ve olmaya devam edeceğiz. Kooperatifimize en iyi şekilde desteğimizi vereceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu ülke dayanışarak, çok çalışarak, birlikte bir şeyleri başararak tekrar ayağa kalkar. Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği gibi çok çalışacağız. Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek’i bu güzel festival için kutlarım.” dedi.

Birlikte güzel işler başaracağız

Festivalde konuşan CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç ise, ”Festivale katılan vatandaşlarımızla bir arada olmak heyecan verici. Yerel üreticinin desteklenmesi ve bu özel mandalinanın geniş kitlelere tanıtımı için çok önemli bir organizasyon. Bu gibi etkinlikler Menderes’e çok katkı sağlayacaktır. Biz de destek olmak adına her zaman görevimizin başında olacağız. Bu göreve gelmeden önce de ülkemize, şehrimize, insanımıza faydalı işlerde bulunmak için çabalıyorduk. Yeni görevimizde de ekibimle birlikte ülkemiz, şehrimiz ve insanımız için mücadeleye devam edeceğim. Birlikte güzel işler başaracağız. Festivale katılan tüm vatandaşlarımızı, yerel üreticilerimizi ve Menderes Belediye Başkanımız İlkay Çiçek’i kutlarım.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yenişehir Uluslararası Öykü Günleri sona erdi

Mersin Yenişehir Belediyesi ile Uluslararası Öykü Günleri Derneği iş birliğiyle düzenlenen Yenişehir Uluslararası Öykü Günleri, üç gün süren zengin programıyla sona erdi. Edebiyatta kadın temsili, çağdaş İran öykücülüğü, çocuk edebiyatı ve ekolojik edebiyat gibi farklı temalar ele alındı, Türkiye ve İran’dan edebiyatçılar Mersinlilerle buluştu. 
Yenişehir Uluslararası Öykü Günleri, 14 Kasım Cuma günü Yenişehir Belediyesi Akademi’de düzenlenen “Kadın Yazarsa…” başlıklı söyleşiyle başladı. Söyleşide Lütfiye Aydın, Sibel Türker, Efsaneh Shabannejad ve Behnaz Alipur, kadınların edebiyat üretimindeki yerini ve deneyimlerini paylaştı. 
Festivalin ikinci gününde konuk yazarların öyküleri okurlarla buluştu. Behnaz Alipour Gaskari, Saber Moghaddami ve Mustafa Balel’in öyküleri, Saniye Kısakürek, Bahar Kenan İdgü ve Aydan Yalçın tarafından seslendirildi. Ardından Behnaz Alipour Gaskari, Mustafa Balel ve Saber Moghaddami’nin katılımıyla gerçekleşen “Çağdaş İran Öykücülüğü” söyleşisi ilgiyle izlendi. Aynı gün, Efsaneh Shabannejad, Prof. Dr. Esma Dumanlı Kadızafe ve Doğan Gündüz, İran çocuk edebiyatının Behrengi’den günümüze uzanan gelişimini anlattı.
Etkinliklerin Tarsus ayağı ise Antik Sahaf Kitabevi’nde yapıldı. Oyuncu ve senarist Haydar Şişman, yazar Lütfiye Aydın ve Pınar Arıkan, “Senaryonun Öyküsü; Öykünün Senaryosu” başlıklı söyleşide sinema ve edebiyat ilişkisini tartıştı. Hilmi Saral’ın kolaylaştırıcılığını yaptığı söyleşinin ardından Lütfiye Aydın okurlarıyla bir imza etkinliğinde buluştu. Etkinliğin üçüncü gününde Yenişehir Belediyesi Akademi, bu kez Mersinli öykücüleri ağırladı. Erkan Özaydın, Sadık Arslan, Turan Ali Çağlar, Mithat Delioğlu ve Ali Yedigöz kendi öykülerini okuyarak kente özgü edebiyat birikimini aktardı. Günün devamında Kamil Erdem, Melisa Kesmez ve Şengül Can, yazarlık deneyimlerini anlattıkları söyleşide okurlarla samimi bir sohbet gerçekleştirdi. Festivalin kapanışı ise Abdullah Ataşçı ve Erol Malçok’un katıldığı “Doğanın Sözü: Ekolojik Edebiyat” söyleşisiyle yapıldı. Uluslararası katılımcıları, çok yönlü temalarıyla dikkat çeken Yenişehir Uluslararası Öykü Günleri, Mersin ve Tarsus’ta eş zamanlı olarak edebiyatın buluşma noktası oldu. 
Başkan Abdullah Özyiğit “Kültür ve sanatın ileriye gitmesi için büyük emek veren bir belediyeyiz”
Uluslararası Yenişehir Öykü Günleri’nde konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, kültür ve sanata verilen değerin kent kimliğinin en önemli unsurlarından biri olduğunu vurguladı. Yenişehir’in bu alanda özel bir sorumluluk taşıdığını belirten Özyiğit, şunları söyledi: “Yenişehir, kentimizin kültür sanat alanında hem o yapıyı taşıyan hem de bu alanda sorumluluk hisseden bir yer. Kültür ve sanatın ileriye gitmesi için büyük emek veren bir belediyeyiz ve bunu biraz da görev olarak görüyoruz. ‘Yenişehir yapmazsa kim yapar?’ anlayışıyla hareket ediyoruz.”
Etkinliklere katılımın zamanla artacağına inandığını söyleyen Başkan Özyiğit, geçmiş yıllarda düzenlenen festivallerin de benzer şekilde başladığını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “Bu tür etkinliklerde başlangıçlar her zaman daha sakin olur. Ancak insanlar keşfettikçe yayılan enerjiyle birlikte katılımın nasıl büyüdüğünü çok kez gördük. Çocuk Oyunları Festivali’nden Komedi Oyunları Festivali’ne kadar birçok etkinliğimiz önce nispeten az katılımla gerçekleşti ama bir süre sonra binlere ulaştı. Festival toplamında 15 binin üzerinde izleyiciye ulaştığımız oldu. Biz yolumuza devam edeceğiz.”
“Kültür sanat faaliyetlerini asla eksik bırakmayacağız”
Konuşmasında Atatürk’ün sanata verdiği değeri de hatırlatan Özyiğit, Bulgaristan’da genç bir ateşe olarak gittiği bir opera sonrasında söylediği “Balkan Savaşı’nı neden kaybettiğimizi şimdi anladım” sözünü örnek gösterdi: “Büyük Önderimizin sanata bakışı bizim de yolumuzu aydınlatıyor. Bu nedenle kültür sanat faaliyetlerini hiç eksik bırakmadan sürdüreceğiz.” Başkan Özyiğit, her yıl KİGEM’de 21 farklı branşta 2 bini aşkın öğrencinin eğitim aldığını, yıl sonu etkinliklerinde salonların dolup taşmasından büyük mutluluk duyduklarını söyledi. Atatürk Kültür Merkezi ve belediyenin diğer salonlarında talebi karşılamakta zorlandıklarını belirtti.
“Öykü günleri çok iyi bir başlangıçtır”
Öykü Günleri’nin Yenişehir’de uzun soluklu bir kültürel gelenek hâline geleceğine inandığını dile getiren Özyiğit, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bu etkinlik çok iyi bir başlangıçtır. Önümüzdeki süreçte daha da güçlenerek devam edeceğine inanıyorum. Öykü Günleri Derneği’ne, Dernek Başkanı Süreyya Köse’ye, Tarsus’taki eş zamanlı programları yürüten Hilmi Saral’a ve kültür ile yazın hayatımıza katkı sunan tüm öykü yazarlarına teşekkür ediyorum. Emeğinize, yüreğinize sağlık.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı